IMF, altı ayda bir ekonomik görünüm raporu yayımlıyor.Raporda dünyada olan bitenler hakkında bilgi ve gelecek hakkında tahminler veriliyor.
Önceki gün açıklanan raporda Türkiye'nin 2010 yılı büyüme tahmini yüzde 6.1 den yüzde 7.83'e yükseltildi, 2011 büyüme tahmini yüzde 3.6 olarak teyit edildi.
IMF'nin tahminlerine göre Çin ve Hindistan gibi kalkınmakta olan ülkeler bu yıl zengin ülkelere göre daha iyi bir gelişme içinde olacak, yüzde 10'a yakın ekonomik büyüme kaydedecek.
Dünya ekonomisinin bu yıl yüzde 4,8, gelecek yıl ise yüzde 4,2 büyüyeceğini tahmin ediliyor. IMF'nin temmuz ayındaki tahminlerinde bu yıl için büyüme beklentisi bunun yüzde 0,2 altındaydı.
Daha önce ABD ekonomisinin bu yıl yüzde 3,3 büyüyeceğini öngören IMF, bu tahmini yüzde 2,6'ya, gelecek yıl için büyüme tahminini de yüzde 2,9'dan yüzde 2,3'e çekti.
Raporda, ABD ekonomisi için devam eden ancak yavaş bir toparlanma beklentisinin yaygın olduğu, büyümenin daha önceki toparlanmalardan daha zayıf olacağı belirtilerek, bunda, tüketici harcamalarının zayıflığının temel neden olduğu belirtiliyor.
Gelişmiş ekonomilerin gelecek yıl için yüzde 2,4 olan büyüme tahminini yüzde 2,2'ye çeken IMF, G-7 ülkelerinin 2011 yılında büyüme tahminini de ( Almanya ve Fransa hariç) indirdi.
Fransa 'nın gelecek yıl için yüzde 1,6 olan büyüme oranı tahminini değiştirmezken, Almanya 'nın büyüme tahminini ise yüzde 1,6'dan yüzde 2'ye yükseltti. Almanya bu yıl ise yüzde 3,3 büyüyecek.
Japonya'nın bu yıl için yüzde 2,4 olan büyüme tahmini yüzde 2,8'e yükseltilirken, 2011 yılı için ise büyüme tahmini yüzde 1,5'e indirildi.
IMF, Euro Bölgesi için bu yıl büyüme tahminini yüzde 1'den yüzde 1,7'ye ve gelecek yıl için ise yüzde 0,2'den yüzde 1,5'e çıkardı.
Fon, son birkaç ayda piyasa koşullarındaki sıkıntının azalmasına rağmen Avrupa'nın borç krizi yüzünden son altı ayda finansal istikrar için risklerin arttığına işaret etti.
IMF, işsizlik oranlarının büyük olasılıkla yüksek seyredeceğini ve çoğu ülkede, özellikle hükümetlerin ekonomiyi canlandırmak için yaptığı harcamaların azalmasıyla büyümenin yavaşlayacağını belirtiyor.
Şimdi gelelim IMF tahminlerinin yorumuna:
1) Genel olarak belli ülkelerde (örneğin Çin ve Hindistan'da ) hızlı (örneğin yüzde 10) büyümenin gerçekleşebilmesi, dünyada talebin canlanmasına, zangin pazarların da büyümesine bağlıdır.
Çünkü bu ülkelerde iç talep hızlı büyümeyi sağlayamamaktadır. Ülkelerin hızlı büyümesinin ardında dış talep vardır.
ABD ve AB 'de büyüne yüzde 1-3 dolayında seyrederken, talep bir türlü canlanamazken bu ülkelerin üretimlerini artırmaya ve büyümeye devam etmeleri zordur.
2) Özel olarak Türkiye için de , Batı ülkelerinin beklenen ölçüde gelişememesi ciddi sorunlar yaratacaktır. Türkiye'nin büyümesi üretim artışına,üretim artışı talebin canlanmasına bağlıdır.
İç talep canlanması sınırlı kalacaktır. Batı pazarlarında ta talep uyanmaz ise Türkiye'nin ihracat imkanları sınırlı kalacak ve hızlı büyümesi güçleşecektir.
3) IMF raporunda 2011 yılında dünyada ticaret hamcının yüzde 7 büyümesi tahmini vardır.
ABD yüzde 2.3,Euro bölgesi yüzde 2.3 büyürken dünya ticaret hamcının yüzde 7 artması ancak Çin ve Hindistan ile Türkiye gibi ülkelerin hızlı büyümesi ile mümkün olabilir. Bu ülkeler ise ABD ve Euro bölgesi talebi sınırlı kaldığı sürece umulan hızda üretim artışı gerçekleştiremez. O zaman da dünya ticareti yüzde 7 oranında büyüyemez.
Bunlar kişisel değerlendirmelerdir. Önemli olan raporun bütününün dünyada olan biten hakkında ciddi bir kaynak teşkil etmesidir. Bu tür raporlar ülkelerin,karar vericilerin,iş çevrelerinin önlerini görmelerine, küresel oluşum hakkında fikir sahibi olmalarına imkan vermektedir.