Günlük gazetelerin sayfaları neredeyse yarı yarıya düştü. Dergiler kapanıyor, ya da yayın süreleri uzatılıyor. Kriz şirketleri etkileyince reklamlar azaldı, reklamlar azalınca gazetelerin de sayfa sayıları azalmaya başladı. Zincirleme bir etkileşim söz konusu. Bazı şirketler reklamı kesince "pr'a ağırlık vermeye başladı. Ama gazetelerin sayfaları azaldığından şirketlerin haberlerine sayfalarda yer kalmadı. Yani bir tür "Yumurta mı tavuktan, tavuk mu yumurtadan çıkar" olayı denebilir.
Karşılıklı özveri gerekiyor
Geçmişte yaşanan bir kriz de yabancı bir havayolunun iletişim danışmanlığını yapan arkadaşım yurtdışındaki merkezde yaşanan olayları izledikten sonra ofisinde eşyalarını toplayıp merkezden gelecek bir teşekkür ve işinize son verdik mesajını beklerken telefon da gelmiş gerçekten. Arkadaşım endişesini bağlı bulunduğu yöneticisine aktarmış ve şu cevabı almıştı. "Biz birçok elemanımızı işten çıkarabiliriz ama, iletişim yöneticimizi işten çıkarırsak şirketi de kapatmış olmamız gerekir" demiş. Ve eklemiş " İletişim danışmanımız bize asıl kriz dönemlerinde lazım."
Medya ve iş dünyasının karşılıklı özverilerde bulunarak bunu da atlatacağını inanıyorum. Reklam fiyatlarında yaşanan gerileme ile medya üzerine düşeni yapıyor sanırım. Şirketler de biraz daha cesaretli olduğunda en azından bu dönemi moral motivasyon ile atlatabiliriz. Unutulmamalı ki kriz dönemlerinde izlenen doğru iletişim ve reklam stratejileri büyük şirketleri doğurmuş geçmişte.
Popüler dizilerde sigorta olmalı
Sigorta sektörüne gelirsek Axa Sigorta cesaret ile reklamları kesmeden kampanyasına devam ediyor. Anadolu Sigorta ise prodüksiyon maliyetinden kaçarak reklamlara devam ediyor. Özellikle Beyaz Show'daki tanıtıcı reklam fikri iyi düşünülmüş. Yeni reklam çekmeye harcanacak para yerine izlenen ve sevilen dizilerin içine sigorta argümanları ilave edilemez mi? Mesela, Kavak Yelleri dizisinde Efe'nin dükkanı yandığında etraftan borç alarak dükkanı yenileyeceklerine dükkanın yangın poliçesi olsa ve tazminatı sigorta şirketinden alıp işyeri onarılsa iyi olmaz mıydı? Ya da hastane parası sağlık sigortasından karşılanabilirdi. Ya da Canım Ailem dizisinde "Cancan'ın trafik kazasında vefat eden annesi ve babasından birinin hayat sigortası olmuş olsa ve sigorta şirketinden bir tazminat alıp "Cancan"ın eğitim masrafları karşılansa ya da kredi ile alınan evin kredi geri ödemeleri sigorta şirketi tarafından yapılsa kötü mü olur? Bence bu tip tanıtımlar halk arasında daha etkili oluyor.
Bu arada sigorta şirketleri koşulsuz sigorta sektörüne sayfa hazırlayan birkaç gazeteyi desteklemeli. DÜNYA Gazetesi yıllarca sigorta sayfası yaparak sektöre destek oluyor. 60 bini geçen tirajı ile iş dünyasında karar verenlerin okuduğu gazete olan DÜNYA sigortacılık ile ilgili yapılan medya planlamasında hepsinde yer almalı. Yılda 58 hafta sigortacılık sayfası yapan bir gazete bir tarafta, ama ilan verirken üç büyük gazete diyeceksin. Bu hiç adaletli bir yaklaşım değil. Bu konuda biraz daha dikatli olunmalı.
Sektör iletişime açık!
Şunu da itiraf etmeliyim, sigorta sektörünün tanıtıma ihtiyacı var ve vatandaşı sigortacılık konusunda bilinçlendirmek gerekiyor. Hazine yetkililerine sorduğumuzda ya da sektör yöneticileri ile bu konuyu konuştuğumuzda herkes aynı düşüncede; "Vatandaş sigorta konusunda bilgilendirilmeli..." Ama ben TRT'deki programıma sigorta şirketi yöneticilerimizi çıkarmak için nasıl ter döktüğümü bir bilseniz. Hazine'den yetkilileri programa davet ediyorum vatandaş ilk ağızdan bilgilensin diye. "Ankara'dan ses yok. Hatta sektör ile ilgili DÜNYA Gazetesi'nde yayımlanmak üzere birkaç soru göndermiştim Hazine Müsteşarlığı'na 5 ay oldu cevap gelecek bekliyorum. Sektörümüz iletişime çok açık anlayacağınız!
İletişim demişken, geçtiğimiz hafta bireysel emeklilik ile ilgili bir toplantı düzenlendi. Birkaç BES şirketinin yöneticisi beni arayarak "Bütün sektör oradaydı, bireysel emeklilik sistemine gerek yazılarınla gerek TV programların ile bu kadar destek veren biri olarak toplantıda neden yoktun "diye sordular. Ben de onlara "Listede adım varmış ama listede adım olduğundan haberim yoktu" dedim. Ne diyeyim.!