İthalatı böylesine azaltan, miktardaki düşüş

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Ocak ayı ithalatı geçen yıla göre yüzde 43.3 gerileyerek 9.3 milyar dolara indi. Bütçedeki dış ticaret vergilerinin düzeyinden yola çıkılarak yapılan tahmine göre, şubat ayı ithalatı da 9 milyar dolar civarında gerçekleşmiş gibi görünüyor. Bu durumda şubat ithalatı da geçen yılın yüzde 43-44 altında kalmış olacak.

Gerek ihracat, gerek ithalatın düzeyini iki temel değişken belirliyor; miktar ve fiyat. Türkiye İstatistik Kurumu, bir süre önce ocak ayına ilişkin miktar ve fiyat endekslerini açıkladı. İhracat miktar ve fiyat endekslerinin ocak ayında geçen yıla göre değişimi hemen hemen aynı düzeyde. Miktar endeksi yüzde 13.6, fiyat endeksi yüzde 14 azalmış. Ancak, ithalatta durum çok farklı.

İthalatın, fiyat ya da başka bir ifadeyle değer endeksi geçen yıla göre yüzde 13.7 geriledi. Bu oran, ihracattaki yüzde 14'lük gerilemeyle neredeyse eşit. Ancak, miktar endeksinde fark açılıyor. İhracat miktarı yüzde 13.6 düşüş gösterirken, ithalat miktarındaki düşüşün oranı yüzde 34.3'ü buluyor. Yani Türkiye, ocak ayında geçen yıl üç birim mal ithal ederken, bu yıl iki birim ithalatla yetinmek durumunda kaldı. Bu üçte biri biraz aşan miktar düşüşüne, yüzde 13.7'lik fiyat gerilemesi eklendiğinde, toplam azalma yüzde 43.3'ü buluyor. İthalatta TÜİK tarafından açıklanan gerilemenin oranı da zaten aynı düzeyde. Kabaca şunu söylemek mümkün; ithalatta ocak ayında ortaya çıkan yüzde 43'lük düşüşün üçte biri fiyat, üçte ikisi ise miktar düşüşünden kaynaklanıyor.

İthalattaki yüzde 43'lük gerileme ağırlıklı olarak miktardaki düşüşten kaynaklanırken, ihracattaki düşüşte miktar ve fiyat gerilemesi neredeyse eşit etki yapıyor.İhracatta miktardaki yüzde 13.6 ve değerdeki yüzde 14'lük düşüşün üst üste bindirilmesiyle ortaya çıkan gerilenin oranı yüzde 25.7. TÜİK'in açıkladığı ihracat gerilemesi de zaten bu düzeyde.

Türkiye İstatistik Kurumu, dış ticaret endekslerini oluştururken 2003 yılını 100 kabul ediyor. Buna göre, ocak ayındaki ihracatta fiyat endeksi 137.5 düzeyinde bulunuyor. İhracat fiyatları zirveye 185.1'lik endeksle geçen yılın temmuz ayında ulaşmıştı.

İthalat fiyat endeksi ise ocak ayında 143.6 düzeyinde. İthalat da zirveye geçen yıl temmuzda çıkmış ve söz konusu aydaki endeks 197.9 olmuştu.

İhracat fiyat endeksinin ithalat fiyat endeksine oranlanmasıyla bulunan dış ticaret haddi, çok büyük farkla olmasa da Türkiye aleyhine bir durumun varlığına işaret ediyor. Dış ticaret haddinin 100'ün üstünde bulunması, dış ticarete konu malları baz yılına göre pahalı satıp, ucuza aldığımızı gösteriyor. Haddin 100'ün altında kalması ise tersi bir duruma işaret ediyor. Bizim dış ticaret haddimiz 100'ün altında seyrediyor. Geçen yılın ocak ayında 96.2 düzeyinde bulunan dış ticaret haddi, bu yıl ocakta 95.8 olarak gerçekleşti, yani kayda değer bir değişiklik söz konusu olmadı. İhracat ve ithalat fiyatlarının zirveye çıktığı geçen yılın temmuz ayındaki dış ticaret haddi de 93.5 düzeyindeydi.

Ocak ayındaki ithalatımız geçen yılın yüzde 43 altında, şubatta da benzer bir tablo bekliyoruz. Bu hızlı düşüş ağırlıklı olarak miktarda kaydedilen düşüşten kaynaklanıyor. Hani keşke miktar ve fiyat düşüşleri yer değiştirmiş olsaydı; ithalat miktar olarak daha az, fiyat olarak daha fazla gerileseydi… Çok şey mi istiyoruz acaba?

Tüm yazılarını göster