Kalemimiz döndüğünce futbol gündemini yorumladığımız köşemizde son olarak şike davasına değinmiş ve gerek Türkiye Futbol Federasyonu gerekse de UEFA nezdindeki muhtemel hareket tarzlarını masaya yatırmıştık. "Şike davasına ilişkin düşünceler" başlıklı o yazımızda:
"Bu işin doğrusu, savunma haklarının kullanılmasıyla kanaatlerin değişeceği iddiasıdır ama adli sürecin çok uzun sürebileceği kaygısı ve cezaevindeki tutukluların TFF makamlarına savunma yapamıyor oluşu daha baştan elleri kolları bağlamaktadır. Uzun lafın kısası; UEFA'nın bir an evvel nihai kararın alınması yönündeki isteği, Fenerbahçe yönetimi ve Mehmet Ali Aydınlar tarafından çeşitli hamlelerle tehir edilmeye çalışılmaktadır. Objektif bir bakışla şahsi kanaatimin de savunma haklarının kullanılmasından sonra nihai kararın verilmesi yönünde olduğunu söyleyebilirim. Ancak UEFA'nın benim gibi düşünüp yargıdaki tempomuza "eyvallah" diyeceğini hiç sanmıyorum." şeklinde bir görüş bildirmemizin hemen ardından "6. International Sports Conference" kapsamında Dubai'de bulunan UEFA Genel Sekreteri Gianni Infantino, yaptığı açıklamalarla futbol gündemimizi değiştirdi. Ülke futbol federasyonlarını, şikeye karışanlara karşı gerekli adımları atmaları ve sıfır hoşgörü politikasını benimsemeleri konusunda uyardıklarını söyleyen Infantino, "Türkiye Futbol Federasyonu ile temastayız. İhtiyaç duyulması halinde gerekli adımları atmakta kesinlikle tereddüt etmeyiz" cümleleriyle de adeta gözdağı verdi. Yine yukarıda bahse konu ettiğimiz yazımızda "Şike suçuna karıştığı sabit olanların ömürleri boyunca perdenin ne önünden ne de arkasından sportif faaliyetlere bulaşmamalarının sağlanması futbolun temiz kalması açısından çok önemli. Ancak maalesef ki, herkes cezaevinde kalınacak süreye odaklanmış durumda." görüşünü ortaya koyarken esas olanın kişiler değil futbol olduğunu ancak Aziz Yıldırım gibi bir ismin cezaevinde olması dolayısıyla bu konuda eksenin biraz kaydığını anlatmaya çalışmıştık. Ne acıdır ki, kayan şirazemizi yine UEFA Genel Sekreteri düzeltmek durumunda kaldı. "Şikeye karışanların ömür boyu futboldan men edilmesi, işlenen suça uygun bir cezadır." diyerek noktayı koyan Gianni Infantino'nun kasım ayında Londra'da düzenlenen bir toplantıda da konuyla ilgili olarak, "Kanserli hücreleri iyice yayılmadan yok etmeli ve futbolun ruhunu korumalıyız." şeklinde sert demeçler verdiğini biliyoruz. Türk halkının genellikle kura çekimlerinde kavanozlardaki toplarla haşır neşir gördükleri bu sempatik adamın bu denli sert konuşması elbette ki, gövde gösterisi yapma arzusundan kaynaklanmıyor. Futbol maçları üzerine oynanan bahislerin gün geçtikçe yaygınlaşması, bugünlerde binde 7 oranında olduğu söylenen "şike ve manipülasyon" suçlarının hızla artması korkusunu da beraberinde getiriyor. Bu suçlarla gerektiği ölçüde mücadele edilmediği takdirde de 16 milyar euro büyüklüğe ulaşan Avrupa futbol piyasasının menfi yönde etkilenmesi kaçınılmaz. Dolayısıyla UEFA'nın bu konudaki