Haziran bütçe açığı dengeleri değiştitebilir!

Tuğrul BELLİ GÜNDEM tugrulbelli@gmail.com

İMF anlaşması artık öyle bir papatya falı halini aldı ki, ben de bu konuda karışan kafaları rahatlatmak amacıyla olayın kesin takvimini vereyim de, hiç olmazsa piyasalar rahatlasın ve oyuncular da pozisyonlarını ona göre alsınlar istedim! Efendim, İMF anlaşması 6 Temmuz Pazartesi günü açıklanacak. Miktar da 20 milyar dolar olacak. Şimdi diyeceksiniz "o tarihe pek vakit de kalmadı, nasıl bu kadar sürede anlaşma hazırlanabilir ki?" Eh artık, 6 aylık gel-gitden sonra herhalde tarafların ellerinde kısa sürede tedavül edebilecekleri bir anlaşma taslağı da vardır! 

Peki neden 6 Temmuz da, başka bir tarih değil? Çünkü 8 Temmuz'da Hazine Haziran ayı bütçe nakit dengesini açıklayacak, ve rakamlar hiç de iç açıcı olmayacak maalesef. Bu ayla ilgili Hazine'nin resmi faiz-dışı açık tahmini 4.8 milyar TL. Bu rakama bu ay içinde ödenen faizleri de eklediğimiz zaman resmi bütçe açığı tahmini 5.8 milyar TL'na ulaşmaktadır. Mayıs ayında bütçeyi ilk çeyrekte beklenenin üzerinde kâr eden bankaların geçici gelir vergisi ödemeleri bir ölçüde kurtarmıştı. Haziran'da böyle pozitif sürprizler de yok. (Ayrıca, Mayıs ayında sanki (özellikle sağlık harcamalarına yönelik) bazı ödemelerin geciktirildiği gibi bir durum da söz konusu.)

Açığın bu seviyeye ulaşması ile birlikte son 12 ayın bütçe açığı da 45 milyar TL sınırının üstüne çıkmış olacak. Bu seneki gelir ve harcama trendlerine baktığımızda geçen sene Temmuz-Aralık döneminde 19 milyar TL olan açığı, bu sene aynı dönemde 35 milyarın altına çekmek imkansız gibi gözüküyor. Demek nereden bakarsak bakalım, toplamda 60 milyarın üzerinde bir açıktan, veya bugünden sene sonuna kadar 35 milyarlık bir kaynak ihtiyacından bahsediyoruz.

Bütçenin iç finansmanına baktığımızda da, durumun parlak olmadığı ortada. Gösterge tahvilin yeniden ihracına gelen teklifler beklenenin çok altında kaldı. İkinci piyasa faizlerinde az ama belirgin bir artış gözlemleniyor. Faizler MB gecelik faizlerinin 3.1 puan veya %35 kadar üzerinde seyrediyor. Ara yüzdesel olarak uzun zamandan beri hiç bu kadar açılmamıştı. Kamu finansman ihtiyacının baskısı ve dolayısıyla piyasalarda yarattığı kalabalık (crowding-out) bütün etkisiyle hissedilmekte. Bu şartlar altında İMF'den alınacak uzun vadeli bir kaynağın Hazine'yi oldukça rahatlatıcı olacağını anlamak için Hazineden Sorumlu Bakan olmaya gerek yok herhalde.

Peki kötü gelen bütçe verilerine karşın 6 temmuz'da anlaşma imzalanmaz ise ne olur? Dünyanın sonu olmaz elbet, ancak Hükümetin (zaten oldukça azalmış olan) piyasaların önüne geçebilme imkanı tamamen ortadan kalkmış olur. Tabii, gene İMF anlaşması imzalanır ama artık herkes bunu Hükümet'in içine düştüğü darboğaz nedeniyle aldığını anlar. 

Öte yandan, Haziran bütçe açığı beklenenin çok altında kalır, özellikle bu ay önemli olacak tüketimden alınan vergi gelirlerinde aylık bazda bir artış görülürse, Hükümet'in İMF anlaşmasını sürümcemede bırakmaya devam edeceğinden de emin olabiliriz.

Tüm yazılarını göster