Türkiye İhracat Meclisi, "İhracat Şampiyonları"nı ödüllendirdi.
İhracatımızın 9 yılda 3 kat büyümesi önemlidir. Türk ihracatçılarının dünyanın her pazarına yayılması önemlidir.
Bugüne kadar yapılanları, başarıları küçümsemeye imkan yoktur.
Arayışımız daha iyi neler yapılabileceğidir?
Çünkü (1) İhracatımız katma değeri düşük, teknoloji fakiri ürünlere dayanıyor. (2) İhracatımızın ithalat gereği yüksek. (3) Dış pazarlarda basit ürünlerde, ucuz fiyat ile rekabet ediyoruz. (4) Markalı ürünleri dış pazarlara süremedik.
DÜNYA Gazetesi'nde dün ihracatta ilk 10'un sıralaması verilmişti.
Tüpraş, Ford Otomotiv, Oyak-Renault Otomotiv, Vestel, Tofaş Otomotiv, Arçelik, Toyota Otomotiv, Kibar Dış Ticaret, Habaş Tıbbi ve Sınai Gazlar, İçdaş Çelik ilk ondaki kuruluşlar.
İlk onda Türk markası ile pazara çıkan Arçelik ve Vestel dışında ihracat şampiyonu yok. Sektörlere inildiğinde marka ile ihracat yapan üreticilerimiz var, marka ile dışarıda dükkan açan perakendecilerimiz var ama bunlar yetmiyor.
Petrol ürünlerini, kimyasal ürünleri, demir-çeliği dışarıdan alıyoruz.
İşleyerek ihraç ediyoruz. Çimento, demir-çelik gibi ihraç ürünleri büyük ölçüde enerji tüketen ürünler.
Otomotiv sanayiinde katma değerimiz düşük. Markalı elektrikli ev aletleri ve elektronik eşya üreten kuruluşlarda katma değer düşük.
Deniz nakliyat firmalarının en büyük müşterileri Çin'e blok mermer ve işlenmemiş maden satan ihracatçılarımız.
Tekrarda yarar var. Yapılan ihracatı, ihracatçılarımızın çabalarını küçültmeye imkan yok. Fakat sadece ihracat gelirine bakmak yetmez.
Net ihracat geliri nedir? İhracat ülke ekonomisine ne ölçüde katkıda bulunuyor? Bunlara da bakmamız gerekir.
İşte bu noktada konu "Sanayi Üretim Stratejisi"nde düğümleniyor.
Biz nasıl bir sanayi yapı istiyoruz. Hedefimiz nedir? Buna nasıl ulaşacağız?
Her şeyi teşvik etmek, hiçbir şeyi teşvik etmektir. Yatırım yap da ne yaparsan yap ile olmuyor.
Katma değeri yüksek, teknoloji yoğun, yenilikçi ürünlerde öne çıkmak, marka olmak yepyeni bir üretim stratejisini zorunlu kılıyor.
Dünyada bizim peşimizden gelen çok sayıda ülke var. Biz olduğumuz yerde durursak onlar bizi geçecek. Daha önce biz İspanya, İtalya ile aynı çizgide idik.
İhracat şampiyonlarını alkışlıyoruz. Onlara "Siz neden onu sattınız da bunu satmadınız?" demeye hakkımız yok. Burada tartışılan, ihracat gelirlerini artırmaya dönük olarak yapılması gerekenlerdir.