hassasiyeti ve acımasız tavrı bir milimetre bile yön değiştirmeden devam edecektir. Hatta global ölçekte lokomotif konumundaki Avrupa futbolunun sağlığı FIFA açısından da dikkatle izlendiğinden gereği halinde onlar da ülke futboluyla ilgili duruma müdahil olabilirler. Peki, tüm bunları neden yazdım? Cevabı basit. Gianni Infantino'nun açıklamalarını bir satranç hamlesi olarak yorumlayan Türkiye Futbol Federasyonu alelacele Genel Kurul kararı alıp, 26 Ocak 2012 Perşembe günü "58. madde" gündemiyle toplanmayı kararlaştırdı da ondan. Aslında bu kararın alınmasından hemen önce "Ben bu makamda olduğum sürece 58.madde değişmeyecek" demecini bildiğimiz Mehmet Ali Aydınlar'ın, "Küme düşürülmenin kalkmasını ben de istiyorum, bence puan silme olsun ama şike yapan ile teşvik veren veya teşebbüs eden aynı kefeye konmamalı." demesi de çok ilginç bir gelişmeydi. Kendisinin sonradan yaptığı düzeltme ise zihinleri biraz daha bulandırdı. Tüm bunların ardından gelen Genel Kurul kararı, bir nevi kulüplere "Herkes eteğindeki taşları döksün" mesajını iletmektir. O gün neler olacak kestirmek zor değil. Öncelikle katılım gösterecek kulüplerin bir kısmının 58.madde arkasında duracakları bir kısmının ise değişmesini isteyecekleri kesin gibi. Dolayısıyla bir bölünme olması da mümkün. Hatta sert tartışmalar cereyan edecek ve ortam iyiden iyiye gerilecek olursa bu iş federasyonun sorgulanmasına kadar gidebilir. Tabi o zaman da Mehmet Ali Aydınlar'ın şimdiden meşhur olan demecinin o ilk kısmı "Ben olduğum sürece…" çok önem kazanacaktır. UEFA her ne kadar şike davası üzerinde hassasiyetle dursa da federasyon genel kurulundan çıkacak bir karara nasıl tepki vereceği muamma. Her fırsatta federasyonların özerkliğine ve karar alma serbestisine vurgu yapan UEFA yetkililerine karşı TFF'nin karşı hamlesi bakalım ne sonuçlar verecek? Öte yandan adamların salt çoğunluktan ziyade "geniş tabanlı konsensüs" aradıkları da açık.
DÜNYA LİGLERİNDE TRANSFER
- Yıldız kadrosuna bir isim daha eklemek isteyen Arap sermayesi destekli Manchester City, Lille'in yıldız oyuncusu Eden Hazard'a 30 milyon euroluk bir teklif yapmaya hazırlanıyor. Manchester City'nin 30 milyon euroluk teklifini revize etmesini isteyen oyuncunun menajeri Marc Faormeux, Lille Başkanı Michel Seydoux'un Hazard'a biçtiği değerin 40 milyon euro olduğunu söyledi.
- Almanya Milli Takımı'nın Bayern Münih'li yıldızı Philipp Lahm, İspanya'yı Euro 2012'nin favorisi olarak gösterdi. France Football'a bir röportaj veren Lahm, Fransız yayın organının Almanya'yı 2011'in en iyi takımı olarak göstermesine rağmen İspanya'nın Euro 2012'nin favorisi olacağına inandığını söyledi.
- Serie A'da zirveden uzak kalan Roma, kadrosunu Tottenham'ın deneyimli savunma oyuncusu Vedran Corluka ile güçlendirmek istiyor. Deneyimli oyuncunun menajeri Nikky Vuksan da geçtiğimiz günlerde Tottenham ile Corluka'nın geleceği hakkında görüşeceğini ancak Corluka'yı Roma formasıyla izlemekten de zevk alacağını söylemişti.
