(1 ) Körfez çamur doldu. Belli büyüklüğün üzerinde gemiler İzmir'e ulaşamıyor. Çamurunun temizlenmesi lazım.
(2) Gelişen kuruz turizmi, İzmir için yepyeni bir fırsat kapısı açıyor. Ama kuruz gemilerinin yanaşacağı rıhtım yetersiz.
(3) Konteyner taşımacılığının gelişmesi için limanda ve antrepolarda yeni yatırımlara ihtiyaç var.
Hükümet özelleştirme ile bütün bu sorunlara çözüm getirme arayışına girdi. Özelleştirme ihaleleri açıldı, iptal edildi, işi alanlar vazgeçti… Böylece 7 yılda hiçbir iş yapılamadı.
Bu köşede İzmir Limanı'nın sorunları daha önce de yazılmıştı (29.3.2010) İzmir için liman çok önemli. Türkiye'nin ihracatının yüzde 15'e yakın kısmı İzmir Limanı'ndan yapılıyor. İzmir Limanı'nın konteyner ile yapılan ihracattaki payı yüzde 55'i buluyor.
Körfez çamurla dolduğu için denizin derinliği 8-9 metreye kadar düştü. Halbuki günümüzün yük gemilerinin limana yanaşabilmesi için derinliğin en az 13 metreye çıkarılması gerekiyor.
Bunun için denizin dibi taranacak. Tarama kolay da çıkan çamur nereye dökülecek?
İzmir'in içindeki limanın, halen 3 km. uzunlukta rıhtımı 250 dönüm konteyner stoklama alanı var. Liman, yılda 11 milyon ton yükü yükleyip-boşaltabilecek büyük bir liman.
Geçen hafta sonu Ulaştırma Bakanı, İzmirli işadamlarına, bakanlığın İzmir Limanı ile ilgili yeni stratejisini anlattı. Limanın bütün olarak özelleştirilmesinden vazgeçilmiş. Kuruz gemilerinin yanaşacağı bölüm, yap-işlet-devret modeli ile özel sektöre verilecekmiş. Konteyner limanının ihtiyaçlarının karşılanması için devlet orta dönemde 200 milyon TL, dip taraması için 120 milyon TL ödenek ayıracakmış. Dip taramasının 2015 yılına kadar bitirilmesi planlanıyormuş. Böylece İzmir Limanı, Avrupa'nın 5'inci büyük limanı olacakmış. İyi de, bunlar plansız, projesiz, ödeneksiz olmaz. Kamunun bu konuda hazırlığı yok. Kaynağı yok. Niyet iyi olsa da, sadece iyi niyet işe yaramıyor. Özetle gene laf çok… Netice bir başka bahara…