Hububata fiyat yok, prim var

Ali Ekber YILDIRIM TARIM DÜNYASINDAN aey@dunya.com

Hububat destekleme primleri açıklandı. Buğdaya kilogram başına 5 yeni kuruş, arpa, yulaf ve çavdara 4 yeni kuruş, çeltiğe 10 yeni kuruş destekleme primi ödenecek.

Primler belirlendi, fakat bu ürünlerin alım fiyatı açıklanmıyor. Tüccar serbest piyasada istediği fiyattan ürünü topluyor.

Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), 1938 yılından beri savaş ve en ağır kriz dönemleri de dahil her yıl buğday alım fiyatını açıkladı. Fiyat yüksek olur, düşük olur bu ayrı bir tartışma. Ancak 1938'den bu yana ilk kez bu yıl buğday alım fiyatı açıklanmadı.

Sadece buğdayın değil, arpa, yulaf, çavdarın da fiyatı açıklanmadı. Büyük bir olasılıkla mısır fiyatı da açıklanmayacak.

Hububat fiyatı neden açıklanmıyor?

Bu soruya yanıt Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker'den geldi. Eker, Cibuti Cumhuriyeti Tarım, Hayvancılık ve Deniz Bakanı Aboulkader Kamil Muhammed ile görüşürken "Fiyatların düşmemesi için hububat alım fiyatlarını açıklamıyoruz" dedi. Cibuti Tarım Bakanı'nı bile güldürecek bir açıklama bu.

Böyle bir açıklama sadece Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker tarafından yapılsa biz de güler geçerdik. Ancak, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da salı günü partisinin grup toplantısında bu görüşü tekrarladı.

Başbakan'ın açıklaması aynen şöyle: "Bazı sivil toplum örgütleri çıkıp şu tür açıklamalar yapıyorlar. Diyorlar ki, 'Hükümet fiyat açıklamıyor.' Arkadaşlar biz bunun enine boyuna hesabını yaptık. Biz fiyat açıkladığımız takdirde şu andaki fiyatlar aşağıya düşer. Onun için biz burada böyle bir oyuna gelmeyiz. Şu anda benim çiftçim verilen fiyattan, satılan maldan memnun. Fiyatlar şu anda piyasada iyi gidiyor."

Çiftçi buğday fiyatından memnun olabilir. Bunu çiftçilere sormak gerekir.

Ancak, Tarım Bakanlığı ve ilgili bürokratların Başbakan Erdoğan'ı yanlış bilgilendirdiği anlaşılıyor.

Çok uzağa gitmeye gerek yok. Daha geçen yıl TMO, buğdayın kilosuna 42,5 yeni kuruş fiyat açıkladı. Ürün az olduğu için piyasa fiyatı bunun üzerine çıktı ve üretici buğdayını ofise satmadı. Başbakan'ın söylediği gibi olsaydı, serbest piyasada fiyat 42,5 yeni kuruşun altına düşer ve çiftçi buğdayını ofise verirdi.

Asıl fiyatı düşüren unsur, hasadın başladığı dönemde TMO marifetiyle buğday işal etmektir. Ürün arzının yoğun olduğu hasat döneminde yapılan işalat buğday arzını artırdığı için fiyat düşer. Türkiye'de yapılan budur. Hububat fiyatı işalatla düşürüldü.

"Fiyat düşer" gerekçesi ile hububat alım fiyatlarını açıklamayan hükümet, iç piyasada buğdayın tonu 550-600 YTL'den satılırken işal buğdayın tonunu 500 YTL'den satışa çıkardı. İç piyasa fiyatları düştü. Bu gerçeğin bilinmesinde yarar var.

Hükümet iki önemli karara daha imza attı.

Birincisi, bakliyat ürünlerine de prim vermeye karar verdi. Kuru fasulye, nohut ve mercimeğe kilogram başına 10 yeni kuruş prim verilecek.

İkincisi, 35 il ve 210 ilçede kuraklıktan yüzde 30 ve üzeri zarar gören çiftçi kayıt sistemine kayıtlı çiftçilere tohum desteği verilecek. Ziraat Bankası ve tarım kredi kooperatiflerine olan borçları bir yıl süre ile ertelenecek. Ayrıca çiftçilere dekar başına buğday ve mercimek için 22 YTL, arpa için 13 YTL, nohut için 30 YTL, fiğ, burçak ve mürdümük için 24 YTL kuraklık desteği ödenecek.

Bu kapsamda 700 milyon YTL ödeme yapılması öngörülüyor. Alınan kararların, yapılan açıklamaların çiftçiye nefes aldırması ödemelerin zamanında yapılmasına bağlıdır. Ödemeler bir yıl sonra yapılırsa hiçbir derde deva olmaz.

Hububat destekleme primleri (Yeni kuruş)

                           2005            2006          2007        2008

Buğday                   3                 3,5           4,5             5

Arpa, yulaf, çavdar   2                 2,5          3,5             4

Dane mısır              5                 6,7          2                *

Çeltik                      3                  6             9              10

* 2008 mısır primi açıklanmadı

Tüm yazılarını göster