”Kocaman” tespitler

Cem TOP SPOR ANALİZ cem.top@dunya.com

Ligin ilk yarısında beklediği puanı toplamayı başaramayan Fenerbahçe'de özellikle deplasmanlarda kaybedilen 4 maç, Trabzonspor'un 9 puan gerisine düşülmesindeki başlıca sebeplerden biriydi. İç saha sıralamasında topladığı 23 puanla zirvede yer alan sarı-lacivertli takım, deplasman sıralamasında ise 8 maçta 10 puanlık "standart altı" bir grafiğe imza attı ve ancak yedinci olabildi. Gece ile gündüz kadar farklı bu iki performans, hiç şüphe yok en fazla Aykut Kocaman'ın kafasını meşgul etti. Sezon başında yaptığı transfer tercihleriyle, Brezilya hegemonyasına son verme konusunda bir adım atan Kocaman'ın ara transferde tercih ettiği futbolcularla da değişimin sinyallerini vermeye devam ettiğini görüyoruz. Gündemdeki isimler; Jean Makoun, Ngongca Anele ve Taye Taiwo. Her ne kadar son günlerde Taiwo'nun transferinin "çok zor" olduğu yönünde gelen haberler hız kazandıysa da konumuz Aykut Kocaman'ın yapılandırmaya çalıştığı "yeni Fenerbahçe" olduğundan yazımızda bu isme de yer veriyoruz.

Ligin ilk devresinde görüldüğü kadarıyla; Fenerbahçe'nin genel oyun karakteristiği, skor üstünlüğüne ulaşıldığı dakikaya kadar baskılı ve oyunu rakip alanda kabul eden akabinde yarı sahada kontrollü futbola geçiş yapılan bir anlayış üzerine kuruluydu. Bu anlayışın zaman zaman sarı-lacivertli taraftarların tepkisini çektiğini ve "büyük takım" tanımına uymadığını savunan eleştiriler aldığını belirtelim. Ancak Aykut Kocaman'ın kafasındaki sistemle, eldeki kadronun meziyetleri bir noktada örtüşmediğinden bu anlayışın tercih edilmesi de büyük olasılık. Emre'nin sakatlık ve ceza konusunda teknik heyete çok fazla güven vermediği söylenebilir. Alternatif olarak öne çıkan Cristian ve Selçuk ise, baskılı anlayışta dönen topları toplayarak yeniden ofansa yönlendirebilecek meziyetlere sahip değiller. Ayrıca tempo bakımından devamlılıkları da yüksek değil. Bu sebeple Aykut Kocaman'ın orta alandaki arayışlarının haklı sebeplere dayandığı söylenebilir. Benzer biçimde sol kanat savunmasında görev alan iki ismin de (Caner ve Andre Santos) bu sisteme uygunluğu tartışmalı. Hücum yetenekleri takdire şayan bu iki futbolcu, gerek gelişen ani ataklarda pozisyon alma bakımından gerekse de yerleşik düzende dörtlüye uyum bakımından bekleneni verebilmiş değiller. Bu sıkıntılardan dolayı Caner ve Andre Santos'u çok fazla eleştirmek yersiz çünkü iki futbolcunun da asıl yerleri çoğunlukla Stoch'un oynadığı sol ön taraf. O bölgeye Gökhan Gönül'ün "görev ikizi" bulunarak, hem savunma hem de hücum performansının arttırılmaya çalışılması doğru bir tespit. Bunun için seçilen isim Taiwo ise gerçekten hedefi on ikiden vuran bir tercih. Taiwo'nun hem savunma anlamında sağlam bir bek hem de hücumlarda gol bölgelerine kadar sızabilen yetenekli bir isim olduğu biliniyor. Bu meziyetleri bünyesinde barındıran bir bekin transferinin "çok zor" olması ise kaçınılmaz. Hele ki, muhatabınız Niang transferinde karşı karşıya geldiğiniz Marsilya ise. Ancak Kocaman'ın tercihlerini mercek altına alınca, listenin ikinci sırasında yer alan muhtemel ismin de benzer meziyetlere ve maliyete sahip bir isim olacağına kuşku yok. Spor sayfalarında daha çok stoper özelliklerinden bahsedilen Ngongca Anele'nin hem savunmada hem de orta alanın savunma yönünde takıma katkı yapabileceğini belirtelim. 23 yaşındaki Güney Afrikalı futbolcu, hem Lugano - Yobo tandemine Bilica'dan üstün bir alternatif, hem de zaman zaman orta alanda Emre'yi rahatlatabilecek "joker" özellikte bir oyuncu. Bu futbolcunun atletik özellikleri, baskıda yapılan top kayıplarının mücadele ile kapatılabilmesini sağlayabilir. Türk futbolseverlerin büyük kısmı tarafından tanınan Jean Makoun için de "joker" özelliği dışında benzer şeyler yazmak mümkün. Fransa'nın "futbolcu fabrikası" kulüplerinden Lille tarafından futbol piyasasına sunulan 27 yaşındaki oyuncu 2008 yılında 14 milyon euroya geldiği Lyon'da "profesyonel" karakteri ve orta alana getirdiği dinamizm ile tanınıyor. Tüm bu transfer hedeflerinin ortak yönü ise fizik mücadeleyi seven, devamlılık gösterebilen ve atletik özelliklere sahip oyuncular olması. Yazımızda ismi geçen isimler Fenerbahçe'ye gelir mi gelmez mi orasını bilemeyiz ancak bugünden görünen son yıllarda Brezilya futbolunun yumuşak ama spektaküler özelliklerini bünyesinde toplayan Fenerbahçe'nin artık ısıran ve hırpalayan bir takım olma yolunda ilerlemeye başladığı.

