İtirazım var bu zalim kadere. Ve swap hariç net rezerve. Dünyada, literatürde, merkez bankalarında, IMF tanım dokümanlarında böyle bir tanım, kullanım ve hesaplama şekli yok.
Swap rezerv biriktirme enstrümanı diye kabul görür. IMF COFER, ORA, IRFCL tanımı nettir. Doğru kullanımı uluslararası rezervler ve döviz likidite. Veriler tüm merkez bankaları için IMF veri tabanında açık. Rezervi rezervden düşemezsiniz, nakit akımında drain (akış) olarak dikkate alırsınız. Nakit akım tablosu başka, bilançoda kasa hesabı başka.
Denemesi kolay. IMF tanımına yeni bir tanım, buluş getirdik diye gönderirsiniz bir merkez bankası hakemli dergisine, alacağınız cevapla ya literatüre geçersiniz ya da tarihe. Q1 Intl. Journal of Central Banking var, Central Banking Journal var. İktisat biliminin kuralları ile devam edelim. Neoklasik iktisadın temel varsayımları arasında rasyonellik var. Nobel ödüllü yenilerden davranışsal finans ise insan irrasyoneldir der. Neoklasik okullar: Klasik, Neoklasik, (Yeni) Keynesci, Monetarist, Rasyonel Bekleyişler Okulu (Teorisi) (Erkan, 2016).
Ortodoks para (mali) politikaları genelde bu okullar etrafından şekillenir. Denge varsayımı ile denk bütçe arayışı, merkez bankası bağımsızlığı. Ekonomik ütopyalar. Heteredoks yaklaşımlar: Nöro, Yeşil, Deneysel, Davranışsal İktisat dışında Avusturya İktisat Okulu (neoliberal), Feminist veya Post-Keynesci İktisat gibi başlıklardır (Erkan, 2016). Müslüm Baba ile devam edelim: “İstediğin kadar bağır kimse duymaz son sözün, Adaletiyse bu dünyanın itirazım var gülüm”.
Bizde neoklasik ana akım sıcak para, CDS, kredi notu ile yabancı payı ile sermaye hareketlerine neoliberalken aslında heterodoks kaldığının farkında değil. Avusturya Okulu’nun Hayek gibi ünlü ismi Mises’ın “Epistemological Problems of Economics” kitabının (1933) varlığı, heterodoks ve nöro iktisat ile epistemolojik kopuşu eleştiren karşısındaki neoliberal ana akım ile oksimoron durum oluşturdu.
Heterodoks denilen (daha doğru ifade ortodoks olmayan (unorthodox) dönem) makro ihtiyati tedbirlerin izlendiği döneme iktisat deneyi yapıldı denirken, zaten heterodoks yaklaşımda deneysel iktisatın varlığı başka bir oksimoron durum.
Tomanbay (2019), neoklasik iktisadın gelişmiş matematiksel ve kuramsal kurguları son yıllardaki yaşanan krizleri öngörememesi, önlem alamaması, çözüm bulamaması (örneğin enflasyon) nedeniyle heterodoks iktisat okulları hızla gelişiyor, diyor. Sosyal medyada politika faizi içsel mi dışsal mı tartışması vardı yine. Politika faizi içselse, ortodoks iktisat anlayışa, iddiasına göre faiz artışına rağmen hala niye enflasyonda baz etkisini, petrolü veya Fed’in faiz indirimlerini bekliyoruz, linkler bağlanmıyor. ABD’de McDonalds ilk çeyrek finansalları düşük geldi. Satışlar artsın diye enflasyona karşı yeni 5 dolarlık menü çıkaracakmış. Ne diyelim tebrikler Fed.
Sosyal medyada bizde yine Big Mac fiyatı ile TL değerli tartışması vardı. Benim hesabıma göre %19 değerli, menü fiyatı 6 değil 7.6 dolara tekabül ediyor. Hanke’nin enflasyon paylaşımlarını, Brooks’un fair value hesabını terk eden ana akım şimdi alternatif enflasyon hesabını terk etmeye başladı. Nedendir bilinmez, US Bureau of Labor Statistics ise TÜFE hesabında Mart’tan sonra kahveyi terk etti. Kahve fiyatları dünyada kakao ile birlikte uçuşta. Acaba? Multicollinearity, autocorrelation, normality, homoscedasticity, heteroskedasticity, stationarity, ADF, Dickey-Fuller, cusum, kukla değişken, Johansen, Granger. Modelleme bilenler anlayacaktır.
Bizim enflasyon sunumunda asgari ücret değişkeni yine enflasyonun nedeni çıkmış. “İktisat iktisat içindir” diyen ortodoks, “iktisat insan içindir” diyen heterodoks iktisat (Tüleykan & Bayramoğlu, 2022). “Matematiğin kullanımı iktisat öğretimi açısından önemlidir. Bununla birlikte, matematik iktisat öğretimi açısından bir amaç değil, araç olarak görülmelidir. Matematiksel kullanımın yanında, inceleme konusunun tarihsel, felsefi, sosyal, kültürel vb. boyutları da dikkate alınmalı, iktisadın insan odaklı, sosyal bir bilim olduğu göz ardı edilmemelidir” (Erkan, 2016). Müslüm Baba ile bitirelim: “İtirazım var bu yalan dolana benim şu dertlere ne borcum var ki, Tuttu yakamı bırakmıyor benim mutlulukla ne zorum var ki”.