İşsizlik azalmaya başladı!

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Öncelikle çuvaldızı kendimize batırmak durumundayız. Sen kalk bir ay önceden işsizlik oranını 0.2 puan farkla tahmin et, ama bu tahminin yer aldığı gazetenin tarihini dünkü yazıya yanlış yaz. Aralık ayında işsiz sayısının 3.3 milyona ulaşabileceği, işsizlik oranının da yüzde 13.8'i bulabileceği yönündeki tahminimiz 18 Şubat tarihli Dünya'da yer almıştı. Dünkü yazıda, tahminimizin yer aldığı gazetenin tarihini 18 Şubat yerine, yanlışlıkla 19 Şubat yazmışız. Tümüyle 8 ile 9'un yer değiştirmesinden kaynaklanan ve benim yol açtığım hatadan ötürü özür dilerim.

Gelelim başlığa… İşsizlik oranı, önceki gün açıklanan yüzde 13.6 ile aralık ayında rekor kırmışken, işsizlikteki azalma da neyin nesi, diye düşündüğünüzden eminim. Geçenlerde astronomiyle ilgili bir örnek vermiştik. Uzayda binlerce, belki milyonlarca yıl önce meydana gelen bir patlamayı, oluşumu, ışık bize yeni ulaştığı için sanki şimdi gerçekleşmiş gibi algılıyoruz, görüşünü dile getirmiştik. İşsizlikte de neredeyse aynı durumu yaşıyoruz. Daha önce de yazmıştık, dün de vurguladık; işsizlikte ocak ve şubat için daha da kötüleşmiş tablolar göreceğiz. 15 Nisan'da ocak, 15 Mayıs'ta şubat rakamları açıklandığında bir de bakacağız ki, bugünlerde rekor diye nitelediğimiz işsizlik rakamlarından daha kötü bir tablo var. 18 Şubat'ta; işsiz sayısını aralık için 3.3, ocak için 3.5, şubat için 3.7 milyon kişi olarak tahmin etmiş; işsizlik oranını da aynı sırayla yüzde 13.8, yüzde 14.8, yüzde 15.8 düzeyinde dile getirmiştik. Aralık rakamları zaten açıklandı; ocak ve şubat rakamları da gerçekleşti ama henüz bilmiyoruz. Ocak ve şubatta, başlangıçtaki tahminimize yakın gerçekleşmeler olduğu görüşümüzü koruyoruz. Aralıkta, tahminimizin çok az altında kalan gerçekleşmeye bakarak, ocak ve şubatın işsizlik oranlarını 0.1 ya da 0.2 puan aşağı çekebiliriz, hepsi o.

Yani, şubat ayı için geniş bir marj içinde söylersek yüzde 15.5-16.00 arasında gerçekleşecek işsizlik oranı, zirveyi gösteriyor. Sakın kimse bu oranı önemsemediğimiz gibi bir sonuç çıkarmasın, bu oran tabii ki çok büyük. Ama yanlışlık şurada. Aralık ayı rakamlarının açıklandığı bugünler, Türkiye'nin en büyük sorununun işsizlik olduğu günler olarak niteleniyor. Hayır değil, işsizliğin en büyük sorun olduğu ay şubattı, o da geride kaldı.

"İşsizlik sosyal yapıyı sarsacak tehlike haline geldi" şeklinde değerlendirmeler yapılan mart ayının ortasında, üç ay önce oluşan aralık tablosunu ele alıyoruz. Oysa aralıktaki tehlikeden daha büyüğü ocak ve şubatta yaşandı. Ve mart ayıyla birlikte işsizlik azalmaya başladı. Yani içinde bulunulan günler, işsizlik sorununun görece hafiflemekte olduğu günler. O yüzden başlıkta "İşsizlik azalmaya başladı" diyoruz ya.

Daha önce de birkaç kez dile getirdik; işsizlikle ilgili temel bir değerlendirme yanlışı yapılıyor. Toplam çalışan ya da işsiz sayısı, bir önceki ayla kıyaslanamaz, bu yanlış. Tarım ve inşaat için önceki ayla yapılan kıyaslama doğru olabilir mi? Kış aylarına doğru tarımda çalışan sayısı doğal olarak azalır; önceki aya göre kıyaslama yalnızca sanayi ve hizmetler için yapılabilir, diğer sektörler için değil.

Mart ayından itibaren tarımda çalışanların sayısı önceki aya göre hızla artar. Geçmiş yıl rakamları bunu söylüyor bize. Bu yıl da aynı eğilim ortaya çıkacak ve mart verilerinin açıklandığı 15 Haziran'da işsiz sayısının ve işsizlik oranının şubata göre hızla iyileştiğini göreceğiz. O zaman da "işsizlik sorunu aşıldı" diyebilecek miyiz?

İşsiz sayısı ve işsizlik oranı şubatta zirve yaptı ve mart ayıyla birlikte görece bir iyileşme başladı. Ancak bu mevsimsel bir iyileşme, gerçek değişimi ancak 2008'in aynı dönemine bakarak görebiliriz. Ayrıca, krizin ekonomiyi ne kadar etkilediğini anlayabilmek için sektör olarak öncelikle sanayiye, işsizlik oranı olarak da toplama değil tarım dışı işsizlik oranına bakmak durumundayız.

Tüm yazılarını göster