Yeşim SARIŞEN
YAPI KREDİ YATIRIM
ABD Merkez Bankası’nın (FED) çıkış stratejisine yönelik gelişmeler hem gelişmiş, hem de gelişmekte olan piyasalar için en önemli konu olmaya devam ediyor. Bu doğrultuda FED’in 17-18 Aralık’taki ABD Federal Rezerv Sistemi Açık Piyasa İşlemleri Komitesi (FOMC) toplantısında vereceği sinyaller piyasaları şekillendirecek en önemli gündem maddesi olacak. Bu doğrultuda da yurtiçinde 17 Aralık’taki Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı odak noktasında olacak.
FED’in bu toplantıda varlık alım programında kesintiye (tapering) başlama olasılığını gözardı etmemek gerektiğini düşünüyoruz. Olası bir kesinti durumunda derecesi veya FED’in önümüzdeki döneme ilişkin bir yol haritası çizip çizmeyeceğine yönelik detaylar, özellikle de düşük faiz politikasından çıkışa yönelik detaylar, gelişmekte olan piyasalar gibi riskli varlıklar açısından oldukça önemli olabilir.
Tapering’de Mart ayına yönelik beklentiler ağırlığını korusa da tarım dışı istihdam rakamı sonrasındaki son anketlere göre Mart ayına yönelik beklentilerin yüzde 53’ten yüzde 40’a kadar azaldığını, Aralık ayı beklentilerinin ise yüzde 17’den yüzde 34’e yükseldiğini belirtmekte fayda var.
FED’in aralık veya ocakta varlık alım porgramında kesintiye başlaması ama yeni enflasyon ve işsizlik oranı eşikleri vererek, bunu faizlerin uzun süre düşük kalacağı vurgusu ile yapma olasılığı bizce yüzde 50’nin üzerinde.
FED öncesinde geçtiğimiz haftaya baktığımızda ABD’de bütçe çerçevesi üzerinde anlaşma sağlanması ve ayrıca güçlü sinyaller veren perakende satışlar verisinin de desteğiyle ABD 10 yıllık faizlerinin yükseldiğini ve dolar endeksinin güçlendiğini görmüştük.
Dolayısıyla gelişmekte olan ülke piyasalarının baskı altında olduğunu gözlemledik. Kasım ayında yeni rekor seviyeleri gören ve zirve seviyelerinden kar satışları ile geri çekilen küresel risk barometresi olarak izlenen S&P 500 Endeksi yüzde 1,8, MSCI Gelişmekte Olan Piyasalar Endeksi ise dolar bazında endeksi yüzde 2,2 geriledi. Özellikle yüksek enflasyon rakamı ile birlikte faiz artırımı beklentilerinin yoğunlaştığı Hindistan para birimindeki kayıplar dikkat çekmişti.
Hafta genelinde FED FOMC toplantısı ve PPK toplantıları odak noktasında yer alacakken, makro veri tarafında ABD’de üçüncü çeyrek revize büyüme rakamı, Euro Bölgesi’nde öncü PMI endeksleri, Almanya IFO endeksi ve revize enflasyon rakamları, ayrıca 25 baz puan artış beklenen Hindistan Merkez Bankası faiz toplantısı takip edilecek.
Büyük resimde volatilitenin düşük seviyelerden yükselmeye başlamış olması ve bazı küresel benchmark sayılabilecek endekslerin rekor seviyelerde kalmaya devam etmesi nedeniyle hem gelişmiş, hem de gelişmekte olan piyasalardaki riskli varlıklara yönelik daha temkinli bir duruşun uygun olabileceğini düşünmeye devam ediyoruz.
Bu bağlamda özellikle gelişmekte olan ülke döviz kurlarındaki gelişmeleri izlemeye devam ediyoruz.