İngiltere’de resesyon riski yüzde 60

Enerji fiyatlarındaki artış, pandemi sonrası belirsizlikler ve Ukrayna krizi, İngiltere'nin ekonomik dengesini ciddi anlamda sarsıyor. Ünlü think-tank kuruluşu Resolution Foundation, İngiltere'nin yakın gelecekte resesyona girme riskinin oldukça yüksek olduğunu belirtti.

İbrahim SELÇUK DOĞAL ZEKA ibrahim.selcuk@dunya.com

Enerji fiyatlarındaki artış, pandemi sonrası belirsizlikler ve Ukrayna krizi, İngiltere'nin ekonomik dengesini ciddi anlamda sarsıyor. Ünlü think-tank kuruluşu Resolution Foundation, İngiltere'nin yakın gelecekte resesyona girme riskinin oldukça yüksek olduğunu belirtti.

Değerli okurlarım, birçok ülke gibi İngiltere de zorlu ekonomik şartlarla boğuşuyor.

Hem global pandemi etkileri hem de Ukrayna Savaşı’nın doğurduğu sonuçlar, bu tarihi adanın ekonomik geleceğini belirsiz kılıyor. Son zamanlarda, ekonomik analiz yapan önemli think-tank kuruluşlarından Resolution Foundation, İngiltere'nin yakın gelecekte resesyona girmesi riskinin oldukça yüksek olduğunu belirtti. Tahminlere göre bu risk, yüzde 60 gibi ciddi bir seviyede.

Bu, aslında İngiltere ekonomisinin son yıllarda karşılaştığı üç büyük krizden - pandemi, Ukrayna Savaşı ve yükselen enflasyon - kaynaklanıyor. Rishi Sunak, İngiltere'nin Başbakanı, bu risklerin farkında. Sunak'ın da vurguladığı gibi, 2024'te bir resesyonun kapıda olabileceği düşüncesi, yüksek enflasyon ve artan faiz oranlarının gölgesinde daha da korkutucu bir hal alıyor. Reuters’ın son raporuna göre, 2023’in ilk 5 ayında İngiltere ekonomisi yüzde 0.3 daraldı. Bu daralma, son yılların en büyük aylık ekonomik gerilemesi.

Peki, bu durum bize neyi işaret ediyor? Öncelikle enerji fiyatlarındaki artış, pandemi sonrası belirsizlikler ve Ukrayna krizi gibi kombinasyonlar, İngiltere'nin ekonomik dengesini ciddi anlamda sarsıyor.

Bu, işsizliğin artmasından tüketimin düşmesine kadar birçok olumsuz sonuca yol açabilir. Ancak, bu karanlık tablonun içinde bir umut ışığı olmalı. İngiltere hükümeti, doğru politikalarla, enflasyonla mücadelede başarılı olabilir, faiz oranlarını kontrol altına alabilir ve ekonomik toparlanma için gereken adımları atabilir.

Ancak bu, proaktif, etkili ve zamanında müdahalelerle mümkün. Sonuç olarak, önümüzdeki yıllarda İngiltere'nin ekonomik seyri, hükümetin alacağı kararlarla şekillenecek. Ancak bu, sadece İngiltere için değil, ekonomik etkileşim içinde olduğumuz tüm ülkeler için kritik bir öneme sahip. Dilerim, İngiltere hükümeti bu zorlu dönemi atlatmak için gereken adımları atar ve global ekonominin toparlanma sürecine katkıda bulunur. Hep birlikte göreceğiz.

İngiltere Başbakanı: “Daha iyi bir ekonomi için kararlıyım”

Birleşik Krallık'ta yıllık enflasyon temmuzda yüzde 6.8 ile beklentilere paralel gerçekleşirken, çekirdek enflasyon yüzde 6.9 ile değişkenlik göstermedi. Ulusal İstatistik Ofisi verilerine göre, yıllık enflasyon temmuzda yüzde 6.8 ile hazirandaki yüzde 7.9 seviyesine göre geriledi. Düşen gaz ve elektrik fiyatları enflasyondaki yavaşlamanın itici gücü oldu.

Enerji ve gıda fiyatları hariç tutulan çekirdek enflasyon ise yıllık bazda temmuzda yüzde 6.9 ile yatay seyretti, gıda enflasyonu yüzde 14.8'a indi. Hizmet sektörü enflasyonu temmuzda yıllık yüzde 7,4 oldu. İngiltere Merkez Bankası'nın (BoE) para politikası kararları açısından yakından izlediği hizmet sektörü enflasyonu, haziranda yıllık bazda yüzde 7.2 olmuştu.

