İç talepde daralma devam ediyor, büyümeyi dış talep sağlıyor

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Yılın üçüncü 3 çeyreğinde (Temmuz-Ağustos-Eylül) aylarında  geçen yılın aynı dönemine göre ekonomi yüzde 1.6 oranında büyüdü. Böylece  yılın ilk 9 ayında ekononi, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2.6 oranında büyümüş oldu.
Genel beklenti üçüncü 3 aylık dönemde yüzde 2.6 dolayında bir büyüme idi. Büyümenin beklentinin altında gerçekleşmesi, imalat sanayinin yılın üçüncü 3 aylık dönemindeki büyümesinin beklentinin altında kalmasından kaynaklandı.
Milli gelirimizin lokomotifi imalat sanayidir. İmalat sanayi ne kadar büyür ise peşinden ticaret, ulaştırma, mali aracı kurumlar kesimini de çeker.
Milli gelirin oluşumuna imalat sanayinin katkısı yüzde 24.5, ulaştırma ve haberleşmenin katkısı yüzde 15.0, ticaretin katkısı yüzde 12.8, mali aracı kurumlar kesiminin yüzde 11.5'dir.

İmalat sektörü büyüyünce bu 3 sektörü de büyütür.
2012 yılı üçüncü 3 aylık dönemde, sanayi yüzde 3.2 büyümüştü. Buna dayalı olarak  imalat sanayi katma değerinde de bu oran dolayında bir büyüme beklenirken, büyüme yüzde 1.3'e geriledi. Halbuki Yılın ilk 3 aylık döneminde sanayi üretimi  yüzde 1.8 artarken, verimlilik artışına dayalı olarak imalat sanayi katma değer artışı yüzde 3.2, ikinci 3 aylık dönemde sanayideki yüzde 3.1 artışa karşılık  milli gelirde imalat sanayinin büyüme oranı yüzde 3.8 olmuştu.
Üçüncü 3 aylık dönemdeki  1.6 oranındaki büyümenin  0.3 puanı imalat sanayinden, 0.3 puanı ulaştırma ve haberleşmeden, 0.4 puanı tarımdan, kalan bölümü diğer  sektörlerden geldi.

Dün  Ekim ayı Sanayi Üretim Endeksi açıklandı. Toplam sanayide yıllık yüzde 5.7, imalat sanayinde yüzde 5.9 oranında gerileme moralleri bozdu.
İmalat sanayi bu kadar yavaşlama içine girdi ise 2012 yılının  tamamında yüzde 3.2 büyüme tehlikeye mi girer tartışmaları başladı.

- Dördüncü 3 aylık dönemin ilk ayı olan Ekim'de  sanayi üretim endeksinde yüzde 5.9 gerilemede  Kurban Bayramı tatilinin etkisi var. Kasım ve Aralık'ta sanayi üretimde artış gerçekleşmesi olasılığı büyüktür.
- Ekim ve Kasım ayı ihracat rakamları dış talebin devam ettiğini gösteriyor. Altın ihracatının  olumlu etkisi sürüyor.
- Yılın son 3 aylık döneminde 2011 yılının baz etkisi var. Geçen yıl bu dönemde  3 aylık büyüme yüzde 5.0 olmuştu. Son dönem büyümesinde bu büyüme oranı esas alınacak.

Talep cephesinde dikkati çeken, içeride talebin gerilemeye devam etmesi, büyümenin dış talepten kaynaklanmasıdır.
Yılın üçüncü 3 aylık döneminde  yerleşik hane halkının tüketiminde yıl başında başlayan gerileme devam etti. Üçüncü 3 ayda gerileme yüzde 0.5 oldu.
Devletin toplam tüketim harcamalarında ise artış devam ediyor. Üçüncü 3 ayda devletin tüketim harcamalarında yüzde 4.4 artış var. Maaş ve ücret harcamalarındaki artış ise yüzde 3.7 oranında..

Toplam yatırım harcamalarında  yüzde 7.6 gerileme var, ama bu gerilemenin ana kaynağı özel sektör yatırımları.  Toplam harcamalarda yüzde 17.5 ağırlığı olan özel sektör yatırım harcamaları yüzde 11.1 oranında azaldı. Buna karşılık toplam harcamalarda  yüzde 4.0 payı olan kamunun yatırım harcamalarında  yüzde 11.2 artış var.

Özel sektörün tüketimi, yatırımları geriliyor. Devletin tüketimi ve yatırımlarında göreceli olarak artış var, ama talebi büyütecek ölçüde değil. İç talebin nasıl daraldığı vergi sübvansiyonları ve dolaylı vergiler kalemlerinde de görülüyor.
Geçen yılın tamamında   yüzde 13.4 oranında artış gösteren  dolaylı  vergilerde büyüme  bu yılın ilk çeyreğinden itibaren yüzde 4.7, yüzde 4.5 ve yüzde 1.1 oldu. Geçen yılın tamamında  yüzde 10.4  büyüme gösteren vergi sübvansiyonları bu yılın üçer aylık dönemlerinde sırasıyla yüzde 2.5, yüzde 1.4 ve yüzde 0.7 oranlarında büyüyebildi.

Mal ve hizmet ihracatımız göreceli olarak artarken, ithalat göreceli olarak geriliyor.
Yıl başından sonra üçer aylık dönemlerde  mal ve hizmet ihracatının  milli gelir hesabına katkısı sırasıyla yüzde 12.3, yüzde 20.9 ve yüzde 11.9 oranlarında. Buna karşılık  ithalattaki gerilemenin olumlu katkısı   yüzde - 6.1, yüzde -3.7 ve yüzde -2.7 oranlarında.

Yılın son 3 aylık döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4.5-5.0 oranında bir büyüme gerçekleşir ise 2012 yılının bütünü için hükümetin hedef aldığı yüzde 3.2' lik büyüme gerçekleşebilir.
Anlaşıldığı kadarı ile Hükümet  cari açığın tekrar büyümemesi için büyüme hızının bu  seviyelerde  tutulmasını istiyor. Bizler yüzde 3.2 büyüme hızını yetersiz buluyoruz. Çünkü bizden önce yola çıkanlarla aramızdaki uçurumu kısa sürede kapatmak çabasındayız. Ama dünyanın bugünkü konjonktüründe  yüzde 3.2 büyüme "iyi bir büyüme" oranı olarak kabul ediliyor.

Tüm yazılarını göster