İstihdam stratejisi de 'kalifiye' mi?

Ferit Barış PARLAK AYRINTI ferit.parlak@dunya.com

Ulusal İstihdam Stratejisi'nde uygulanacak ana tedbir ve eylemler Temmuz ayı başında açıklanacakmış.

100'ün üzerinde eylem planı hazırlanmış.

Hangilerinin uygulanacağına 'ekonomi yönetimi' tarafından karar verilecekmiş.

* *

İstihdam sorununun konuşulduğu tüm toplantılarda, eleştirel konuşmacıların kurtarıcısıdır 'kalifiye eleman' kavramı.

İnşaattan makineye, gıdadan tekstile, otomotivden turizme kadar tüm üreticilerin yıllardır aradığı ama ilginç bir şekilde bulamadığıdır.

Büyüyememe, üretimi artıramama ve çeşitlendirememe, pazar geliştirememe gibi sonuçların nedenleri arasında ilk duraktır.

* *

Uçaktan otomotive, saatten bilgisayara, su bardağından radyatöre, kısacası iğneden ipliğe günlük hayatta kullandığımız her ürüne katkı sağlıyor kalıp sektörü.

Onlar olmasaydı, hayatımızı kolaylaştıran ürünler olmayacaktı.

Yılda, 80 ile 100 milyar dolar arasında bir pazara hükmediyor.

Bu alanda lisans düzeyinde eğitim veren tek kurumumuz Gazi Üniversitesi Kalıpçılık Fakültesi ise her yıl 60 mezun veriyor ve mezunları işsiz kalmıyor.

Gazi Üniversitesi Kalıpçılık Fakültesi'nde okuyan bir öğrenciden dinlemiştim 2008 yılında…

"Ekonominin gerçekleri ile uyuşmayan konularda milyonlarca öğrenciyi mezun eden yüksek öğrenim sistemimizin karar alıcıları, bu alanda lisans düzeyinde eğitim veren tek kurum olan bu Fakülteyi kapatmak istiyor!"

* *

Makine üreticisi ve ihracatçısı Hidromek'in sahibi Hasan Basri Bozkurt'tan dinlemiştim 2009 yılında…

"En önemli konu 'kalifiye eleman' sorunu. Türkiye'de binlerce meslek lisesi var. Buradan çıkan insanları işe doğrudan yerleştiremiyoruz. ASO ile birlikte bir çalışma yaptık ve ortak beceri eğitim merkezi kurduk. Bu eğitim merkezlerinde meslek lisesi öğrencilerine el becerisi kazandırıyoruz.  Bunların yanı sıra bilgisayar, yabancı dil, Türkçe, hayat bilgisi gibi eğitimler veriyoruz. Düşünebiliyor musunuz, bir sanayici olarak Türkçe dersi vermeyle filan ilgileniyoruz, devletin vermesi gereken temel eğitimi de kendimiz veriyoruz. Sonra yetiştirdiğimiz bu öğrencileri fabrikalarımızda değerlendiriyoruz. Bu arada yüksek okul mezunlarına da 6 aylık eğitim vermek zorunda kalıyoruz."

* * 

Önceki gün Alman Hastanelerinin sahibi Azmi Ofluoğlu'nun 'iş garantili' üniversite kurduğunu öğrendik.

'Ara eleman' sıkıntısına dikkat çekiyor Ofluoğlu da ve kurduğu üniversitede kamu ve özel sektörün ara eleman ihtiyacını karşılayacak eğitimi almış öğrencilerin yetiştirileceğinin altını çiziyor.

* *

Örnekleri çoğaltmak mümkün.

İstihdam stratejisini hazırlayan taraflara, doğru ve yanlış adımları hatırlatmak istedim.

Tüm yazılarını göster