Mardin sanayisi durma noktasında, bir un fabrikası daha konkordato ilan etti. Mardin Life‘tan Mehmet Nezir Güneş’in haberine göre “buğday ve un sektöründe 54 fabrikanın yer aldığı Mardin OSB’de bulunan fabrikaların yarısı üretimi durdurdu. İhracatın azalması, yerel sanayicilerin mali durumunu olumsuz etkilerken, birçok işletme iflasın eşiğinde, durum Mardin’in ekonomik yapısını tehdit ediyor.”
2023’te 1 milyar 466 milyon dolarlık un ihraç eden ihracatçılar 2024’ü zararla kapatıyor. TUSAF verilerine göre, geçmişte küresel gıda ticaretinin yıldızı olan un ihracatçıları “2024’ü yüzde 40 düşüş, 500 milyon dolar ihracat kaybıyla kapatacak. 2024 yılı ihracatının 1 milyar dolar olması tahmin ediliyor. Yapılamayan 500 milyon dolarlık un ihracatı sektörde endişe yaratıyor, kapanan un fabrikası sayısı önceki yıla göre arttı.
İhracat kaybının sektöre zararı net olmasa da fabrikaların kapasitesi yüzde 40 düştü, işten çıkarmalar yaşanıyor. Daha çok hangi ülke ihracatında düşüş yaşanıyor sorusuna “160 ülkeye ihracat yapıyoruz, fiyatlar nedeniyle ihracat yaptığımız tüm ülkelerde düşüş yaşıyoruz” açıklaması yapan TUSAF kaynakları, Rusya’da un fabrikalarına “desteklerle beraber 150 dolardan buğday verildiği haberlerinin de doğruyu yansıttığını” ifade ediyor.
Türkiye İhracat Seferberliği Programı’nda konuşan Ticaret Bakanı Ömer Bolat, “İhracatçılarımıza yeni teşvikler ve destekler geliştirmeye devam edeceğiz. 56 milyar TL’lik bakanlık bütçesinin yüzde 60’ının ihracatçıya destek amaçlı kullandırılacağını” söylerken, “İhracatın şampiyonu uncular yıllara sari politikaların kurbanı ekonomideki dengesizliğin bedelini ödüyoruz. Söz konusu desteklerin neden kendileri için seferber edilmediği, 500 milyon dolarlık ihracat kaybının ne pahasına göze alındığını sorguluyor.”
Tarımda bolluk yılı da yokluk yılı da yönetilmeyi gerektiriyor. 2023’teki bolluk yılı öncesi ithal edilen buğdaylarla şişen buğday stoku/yüksek taban fiyatı gibi nedenlerden ötürü buğday piyasalarında denge bozuldu. TMO buğday stokunu eritebilmek için buğday ithalatını yüzde 15 ile sınırlandırdı. İthal edilen buğday ile un yapıp ihracat yaparak Türkiye’de uzun yıllardır ihracatın şampiyonu olan un sektörü artık ihracat yapamıyor. “Un fabrikaları, dünya fiyatları 250 dolar iken TMO’dan 340 dolara buğday alarak un yapıp ihracat yapmak mümkün değil” diyor.
İçerdeki buğdayın protein değerlerinin yeterli olmadığı yönündeki iddialara TMO, “stoklarımızdaki ekmeklik buğdaylar grubuna göre değişen fiyatlarla satışa açılmakta ve ihracatçılarımız, ihtiyaçları doğrultusunda istedikleri kalitede ekmeklik buğdaya ulaşabilmektedir” diyor.
“İç piyasada satış yapan un fabrikalarının durumu görece iyi olsa da, özellikle Doğu Anadolu’da faaliyet gösteren ve satışının önemli bölümünü ihracat ile yapan un fabrikaları zor durumda. “Mardin’deki 52 un fabrikasının sadece beş tanesi çalışıyor, gerisi yüzde 50 atıl kapasiteyle açık. Bu gidişle 2025’de Türkiye’de 350 fabrika kalacak” diyen un fabrikası sahipleri “bıçak kemiğe dayandı” diyorlar ekonomi yönetiminden destek bekliyorlar.
Dünya Bankası’nın Emtia Piyasaları Görünümü raporuna göre, 2025’te artan küresel tahıl arzı nedeniyle buğday fiyatının yüzde 21 düşerek 265 dolar olması öngörülüyor.
Mısır ve eskiden buğday aldığımız Rusya artık bizim pazarlarımıza uygun fiyata un satıyor. 2024’te 1 milyon ton un satan Rusya’nın 2025’te 1,5 milyon ton un satması öngörülüyor. Yılbaşından sonra “buğday ithalatında “yüzde 70’e 30” düzenlemesi olabilir” beklentisine yönelik TMO, “Ticaret Bakanlığı tarafından 7 Ekim 2024 tarihinden cari tarihe kadar TMO’ya gönderilen ekmeklik buğday hak ediş miktarının yaklaşık yüzde 60’ı oranında un fabrikaları ile sözleşme imzalanmıştır.” açıklamasını yapıyor.
Ezcümle; küresel pek çok fırsat yanı başımızda dillendirilirken, ihracatın şampiyonu uncular ile Cumhuriyetin köklü kurumlarından TMO arasındaki verimli işbirliği, dayanışma ekonomi yönetiminin/seçimlere/palyatif çözümlere/ ucuz ekmek mücadelesine kurban ediliyor. Geriye dönmek kaybedilen pazarları, 500 milyon doları kurtarmak mümkün mü, sormak lazım.