KKO, 2008 ile 2009'un arasına yerleşti

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Kapasite kullanım oranında ocak ayı gerçekleşmesinin açıklanmasıyla gidişatın nasıl olacağı iyi kötü anlaşılmıştı. Kapasite kullanım oranı, 2008 ile 2009'un arasında bir seyir izleyeceğe benziyordu. Nitekim, şubat rakamları bu yargımızı doğruladı. Grafikte de kolaylıkla görüleceği gibi, kapasite kullanım oranı neredeyse 2008 ve 2009'un orta noktasında düz bir çizgi çizdi.

Oran bu yıl düz bir çizgi çizdi, çünkü ocak ve şubattaki gerçekleşme aynı oldu. İmalat sanayi, ocakta olduğu gibi şubatta da yüzde 67.8 kapasiteyle çalıştı.

Söylemekten dilimizde tüy bitti, ama tekrarlamaya devam edeceğiz anlaşılan. Şubat ayındaki kapasite kullanım oranının geçen yılın aynı ayındaki yüzde 60.3'e göre 7.5 puan daha yukarıda bulunması, yalnızca istatistiksel olarak bir anlam ifade ediyor. Nasıl geçen yılın şubat ayındaki yüzde 60.3'lük oran, 2008'in yüzde 76.2'sine göre istatistiksel olarak dramatik bir düşüşten başka bir anlam taşımıyorsa, bu yılın yüzde 67.8'inin geçen yıla göre artması da pek bir anlam taşımıyor. Hep söyleyegeldik, çok farklı ekonomik koşulların varolduğu dönemleri kıyaslama yanlışından kurtulmak durumundayız.

Yeniden başa dönersek… İmalat sanayi ocak ve şubatta yüzde 67.8 kapasiteyle çalıştı. Aslında geçen yılın haziran ayından beri, yani son dokuz aydır kapasite kullanımında önemli bir değişiklik olmadığını görüyoruz. Kapasite kullanım oranı, bu dokuz ayda yüzde 66.8 ile yüzde 69.2 arasında oynamış. Dolayısıyla, bu yılın ilk iki ayındaki oranlar hiç şaşırtıcı değil.

Hem bu oranlar, önümüzdeki dönem için de ipucu veriyor. Anlaşılan yatay seyir, küçük oynamalar dışında, bir süre daha devam edecek. Öyle birkaç ay içinde ne 2008'in yüksek düzeylerine yaklaşmamız söz konusu olacak, ne de geçen yılın dip sayılabilecek düzeylerine yeniden inmemiz.

Şunu da artık çok açık biçimde görmüş durumdayız. Ekonomi bu yıl geçen yıla göre toparlanacak, bu yadsınamaz bir gerçek, çünkü geçen yıl öyle kötüydü ki durum, daha kötüsü olmayacak. Ama kimse de bu toparlanmanın çok hızlı olacağı ve 2008 düzeyinin bu yıl yakalanacağını beklemek durumunda olmamalı. Rakamlar ortada zaten, ta geçen ay ipucunu veren eğilim sürecek ve imalat sanayi, kapasite kullanımında 2009'dan iyi, 2008'den kötü bir yıl geçirecek; en azından sonbahara kadar…       

Reel kesimin güveni

Öte yandan, reel kesimin güveni artmaya, ancak hız keserek artmaya devam ediyor. Aralıkta 92.2 düzeyinde bulunan ve yaklaşık on puan artarak ocakta 102'ye çıkan reel kesim güven endeksi, şubatta ise 105.4'e yükseldi.

Reel kesimin; mart, nisan ve mayıs aylarını kapsayan üç ayda üretimde önemli bir artış beklediği gözleniyor. Ocak ve şubat ayları itibariyle üretim artacak diyenlerin oranı yüzde 32.1'den yüzde 44.5'e çıktı. Üretim aynı kalacak diyenlerin oranı yüzde 52.2'den yüzde 42.2'ye, üretim azalacak diyenlerin oranı ise yüzde 17.7'den yüzde 13.3'e geriledi.

Böylece, üretim artacak-üretim azalacak diyenlerin farkını gösteren ve ocak ayında yüzde 14.4 düzeyinde bulunan denge oranı, şubatta yüzde 31.2'ye fırladı.

Reel kesimin sanayideki üretim beklentisinin kapasite kullanımına da yansıması ve kapasite kullanım oranının çok belirgin olmamakla birlikte marttan itibaren biraz olsun artması bekleniyor.

Reel kesim güven endeksinin detayında dikkati çeken bir başka gösterge de ihracat sipariş beklentisi. Gelecek üç aya dönük ihracat sipariş beklentisine ilişkin denge oranının da yüzde 18.7'den yüzde 32.8'e yükseldiği gözleniyor. Yani ihracatçı önümüzdeki aylara biraz daha umutla bakıyor.

Tüm yazılarını göster