Gıda

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Kentleşme, sanayileşme ve tarım alanlarının yapılaşmaya açılması sonucu  1990 yılından bu yana 4 milyon hektar tarım alanını kaybettik.

Tarım alanı kaybı devam ediyor.

Tarım alanı 1990’da 27 milyon hektarken, şimdilerde  23 milyon  hektara düştü.  Tarım alanlarının daralması sonucu (Ziraat Mühendisleri Odası verilerine göre) 1990 dan bu yana  baklagil üretimi yüzde 43 azalarak, 2 milyon 13 bin tondan 1 milyon 148 bin tona düştü.

Son 10 yılda nohut üretimi 150 bin ton, kuru fasulye 55 bin ton ve mercimek 105 bin ton geriledi.

Mısır, Etiyopya, Bangladeş ve Çin’den kuru fasulye, Kanada’dan nohut ve yeşil mercimek, ABD, Ukrayna ve Kanada’dan bezelye ithal ediyoruz. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde 2014 yılında yüzde 6.6 azalma oldu. Meyvelerde yüzde 6.2 azalışla yaklaşık 17.1 milyon ton üretim gerçekleşti. Geçen yıl gıda maddeleri ihracatı yaklaşık 17.7 milyar dolarken,  yaklaşık 12 milyar dolarlık ithalat yapıldı.

Gıda maddeleri dış ticaretinde net ihracatçı, tarımsal hammadde dış ticaretinde ise net ithalatçı durumundayız.  Gıda maddeleri dış ticaretinde  ihracatımız, ithalattan  5.7 milyar dolar  daha fazla. 

Tarımsal hammadde dış ticaretinde ise dış ticaret açığı veriyoruz. İthalata daha çok döviz ödüyoruz. Bir kilo patlıcan tohumu ithal etmek için 6 bin 349 dolar ödüyoruz. Fakat, o tohumla üretilen patlıcanı kilosu 77 centten ihraç ediyoruz.

500 kilo domates ihraç ederek 1 kilo domates tohumu ithal edebiliyoruz. ABD, Hollanda, Almanya gibi ülkeler, ihracata konu olan birçok ürün kaleminde çok daha yüksek fiyatlara ihracat yapabiliyor. Dünyanın en büyük buğday unu ihracatçısı Türkiye, buğday ununun tonunu 219 dolardan ihraç ederken, Kanada 274, İspanya 245, Fransa 223 dolardan ihraç ediyor.  

Aynı durum portakal için de geçerli. Hollanda, portakalın tonunu 989 dolara ihraç ederken, Türkiye 621 dolardan satabiliyor.

Tüm yazılarını göster