Dünyada transfer

· Hugo Almeida'nın Beşiktaş'a gitmesinin ardından forvet hattında oluşan boşluğu doldurmak isteyen Werder Bremen, Elfsborg'un 22 yaşındaki golcüsü Denni Avdic'in peşinde. Hava toplarındaki hakimiyeti ve bitiriciliğiyle tanınan Avdic, Elfsborg'a 2005-06 sezonunda Brondby'den transfer olmuştu.

· Ara transfer döneminde kadrosunu güçlendirmek isteyen Fiorentina, Cruziero'nun başarılı orta saha oyuncusu Henrique'yi gündeme aldı. 25 yaşındaki başarılı orta saha oyuncusu için belirlenen 8 milyon euroluk bonservis bedelini düşürmek için çalışan Fiorentina yönetimi, Brezilyalı oyuncuyu kadroya katma konusunda kararlı.

· Real Madrid'in Brezilyalı yıldızı Ricardo Kaka'ya Inter'den sonra Manchester United da talip oldu. Geçen sezon Milan'dan 65 milyon euroya transfer edilen ve 28 maçta 8 gol atıp 7 asist yapan yetenekli yıldız, bu sezon henüz forma giyemedi.

· Premier Lig ekiplerinden Manchester City'de forma giyen Emmanuel Adebayor'un Real Madrid'e transfer olacağı iddia edildi. Geçtiğimiz sezon başında Arsenal'den transfer edilen 26 yaşındaki Adebayor, bu sezon sadece iki maçta ilk on birde sahaya çıkmıştı.

· David Bentley'i Newcastle United'a yollamayı düşünen Tottenham, David Beckham için kadroda yer açmaya çalışıyor. İki yıl önce 17 milyon euroya transfer edilen 26 yaşındaki futbolcunun, gündemdeki isim Beckham'ın gelmemesi durumunda dahi kulüpten ayrılacağı konuşuluyor.

· Premier Lig ekiplerinden Everton'da menajer David Moyes, ara transfer döneminde transfer yapmayı düşünmediklerini açıkladı. Çıktığı 20 maçta 22 puan toplayan Everton, Premier Lig'de 13. sırada yer alıyor.

· Bayern Münih yönetimi, Hoffenheim'in başarılı orta saha oyuncusu Luiz Gustavo'yu kadrosuna kattı. Alman devi 23 yaşındaki yetenekli oyuncuyla 4.5 yıllık sözleşme imzalayacak. Hoffenheim'in Gustavo transferinden 15 milyon euro gibi bir gelir elde ettiği iddia ediliyor.

Süper Lig'de transfer

· Konyaspor, Polonya 1. Ligi'nde şampiyonluk mücadelesi veren Wisla Krakow'un milli kalecisi Mariusz Pawelek ile 1.5 yıllığına anlaşma sağladı. Kaleci sorununu Pawelek ile çözen Konyaspor'da İngiltere Championship takımlarından Porstmouth'un Nijeryalı golcüsü John Utaka transferinde de sona yaklaşıldı.

