Maalesef deprem

Kemalettin BULAMACI Ters Köşe kemalettin.bulamaci@dunya.com

Hepimizin başı sağolsun. Hepimize geçmiş olsun. Büyük kayıplara yol açan deprem ile başladık haftaya. Hafta kapanırken hala gündemimiz deprem.

Depremden sonraki ilk saatlerden itibaren ara­ma ve kurtarma çalışmaları tam hızıyla devam ediyor. Bir taraftan da sokakta kalan vatandaşları­mız için yardım seferberliği başlatıldı.

Devlet kurumlarımız, AFAD, Kızılay ve Haluk Levent’in kurucusu olduğu Ahbap başta olmak üzere tüm belediyeler, neredeyse tüm şirketler ayni ve maddi yardım kampanyaları ile bölge in­sanın yaralarını sarmaya çalışıyor.

Kripto bağış

Deprem sonrasında, pek çok kripto para yatı­rımcısı bağış yapacak ortam bulmakta zorlanır­ken Haluk Levent, MASAK ile yaptığı görüşme neticesinde AHBAP Derneği adına kripto para bağışı toplamaya başladı. Daha ilk birkaç saatin­de milyon dolar barajını aştı. Buna ilave olarak Türk Kızılayı da kripto bağış kabul etmeye başla­dı. Dünyanın en büyük kripto borsası Binance al­dığı karar ile deprem bölgesindeki 10 şehirde ika­met eden yatırımcılarına 100 ABD doları karşılığı maddi destek sağlayacağını ve bu tutarın hesapla­rına yatırılacağını duyurdu. Kısaca, depremde bu denli kayıp yaşamamız bizi geçmişin bataklığına sürüklerken, bir taraftan da kripto para bağışı gibi kavramlar bizi geleceğe taşıyor.

E-ticaret bağışları

Türkiye’de faaliyet gösteren e-ticaret şirketleri, Ticaret Bakanlığı tarafından başlatılan “Deprem Yardımlaşma Seferberliği”ne katıldı. Şirketler, kendi bağışları yanında, seferberliğe katılmak is­teyen kullanıcılar için de deprem bölgelerine tes­lim edilmek üzere belirlenen ihtiyaç malzemele­rinin satın alınmasına aracılık ediyorlar. Bu siste­me katılmayan e-ticaret platformu ve şirketi yok.

Lojistik bağışları

Yine e-ticaret şirketleri gibi lojistik şirketle­ri de elini taşın altına koyan şirketlerimiz. Kargo şirketlerinin yanında Türkiye’de taksi hizmeti ile bulunan Uber de bu seferberliğe İstanbul Büyük­şehir Belediyesi işbirliği ile katılmış durumda. Taksi gelip, ayni bağışlarınızı teslim alıp İBB mer­kezlerine iletecek.

Gelecek depremler

Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğini bilmenin, kabullenmenin yanında bu gerçeğe ha­zır olmamız gerektiğini bu sefer anlamış olmamız gerekiyor. Şimdiye kadar uzmanların “yatarken cep telefonunu uzakta bırakın. Mavi ışık zararlı­dır” telkinlerini geride bırakma zamanı gelmiştir. Cep telefonunuz yanınızdaysa ve şarjı varsa ha­yatta kalma ve ulaşılabilme imkanınız o derece ar­tacaktır. Bir de telefonunuzda kolay kullanılabilir, hızlıca erişilebilir ve muhtemelen deprem anın­da kendi kendine aktif hale gelecek bir uygulama­ya ihtiyaç var. AFAD’ın mobil uygulaması, Turk­cell’in BİP uygulaması deprem için gerekli uygu­lamalar olsa da yetersiz kaldılar.

Ancak şebeke ve internet erişiminin kesile­ceği varsayımı ile deprem için şebekesiz bağ­lantı kuracak bir teknolojiye ihtiyaç var. Blu­etooth, Airdrop gibi çeşitli teknolojiler ile entegre çalışacak bir uygulama belki de be­nim şimdilik aklıma gelmeyen başka bir sis­temle çalışabilecek bir uygulama olması şart. Deprem anında otomatik olarak devreye gir­mesi, konumunuzu yakınlarınıza ve/veya ilgi­li kurumlara otomatik olarak bildirmesi şart. Türkiye’de deprem hazırlıkları kapsa­mında yapılması gereken onca çalışma var. Ancak, bu bahsettiğim daha kolay, da­ha hızlı hayata geçirilebilecek bir uygulama. Dilerim, tüm önlemlerimiz tamamlansın, Japon­ya gibi sadece küçük sıyrıklarla atlatalım bir son­raki depremleri. Ancak hazırlıklı olmakta fayda var. Bu tip bir uygulama olası bir yıkımda çok faz­la can kurtarmaya vesile olacaktır.

Tüm yazılarını göster