Kötü göstergeleri iyi değerlendirmeye mecburuz

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Pazartesi açıklanan göstergeler, sanayi üretiminde aralık ayı sonuna kadarki dönemde gerilemenin boyutunu ortaya koymuştu. Aralık ayında toplam sanayi üretiminin yüzde 17.5 oranında, imalat sanayiinde ise üretimim 19.9 oranında gerilediğini öğrenmiştik.

Salı açıklanan göstergeler üretimdeki gerilemenin ocak ayında da devam ettiğini ortaya koydu. İmalat sanayiinde kapasite kullanım oranının geçen yılın aynı ayına göre 16.5 puan azaldığını ortaya koydu.

Kapasite kullanım oranı 2008 yılı ortasından buyana devamlı azalıyor. Bir önceki yılın aynı ayına göre ekim ayında 6.4 puan, kasım ayında 5.9 puan, aralık ayında 16.4 puan gerileme görülmüştü.

Kapasite kullanım oranı ile ilgili göstergenin özelliği ocak ayında ekonomi ile ilgili gelişmeleri sergilemesi.

Açık anlatımıyla Türk ekonomisinin krizin olumsuz etkisinden kurtulamadığı, krizin giderek daha da olumuz etkiler ortaya çıkardığı görülüyor.

Genelde 85 kapasite ile çalışabilecek sanayiin kapasite kullanım oranının yüzde 63.8'e düşmesi, makinelerin boş kalması demektir.

Makine değişik nedenlerle boş kalır? Ham madde, finansman sorunu, beceriksizlik gibi nedenlerle boş kalır. Ama en önemli neden talep olmaması nedeniyle makinenin boş kalmasıdır.

İç talep daraldı. İnsanlar alışveriş yapmıyor. Dış talep daraldı. İhracat yapılamıyor. Makineler bu nedenle yüzde 63.8 kapasite ile çalışıyor. Kapasite geriledikçe aş ve iş sorunu büyüyor. İşveren makineler çalışmayınca işçi çıkarıyor. Makineler çalışmayınca, üretim gerileyince işverenin geliri düşüyor. Ülke ekonomisi fakirleşiyor.

Ocak ayında, kapasite kullanımının gerilemesinde iç pazarda talep yetersizliği yüzde 49.8 ve dış pazarda talep yetersizliği (ihracattaki daralma) yüzde 28.5 oranında etkili oldu. Mali imkansızlıklar yüzde 4, yerli mallarda hammadde yetersizliği yüzde 3.2 ve ithal mallarda hammadde yetersizliği yüzde 1.7, işçiler ile ilgili meseleler yüzde 1.5 oranında kapasite kullanımını aşağıya çeken nedenler.

Bütün bu olumsuz gelişmeler ekonomide acil tedbir alınmasını zorunlu kılıyor ama tedbir alacaklar olan biteni sadece izliyor.

Daha da kötüsü olumsuz gelişmelerin ortaya koyduğu zarar ziyan anlaşılamaması. Umursanmaması.

Türkiye bu sorunlara çözüm bulmak zorundadır. Sorunlara çözüm talebi uyandırmaktan geçer.

Talep daralmasında en büyük etken iç talepteki daralmadır. İç talepteki daralmada henüz üretim düşüklüğünden kaynaklanan gelir azalmasının etkisi görülmüyor. Fakat geçmiş gelirlerin harcanmaması etkili oluyor.

İnsanların gelecek hakkındaki bekleyişlerinin kötüleşmesi, harcamayı kısmalarına yol açıyor. Harcama kısılınca da ekonomi kısır döngüye giriyor…

Kötü göstergeleri iyi değerlendirmez ve talebi uyandırmak için acele tedbir almaz isek fatura büyüyecek.

Tüm yazılarını göster