- Fransız basını, İtalyan Teknik Direktör Carlo Ancelotti'nin Fransız ekibi PSG tarafından önerilen kontratı kabul ettiğini ve resmi açıklamanın yapılacağını duyurdu. L'Equipe'in verdiği habere göre en son Chelsea'de çalışan hoca, yıllık 500 bin euro karşılığında PSG'nin üç yıllık kontratını kabul etti.
- Tottenham'ın yıldız forvet oyuncusu Roman Pavlyuchenko'nun menajerliğini yapan Oleg Artemov, Anzhi Makhachkala'nın oyuncusunu transfer etmek istediğini söyledi. 30 yaşındaki oyuncu, bu sezon Premier Lig'de forma şansı bulmakta zorlanırken, Harry Redknapp tarafından genellikle Avrupa Ligi maçlarında değerlendirildi.
- Corinthians futbol direktörü Duilio Monteiro Alves, Shakhtar Donetsk'in genç orta saha oyuncusu Willian'ı geri almak istediklerini belirtti. Brezilyalı oyuncunun ismi geçtiğimiz aylarda Premier Lig ekiplerinden Chelsea ve Arsenal ile de anılıyordu, ancak Willian hayalinin Barcelona forması giymek olduğunu söylemişti.
TÜRKİYE LİGLERİNDEN HABERLER
- Adı uzun süredir Galatasaray'la anılan Olcan Adın için Trabzonspor, Gaziantepspor'la uzlaştı. Habere göre Karadeniz ekibi, genç sol açık için 3 milyon 250 bin euro bonservis bedeli ödeyecek. Ayrıca Marek Sapara da bedelsiz olarak Gaziantepspor'un yolunu tutacak.
- Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Bursaspor, Cruzeiro'da forma giyen Beşiktaş'ın eski forvet oyuncusu Bobo'yu kadrosuna katmaya hazırlanıyor. 26 yaşındaki Bobo, dört buçuk sezon Beşiktaş'ta oynadıktan sonra geçtiğimiz ya Cruzeiro formasıyla ülkesine dönmüştü.
- Genç yıldızı Alper Potuk'u Fenerbahçe'ye satan Eskişehirspor, bu boşluğu Ankaragücü'nden Hürriyet Güçer'i transfer ederek doldurdu. Hürriyet, 5 Ocak'tan itibaren geçerli olacak ve 2,5 yıllığına kendisini Eskişehirspor'lu yapan imzayı kulüp tesislerinde attı.
- Disiplin Talimatnamesi'nin 58. maddesinin değiştirilmesine karşı çıkan kulüp başkanları listesine Orduspor Başkanı Nedim Türkmen de katıldı. Türkmen, "UEFA'nın bir kriteri var. Sıfır tolerans diyerek hemen cezayı kesiyor. UEFA orada dururken şike yaptığı belgelenen bir takımın ligde kalması söz konusu bile olamaz." şeklinde konuştu.
- Antalya'da kampa giren Gençlerbirliği'nde Samsunspor'dan transfer edilen Ergün Teber ve Beşiktaş'tan alınan Onur Bayramoğlu ile 17 Yaş Altı takımdan A takıma dâhil edilen Atabey Çiçek de kırmızı-siyahlıların çalışmalarında yer alıyor. İlk yarının flaş takımı Gençlerbirliği 17 maçlık periyotta 28 puan toplamıştı.
- Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Orduspor, Kayserispor'dan Ömer Alp Kulga ile Ankaragücü'yle sözleşmesini fesheden Ediz Bahtiyaroğlu'nu renklerine bağladı. Türkmen, transfer çalışmaları kapsamında iki de yabancı futbolcuyu kadrolarına katmayı planladıklarını sözlerine ekledi.
- Ara transferde kadrosuna bir sağ bek katmak isteyen Manisaspor, Kızılyıldız takımından Nikola Mikic'i listesine aldı. Her iki ayağını da kullanabilen başarılı futbolcu hem sağ hem de sol bekte görev yapabiliyor. 26 yaşında ve 1.82 m boyundaki Mikic, ülkesinde hücuma verdiği destekle tanınıyor.