Kentten kırsala göç başladı yatırımcı da köye dönüyor

Pandemi sonrası özellikle iş dünyasının öncülük ettiği kentten kırsala göç hareketi kırsalda yatırım fırsatını da doğurdu. Hobi olarak Milas’ta aldığı araziye organik tarım ve hayvancılık yatırımı yapmaya hazırlanan Henley&Partners’ın Ülke Müdürü Burak Demirel, “Köylerin yapısını bozmayan yatırımlar yapılmalı, köyler desteklenmeli" dedi.

Kerim ÜLKER Perde Arkası kerim.ulker@dunya.com

Pandemi sonrası özellikle iş dünyasının öncülük ettiği kentten kırsala göç hareketi kırsalda yatırım fırsatını da doğurdu. Hobi olarak Milas’ta aldığı araziye organik tarım ve hayvancılık yatırımı yapmaya hazırlanan Henley&Partners’ın Ülke Müdürü Burak Demirel, “Köylerin yapısını bozmayan yatırımlar yapılmalı, köyler desteklenmeli" dedi.

 2019 yılında başlayan ve dünyayı kısa süre­de etkisi altına alan Covid-19, bütün alışkanlık­larımızı değiştirdi. Yeme iç­meden ulaşıma, tatil anlayı­şından barınmaya kadar he­men hemen her alanda yeni bir sürece girdik. “Sosyal me­safe” terimiyle tanıştık, evle­rimizi bahçeli ve müstakil ya­pılara taşıdık. Pandeminin başlattığı sosyal mesafe anla­yışına bölgeden bölgeye, ülke­den ülkeye değişen etkenler, deprem, sel gibi afetler, güven­lik, eğitim gibi etkenler eklen­di ve deyim yerindeyse yaşa­dığımız kentleri kırsala tercih ettik.

Dünyanın hemen her coğrafyasında yaşanan kırsa­la göç anlayışı, profesyonelle­rin, iş insanlarının, sanatçıla­rın adeta hobisi oldu. Dünya­nın en önemli şirketlerindeki üst yönetim pozisyonunu terk ederek çiftliklere sığınan ve kentten köye göç edenler şim­dilerin en dikkat çeken ha­berleri. ABD Ulusal Araştır­ma Servisi (USDA) bu konuda yapılmış bir araştırmaya dik­kat çekiyor.

ABD’de kırsal nü­fusu, Temmuz 2020’den Ha­ziran 2022’ye kadar yüzde 2 oranında artmış durumda. Bu rakam, 2010-2016 dönemin­de negatif, 2017-2020 arasın­da ise yüzde 0,5 oranındaydı. Avrupa’da da benzer göç ya­şandı, Türkiye’ye de yansıdı. Örneğin Bodrum-Milas hattı başta yazılımcı merkezi hali­ne geldi. Çoğunun “hayalim” dediği yaşam tarzını, ekono­miyle destekleyenlerin de sa­yısı artıyor.

Kendi çiftlikleri­ni kurarak üretim yapanların nüfusu hatırı sayılır seviye­ye gelmiş durumda. Dünya­ca ünlü danışmanlık şirketi Henley& Partners’ın Türkiye Yönetici Ortağı Burak Demi­rel’in hayali ise biraz daha ay­rıştırıcı türden. İsviçreli dev Henley&Partners’ın Türki­ye birimini dünyanın en hızlı büyüyen ülkesi haline getiren Demirel, hayalini şimdilerde bir yatırımla gerçekleştiriyor.

“Arazi aldık, organik yumurta üreteceğiz”

Milas’ta 10 dönüme yakın bir araziyi alarak sürdürüle­bilir tarım ve hayvancılığı ho­bi haline getiren Demirel ile konuştuk.

İş dünyasının artık kırsala göç ettiğini ancak ta­rım ve hayvancılık konusunda teknik olarak desteklenmesi gerektiğini dile getiren Demi­rel, “Milas Belediyesi, tarım ve hayvancılık yatırımı konu­sunda önemli bir merkez ha­line geliyor. Burada Nizamoğ­lu Sürdürülebilir Organik Ta­rım adıyla bir şirket kurduk. Ardından yatırımımızı hayata geçirmek için adım attık.

Sa­dece ekolojik değil, sürdürü­lebilir organik üretim yapan çevre dostu bir çiftlik kurmak istiyoruz, kendi ailemiz ve dostlarımız için organik gıda üretimi yapmayı planlıyoruz. Çiftliklerdeki yaşamların ka­lıcı ve sürdürülebilir olması için bölgenin yerel ihtiyaçla­rını karşılayacak bir gelir ka­lemi oluşturulması gerekiyor. Bu maksat çerçevesinde ara­zimiz üzerinde organik yu­murta üretimi yapacak olan bir kümes ve yaşam alanı ku­racağız” dedi.

AB ve ABD sertifikasyonuna göre üretim

Demirel’in verdiği bilgilere göre proje, Ekolojik Tarım Or­ganizasyonu Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Osman Çetin Bey ve Viyana Teknik Üniver­sitesi mezunu Yüksek Mimar Gizem Önürmen Çelik danış­manlığında oluşturuluyor. Milas’ın Çamköyü’nde hayata geçecek olan tesiste hedef, kö­yün doğal yapısını bozmayan ve geliştiren bir yapı oluştur­mak. Biyoçeşitliliği artırmak, yenilenebilir kaynakları kul­lanmak.

Projeye teknik açıdan bilgiyle donattıklarını söy­leyen Demirel, “Projemizin kontrol sertifikasyonu Fransa merkezli Ecocert Kontrol ve Sertifikasyon kuruluşu tara­fından gerçekleştir ve yetiş­tirilecek-üretilecek ürünler Türk Organik Tarım Yönet­meliği, Avrupa Birliği ve Ame­rika (NOP) yönetmelikleri­ne göre sertifikalandırılacak. Projenin tüm iş planı ve alt­yapısı Minnesota Enstitüsü Sürdürülebilir Tarım akade­misyenleri tarafından hazır­lanmış Sürdürülebilir Çiftlik İşletme Kuruluşu adlı yayın üzerinden yapıldı ve bu eseri Türkçe’ye çevirerek diğer çift­çi adaylarına sunmak üzere çalışıyoruz” diye konuştu.

“Köyün doğasını koruyacak yatırım istiyoruz”

Burak Demirel ile yatırım­la ilgili sohbet ederken sö­ze Çamköy’ün Muhtarı Emin Soydan giriyor. “Buralar 10-15 yıl öncesine göre tamamen tü­tün eken bir yerdi. Ancak bun­dan vazgeçildi ve başka ürün­ler üretiliyor” diyen Soydan, 400’ün üzerinde hane olan köyümüze şehirden özellikle İstanbul ve yurtdışından gel­mek isteyenler hatta gelenler oldu. Bizler köyümüzün do­ğal yapısını koruyacak, buraya katkı sağlayacak, köylümüze iş ve eğitim imkânı verecek ki­şileri bekliyoruz. Gençlerimiz havalimanı, turizm merkezi Bodrum ve Yatağan’daki sant­ralde çalışmaya gidiyordu. Bu tür projelerle geri dönüş ola­caktır, iş imkânı da oluşacak­tır” dedi.

Tüm yazılarını göster