Anousheh Ansari İran asıllı bir göçmen. Küçüklüğünde gökyüzüne bakıp hayaller kuran, büyüdüğünde ise hayallerinin peşini bırakmayıp 2006 yılında uzaya giden ilk sivil kadın.
İran’da gerçekleşen İslam devriminin ardından 1984 yılında henüz 17 yaşındayken ailesi ile birlikte ABD'ye göç eden Ansari, 40. doğum gününü kutladığı 2006 yılında Rus yapımı Soyuz roketiyle uzaya gitti. Bu yolculuk için ödediği para tam 20 milyon dolar oldu.
Ansari, Nasa astronotlarıyla geçirdiği 11 günlük uzay istasyonu macerasını bir blogda anlatıyor ve tüm dünyadaki kadınlara "Eğer isterseniz hayallerinizi gerçekleştirmek sizin elinizde" diyor. Blogun okuyucu sayısı 50 milyonun üzerinde.
Anousheh Ansari, aynı zamanda ABD'de nesnelerin interneti alanında faaliyet gösteren teknoloji şirketi Prodea Systems'in Kurucusu ve CEO’su. Bununla da kalmayan Ansari, dünyayı uzaydan herkesin görebilmesi için, ilk “tekrar kullanılabilen uzay aracını” icat edene 10 milyon dolar ödül verecek X-Prize programının sponsoru oldu.
Anousheh Ansari, kadınların istediklerinde her şeyi başarabileceğinin somut bir örneği.
“Ben dünyanın dört bir yanındaki bütün kadınlar neyi arzuluyorlarsa ona ulaşabilmelerini istiyorum” diyen ve bunun için çaba gösteren çağdaş ve ileri görüşlü bir kadın.
Ansari 9 Mart'ta düzenlenecek Turkcell Teknoloji Zirvesi'nde “Uzay Yolcusu Kalmasın!” başlıklı bir konuşma yapacak ve çocukluk hayali olan uzay seyahatini nasıl gerçekleştirdiğini anlatacak.
Zirve öncesinde Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu ve Anousheh Ansari ile bir araya geldik.
Kadınlara fırsat vermek
Çalışanların yüzde 50’sini kadınların oluşturduğu Turkcell'in eğitimde, gelişimde, istihdamda, iş ve aile yaşamında kadınların yanında olduğunu söyleyen Terzioğlu; "Ailesiyle birlikte İran’dan ABD’ye iltica eden Anousheh Ansari ve onun imza attığı başarılar, fırsat verildiğinde kadınların yaşamlarının iyi yönde nasıl değişebildiğini gösteren çok güzel bir örnek bizim için” yorumunu yapıyor.
Ansari'nin kurucusu ve CEO'su olduğu Prodea Systems, Turkcell'e yazılım altyapısı veren şirketlerden birisi aynı zamanda. Ansari, kadınların teknoloji sektöründe daha fazla olmaları gerektiğini söylerken, mühendis kadın sayısının sadece Orta Doğu'da değil, Silikon Vadisi'nde de yetersiz olduğunu vurguluyor. "Benim ilk tercihim astrofizik okumaktı. Daha sonra ise mühendis olmaya karar verdim. Teknolojiyi bir araç olarak görüyorum. Kadınların teknoloji tasarımının erken aşamalarında olmaları, dünyayı daha iyi bir yere dönüştürecek" diyen Ansari, bu süreci desteklemek için önemli işler yapıyor.
Örneğin, öğretmenlerin uzaya gönderilerek deneyimlerini öğrencilerle paylaşmasına imkan sağlayan The Teachers In Space projesini yürütenler arasında yer alıyor.
Fen bilimleri eğitiminde yaratıcılığı ve uygulamayı arttırmayı hedefleyen STEM (Science, Technology, Engineering, Mathematics) programının dünyadaki en büyük destekçilerinden biri konumunda.
PARSA, X-Prize ve Ashoka gibi sosyal girişimciliği güçlendirmek için çalışan vakıfların yönetim kurulunda yer alıyor.
Ansari'nin kendine ilke haline getirdiği söz ise Gandhi'ye ait: “Dünyayı değiştirmek istiyorsan, ilk önce kendinden başla”.
"Uzayda sınırlar yok, tüm dünya sizin aileniz"
Anousheh Ansari'nin 11 günlük uzay yolculuğunu ifade ettiği sözler gerçekten etkileyici: "Uzayda hayatımı değiştiren 11 gün yaşadım. Orada olmak, hayata bakışınızı değiştiriyor; önceliklerinizi yeninden belirlemenize yol açıyor. Uzaydan dünyaya baktığınızda haritada çizilen sınırların olmadığını görüyorsunuz. Tüm dünya sizin aileniz oluyor. Dünya bir uzay gemisi, biz de içindeki yolcular oluyoruz. Uzaya gittikten sonra yaptığım her işte dünyayı nasıl değiştiririm diye soruyorum kendime."