· Bucaspor'un transfer listesinde yer alan Stelian Giani Kirita'nın istediği ücret dudak uçuklattı. Bursaspor'da fazla forma şansı bulamayan Kirita'nın yarım sezon için 500 bin euro talep etmesi, Bucaspor yönetimini zora soktu.

· Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Fenerbahçe'de Brezilyalı stoper Fabio Bilica'nın takımdan ayrılmak istememesi ufak çaplı bir krize neden oldu. 31 yaşındaki Bilica, 2009 yılında 1,5 milyon euro karşılığında Sivasspor'dan Fenerbahçe'ye transfer olmuştu.

· Ara transfer döneminde kadrosuna takviye yapmak isteyen Gençlerbirliği, ilk bombasını patlatmak üzere. Kulüpten sızan haberlere göre Belçika'nın Gent kulübünde forma giyen Kosta Rikalı Randall Azofeifa ile prensip anlaşmasına varıldı. 26 kez Kosta Rika Milli Takım forması giyen 27 yaşındaki oyuncu, orta saha mevkiinde görev yapıyor.

· Bank Asya 1. Lig'de mücadele eden Orduspor'un, Sivaspor'da oynayan İbrahim Şahin'i transfer ederek 2.5 yıllık sözleşmeye imza attırdığı bildirildi. Orduspor Kulübü'nden yapılan açıklamada, İbrahim Şahin'in resmi sözleşmeyi İstanbul'da imzaladığı belirtildi.

· Valencia'ya giden Mehmet Topal'ın boşluğunu dolduramayan ve savaşan bir orta saha yaratmak için kolları sıvayan Galatasaray, gözünü bir kez daha Real Betis'te forma giyen Achille Emana'ya dikti. Sarı-kırmızılıların 5 milyon euro bonservis teklif ettiği ve pazarlıkların sıkı şekilde sürdüğü belirtildi.

· Golcü arayışlarını sürdüren Kasımpaşa'da gündeme gelen son isim Slovenya Ümit Milli Takımı'nın da formasını giyen 20 yaşındaki Robert Beric oldu. Maribor'un genç golcüsü kariyerinde şu ana kadar 61 maça çıktı ve 18 gol - 8 asistle oynadı.

Portekizliler imzayı attı

Beşiktaş Kulübü'nün daha önce anlaşmaya vardığı üç Portekizli oyuncu Simao, Fernandes ve Almeida resmi sözleşmeyi imzaladı. BJK Nevzat Demir Tesisleri'nde, kulüp başkanı Yıldırım Demirören ve futbol komitesi üyeleri Serdal Adalı ile Cengiz Zülfikaroğlu'nun da hazır bulunduğu törende, Simao 2.5, Almeida da 3.5 yıllık sözleşmeyi imzaladılar. Manuel Fernandes ile de 6 aylık kiralık sözleşmesine imza attı.

İmza töreninde konuşan başkan Yıldırım Demirören, Beşiktaş için önemli günlerden birini yaşadıklarını belirterek, ''Kadromuza çok değerli oyuncular katıyoruz'' dedi.

Bunun gurur ve mutluluğunu yaşadıklarını kaydeden Demirören, ''Böyle değerli üç oyuncuyu Türkiye'yi ve Beşiktaş'ı seçmesi sadece bizim için değil, Türk futbolcu için de çok önemli'' diye konuştu.

Transferlerden dolayı futbol komitesi üyeleri Serdal Adalı ile Cengiz Zülfikaroğlu'na teşekkür eden başkan Demirören, şunları söyledi:

''Başarı gelecekse birlik ve beraberlikle gelir. Devre arasında transfere karşıyım. Ama böyle üç değerli oyuncunun Türkiye ve Beşiktaş'a gelme imkanı doğunca bütün kapılara açılır. Günü kurtarmak lafı ortada dolaşıyor. Bunu söyleyenler üç değerli oyuncuyu getirebiliyorlarsa inşallah bunu gerçekleştirirler.''

Sezon başındaki Quaresma ve Guti transferiyle Beşiktaş'ın Avrupa seviyesine çıktığını vurgulayan Yıldırım Demirören, ''Bu transferleri yaparken hedefimiz önümüzdeki sezonun kadrosunu oluşturmaktı. Hedefler bitmedi. Galibiyet rekorunu daha yukarı çıkarmayı hedefliyoruz. Bu değerli arkadaşlarımız formayı giydiğinde en iyisini yapacaklar. Böyle oyuncuların gelmesi genç oyunculara örnek olması bakımından da çok önemli'' diye konuştu

Tüm yazılarını göster