Birleşmiş Milletler tarafından yayınlanan rapora göre önümüzdeki 30-40 içinde dünya genelinde fakirliği önlemek, küresel ısınmanın yıkıcı etkilerini engellemek ve çevrenin daha fazla zarar görmesini sonlandırmak için üretim süreçlerinde radikal değişiklikler yapmak gerekiyor. Bunun tek yolu da yeşil teknolojileri bu süreçlere eklemek.
BM Ekonomik ve Sosyal İşler Departmanı tarafından yayınlanan "Dünya Ekonomik ve Sosyal Araştırması 2011: Büyük Yeşil Teknolojik Dönüşüm" raporuna göre temiz enerji teknolojilerinin, sürdürülebilir tarımın ve ormancılık tekniklerinin, çevreye duyarlı altyapıların gelişimi ve yaygınlaşması için küresel boyutta yatırımlara ihtiyaç var.
Rapor ihtiyaç duyulan teknolojik devrimin, ilk sanayi devrimi ile aynı boyutta olması gerektiğini de ortaya koyuyor. Önümüzdeki 40 yıl içinde yeşil tieknolojilere her yıl tam 1.9 trilyon dolar yatırım gerekiyor. Rapora göre, artan gıda ve enerji ihtiyacını karşılayabilmek için bu yatırımların en azından yarısının ya da her yıl 1.1 trilyon dolarının gelişmekte olan ülkelere yapılması gerekiyor.
Derin yapısal sorunlar, inovasyon eksikliği
İlk adım olarak hükümetlerin ve uluslararası organizasyonların, sürdürülebilir sulama gibi yöntemlerle gelişmekte olan ülkelerde küçük ölçekli tarımı desteklemeleri gerekiyor.
Raporda, "Gıda güvenliği, kimyasal girdilerin azaltılarak, yeşil teknolojilerin devreye girmesi ile sağlanabilir. Enerji, su ve doğal kaynakların da daha verimli kullanılması şart" yorumlarına yer veriyor.
Raporda 2007-2008 yıllarında yaşanan gıda krizi ve bu sene emtia fiyatlarındaki artışın, küresel gıda sistemindeki derin yapısal sorunların yanı sıra, kaynakları artırma ve tarım sektöründeki inovasyon ihtiyacını da ortaya çıkardığı vurgulanıyor.
2050 yılına kadar yüzde 35 artarak 6.9 milyardan 9 milyara çıkması beklenen dünya nüfusunun ihtiyaçlarını karşılamak için, gıda üretiminin yüzde 70 ila 100 arasında artması gerektiğinin altını çizen rapor, temel politikanın sürdürülebilir tarım üzerine odaklanması ve gelişmekte olan ülkelerdeki küçük çiftçilere öncelik verilmesi gerektiğine de yer veriyor.
Küresel nüfusun yaklaşık yedide biri, yani 925 milyon kişi yeterli beslenemiyor. Bu insanların yüzde 98'i gelişmekte olan ülkelerde yaşıyor.
Rapora göre "gerçek bir yeşil tarım devrimi" dünya genelinde açlığa, kötü beslenmeye vefiyatlardaki istikrarsızlığa çözüm getireceği gibi, çevrenin de korunmasını sağlamış olacak.
Hemen şimdi harekete geçmek lazım
İlk sanayi devriminden bu yana, küresel gelir düzeyi ve nüfusu önemli bir büyüme kaydederken, bununla birlikte enerji talebi ve atık üretimi de büyüdü. Dünya üzerindeki ormanların yarısı yokoldu, yeraltı kaynakları azaldı ve kirlendi, biyoçeşitlilik büyük ölçüde zarar gördü ve küresel ısınma tüm ekosistemlerin istikrarını tehdit ediyor.
Gelişmekte olan ülkelerde yaklaşık 1.4 milyar kişi aşırı fakirlik yaşarken, 2050 yılına kadar dünyadaki fakir insan sayısının 2 milyar artacağı tahmin ediliyor. Rapor, bu durumla mücadele için daha büyük bir ekonomik gelişme hızı yakalanması gerektiğine dikkat çekiyor. İhtiyaç duyulan teknolojik devrimin başarılı olması için, bu değişimin mümkün olduğunca kısa bir süre içinde gerçekleşmesi lazım. Rapora göre bu süreçte ulusal olduğu kadar, uluslararası işbirliği de çok önemli bir rol oynayacak.
Yeşil enerji dönüşümü
Mevcut yeşil teknolojilerin gelişimi ve yeni teknolojilerin yaratılması, enerji verimliliğinin artırılması için önem taşıyor. Öte yandan yeşil teknolojiler daha az kaynağa ihtiyaç duyduklarından, hava kirliliğin azalmasını da sağlıyorlar. Bugün küresel enerji tüketiminin yüzde 90'ı fosil yakıtlardan elde ediliyor. Fosil yakıt kullanımı karbon emisyonlarının yuzde 60'ına neden oluyor.
Tarım sektörüne baktığımızda ise, modern tarımın sera gazı emisyonlarının yuzde 14'üne neden olduğunu görüyoruz. Rapora göre mevcut toprak ve su kullanım yöntemleri sürdürülebilir değil.
Hızla artan nüfusu beslemek için gıda üretiminin 2050 yılına kadar yüzde 70 ila yüzde 100 oranında artması gerekiyor. Bu hedefe ulaşmak için de raporda belirtildiği gibi, daha az su, daha az kimyasal madde kullanımını sağlayacak gerçek bir yeşil tarım devrimi şart. Bu tür tarım teknolojilerinin mevcut olduğu ifade edilen raporda, bu sistemlerin yaygınlaştırılması gerektiği vurgulanıyor. Özellikle de gelişmekte olan ülkelerin küçük çiftçileri arasında.