Haber akışının zayıfladığı, işlem hacminin düşüş gösterdiği, yatırımcı kesiminin genele yayılır bir şekilde ‘yıl bitse de gelecek döneme baksak’ moduna geçtiği hafta içerisinde Perşembe günü takip edilen ‘ABD ile vize krizinde çözüme ulaşıldı’ temalı haber akışının yerel varlıklara yansımaları olumlu oldu. Son çeyrek içerisinde yaşanan negatif ayrışmanın önemli bir kısmı politik haber akışının etkilerinden kaynaklanmaktaydı. Devredilen yılın son günleri gelecek yıl için de olası iyimserliğe göz kırpıyor.
Son dönem içerisinde Avrupa Birliği’nden de benzer şekilde iyimser açıklamalar geldi. Türkiye ile ilişkilerin yeniden tesisine yönelik açıklamaların Almanya ile başı çekmesini önemsemek gerekiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Afrika dönüşü yaptığı açıklamalarda bu yönde beklentileri karşılaması da kayda değer. 2017’yi son birkaç yıldır yaşanan ayrışmalara rağmen Türkiye gibi bir partnerle negatif kapatmak istemeyen ABD tutumunu göz ardı etmemeli.
Önemli problem unsurlarında mesafe alınamamış–Kuzey Suriye, FETÖ, Kudüs gibi- ve karşılıklı açıklamalarda hala teyitleşmede sıkıntı olsa da en azından sorunsallardan bir tanesini aradan çıkartmak başarı sayılabilir.
Gelecek dönemin yerel varlıklar açısından inşasında en kritik unsur faiz ve temelde enflasyon olmaya devam edecek. Gelecek hafta açıklanacak olan Aralık ayı enflasyonu ile birlikte hem 2017’yi nerede kapattığımızı öğrenmiş olacağız, hem de gelecek döneme dair sinyalleri alacağız. Cuma günü kamuoyuna yansıyan elektrik zammının Ocak ayı enflasyonuna 0.2 puan civarında ek katkıda bulunabileceğini de dikkate alarak, 2018’in ilk yarısında gerçekleşmesini beklediğimiz/beklenen baz etkisi kaynaklı çekilişi takip edeceğiz. Enflasyonda kısmi iyimserlikle karşılaşmamız, tahvil ve kur cephesinde yerel varlıkları destekleyebilir.
Bölge riskleri haber akışının hızlandığı dönemlerde TL cinsinden fiyatlanan varlık gruplarında baskılanmaya neden olabiliyor. Ocak ayı sonunda Soçi’de gerçekleştirilecek olan Suriye Ulusal Kongresi’nin yansımaları da yine bizlerin takibinde yer almaya devam edecek. Öncesinde ise en önemli dış başlık olarak ABD’de devam ededen hukuki süreci belirtmek mümkün. Fiyatlamalara negatif taraftan bakılarak beklentilerin çoğunluğu girmiş olsa da sürpriz akışı da göz ardı etmemek gerek. Jürinin yaşadığı kararsızlık ve zaman istemesi bu yöndeki beklentileri sınırlı da olsa destekleyecek ölçekte.
Toparlayalım; negatif başlıkların azalış göstermesi dünya üzerindeki her varlık grubunda olduğu şekilde bize de pozitif yansıyacaktır. En yakın dönemde tecrübe edilen Günay Afrika gerçeği dikkatlerden kaçmamalı. Politik akışın gelecek dönem içerisinde zayıflayacağı ve olumluya döneceği beklentisiyle Güney Afrika randı son bir ay içerisinde Amerikan dolarına karşı yüzde 10’u aşan değer kazanımı sergiledi. Aynı dönemde TL performansı yüksek korelasyona rağmen yarısı kadar oldu.