Libya defteri tekrar açılıyor

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Libya'da düzen değişir gibi olunca, tekrar eski defterler karıştırılmaya başlandı.

Libya bizim için önemli bir ülkedir. Türk müteahhitleri 1972 yılında bu ülkede iş almaya başladı. Bu ülke Türk müteahhitlerinin dışa açılmasının kapısını açtı. Libya'da 200 Türk firması 24 bin Türk işçisi ekmek parası kazanıyordu. İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi verilerine göre, Türkiye ile Libya arasındaki ticari ilişkiler 2000-2006 yılları arasında bu ülkeden yapılan petrol ithalatı nedeniyle sürekli Türkiye aleyhine açık verdi. Türkiye'nin, 2007'den sonra petrol ve petrol ürünleri ithalatı için Rusya Federasyonu ve İran'a yönelmesiyle Libya ile dış ticaret Türkiye lehine fazla verir oldu.

Türkiye'nin Libya'ya ihracatı 2008 yılında 1 milyar 74 milyon 288 bin dolar, 2009 yılında 1 milyar 799 milyon 236 bin dolar oldu. 2010 yılında ise ihracat 1 milyar 935 milyon 307 dolar gerçekleşerek, bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 8 artış gösterdi. Türk firmalarının Libya'da inşaat, tarım, madencilik, imalat ve hizmet sektörlerinde olmak üzere yaklaşık 60 milyon dolar tutarında yatırımı olduğu belirtiliyor.

Anadolu Ajansı'nın (AA) bir haberine göre, Türkiye'de 69 Libya kökenli firma var. Bunlar toplam 47.8 milyon lira sermaye ile faaliyet gösteriyor. Bu firmaların ağırlıklı bölümü toptan ve perakende ticaret ile hizmetler sektöründe faaliyetlerini sürdürüyor. Gene AA haberinde verilen rakamlara göre, Türk müteahhitlik firmaları 2005 ve 2009 yılları arasında müteahhitlik ve müşavirlik hizmeti olarak Libya'da 192 iş üstlendi. Yaklaşık 15.7 milyar Libya Dinarı tutarındaki bu işlerin dolar karşılığı 12.5 milyar dolara ulaştı.

Libya'da 2008 ve 2009 yıllarında Türk müteahhitlik firmaları tarafından üstlenilen iş ise 8.3 milyar dolar değerinde. Türk firmaları Libya'da 2008'de 37, 2009'da ise 79 iş üstlendi. İnşaat işlerinin katkısıyla 2010 yılına kadar her yıl düzenli olarak artan ve 2.3 milyar doları aşan iki ülke arasındaki ticaret hacmi, şubat ayında patlak veren isyan nedeniyle durdu.

Nuriye Doğu'nun Radikal'de yayınlanan bir yazısında verdiği rakamlara göre, 200'e yakın Türk inşaat firmasının 300 şantiye ile bugüne kadar 27 milyar dolarlık iş yaptığı Libya'da, şirketlerin zararı da milyar doları aştı. Libya'da şantiyesi ilk yakılan ve en büyük zararı alan Türk firmalarından biri olan Mesa'nın patronu Erhan Boysanoğlu Nuriye Doğu'ya, Türk inşaat firmalarının bölgeye dönüşü için en az iki yıl gerektiğini söylemiş. Olaylar patlak verdiğinde Libya'da Türk firmalarının devam eden 7 milyar dolarlık işleri olduğuna dikkat çeken Boysanoğlu, "Libya'da iç karmaşanın bitmesi lazım. Yeni bir idare şekli çıkmalı ki biz yeniden işimizin başına dönelim." demiş.

Ayşegül Akyarlı Güven'in Haber Türk'teki haberine göre ise Türklerin Libya'daki riskleri 2.5 milyar dolar dolayında.Tahsil edilemeyen alacaklar 1.4 milyar dolar, işyerlerinde kalan varlık 950 milyon dolar, bankalardaki alacakları 100 milyon dolar.

Görülüyor ki, sorunun 2 bacağı var: (1) Daha önceki ilişkilerden alacağı olanlar, işleri yarım kalanlar, varlıklarını bırakarak ülkeyi terk edenler ne yapacak? (2) Bundan sonraki ilişkiler ne olacak?

Gerçekçi olalım. Kaddafi iyi idi,kötü idi tartışması bir yana, Kaddafi petrol gelirini alt yapı yatırımlarına yöneltiyordu. Bu nedenle Türk işadamlarına iş imkanı ortaya çıkıyordu. Türklere de ayrıcalık gösteriliyordu.

Bundan sonra iktidarda kimin olacağı belli değil.Ama görünen köy kılavuz istemez. Bundan sonra petrol gelirini Kaddafi'yi deviren ülkeler paylaşacak. Bundan sonra iktidar alt yapı yatırımlarına eskisi kadar para ayıramayacak. Bundan sonra, eskiden Türklerin yaptığı işleri Batılı firmalar yürütecek.

Tüm yazılarını göster