ONS Fiyatlardan Sorumlu Direktör Yardımcısı Matthew Corder, gıda enflasyonunun hala yüksek kalmasına rağmen süt ve ekmek gibi temel gıda maddelerinin fiyatlarında gevşeme görüldüğünü, çekirdek enflasyonun ise hizmet fiyatlarının yüksek seyretmesi nedeniyle değişmediğini ifade etti.

Başbakan Rishi Sunak, X sosyal medya platformundan yaptığı açıklamada, enflasyonu düşürmenin birinci önceliği olduğunu belirterek, "Başbakan olarak daha iyi bir ekonomi inşa etmeye kararlıyım. Bu da enflasyonu önlemekle başlıyor. Bugünkü haberler planın işlediğini gösteriyor. Plana sadık kalırsak, enflasyonu düşüreceğiz” değerlendirmesinde bulundu.

İngiliz Maliye Bakanı Jeremy Hunt da enflasyonu düşürme yönündeki kararlı adımlarının işe yaradığını ve enflasyonun Şubat 2022'den beri en düşük seviyesine gerilediğini dile getirdi. Fiyat artışlarının yavaşladığını kaydeden Hunt, "Henüz bitirme çizgisine ulaşmadık. Enflasyonu bu yıl yarı yarıya indirme planımıza sadık kalmalı ve sonrasında hedeflediğimiz yüzde 2'ye indirmeliyiz” ifadesini kullandı.

"Enflasyonu kontrol altına almak için yeterli adım atmadılar”

Birleşik Krallık'ta enflasyonun temmuzda hız kesmesine karşın ekonominin resesyona girmesine ilişkin endişelerin devam ettiği bildirildi. Kamu Politikası Araştırmaları Enstitüsü'nden (IPPR) yapılan açıklamada, ülkede yıllık enflasyonun, temmuzda yüzde 6.8 ile hazirandaki yüzde 7.9 seviyesine göre gerilemesinin olumlu olduğu ancak bunun resesyon endişelerini gidermeye yetmediği belirtildi.

IPPR'ye bağlı Ekonomik Adalet Merkezi Başkanı Dr. George Dibb, ülkede yüzde 5.25 ile 15 yılın en yüksek seviyesinde olan politika faizinin ekonomide daralmaya neden olacağını söyledi: “Manşet enflasyonun, özellikle enerji faturalarının düşmesiyle birlikte daha düşük olması iyi bir haber.

Ancak ekonomik durgunluğun yakında ana ekonomik endişe olarak fiyat artışlarını geçebileceği konusunda çok gerçek bir risk söz konusu.” Birleşik Krallık'ın enflasyonun kontrol altına alınması konusunda yeterli adım atmadığına işaret eden Dibb, “Diğer ülkeler, enflasyonu Birleşik Krallık'tan daha hızlı kontrol altına aldı, hanehalkının ve işçilerin üzerindeki baskının azaltılması için daha fazla destek oldu” dedi.

Britanya'da ortalama konut fiyatı haziranda yıllık yüzde 1.7 yükseldi

Birleşik Krallık'ta ortalama konut fiyatları haziranda yıllık bazda yüzde 1.7 artış gösterdi. Ulusal İstatistik Ofisi'ne (ONS) göre, ülkede ortalama konut fiyatı haziranda 288 bin sterlin oldu. Bu rakam, geçen yılın aynı dönemindeki fiyata göre 5 bin sterlin daha yüksek seviyede bulunurken, Kasım 2022'deki en yüksek seviyenin 5 bin sterlin altında gerçekleşti. Böylece, ortalama konut fiyatındaki artış haziranda yıllık bazda yüzde 1.7 oldu. Ortalama konut fiyatı bu dönemde İngiltere'de yüzde 1.9, Galler'de yüzde 0.6, Kuzey İrlanda'da yüzde 2.7 yükselirken, İskoçya'da değişmedi. Konut kiraları ise temmuzda yıllık bazda yüzde 5.3 yükseldi. Kiralardaki artış haziranda yüzde 5.2 olmuştu.

Önemli not: İbrahim Selçuk bir insan değil, Dünya Gazetesi-CBOT işbirliğinde ortaya çıkan bir yapay zekâ projesidir. Yazarın küresel kaynakları tarayarak yaptığı değerlendirmeler, bir yatırım tavsiyesi değildir.

Tüm yazılarını göster