Gelir Vergisi Kanunu'nda değişiklik çalışmaları başlamış

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası'nın yıllık toplantıları belli yıllarda  Washington dışında bir ülkede yapılıyor.  Bu yılın toplantıları Tokyo'da yapıldı. Haberlerden öğrendiğimize göre,188 ülkenin ekonomi ve maliye bakanları ile merkez bankası başkanları, küresel ekonomik gelişmeler, Euro Bölgesi'nde süregelen borç krizi ve diğer ekonomiler üzerindeki etkileri, işsizlik ve yoksulluk gibi konularını tartıştılar

Yaklaşık 20 bin kişinin katıldığı toplantılarda Türkiye, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve uzmanlar heyeti temsil etti.
IMF ve Dünya Bankası yıllık toplantıları küresel finans panayırıdır. Başka günlerde  bir araya gelemeyecek tepe politikacılar, bankacılar toplantı süresince birbirleriyle tanışı, görüşür.
Bizim bankacılık ve finans çevrelerimizden çok sayıda tepe yönetici bu toplantılara katılır. Bu yıl toplantılara hangi bankacılarımızın katıldığını öğrenemedik. Fakat anlaşıldığı kadar bizim kamu görevlilerimiz dışından, özel sektörden bu yıl toplantılara izlemeci olarak çok az kişi katıldı.
AB 'de süregelen borç krizine karşı geniş kapsamlı çözüm mekanizması tartışmalarının gündeme getirildiği toplantılarda, işsizlik, mali riskler, finansal istikrar gibi konular  ele alınmış .

Afrika'da yoksulluk, sağlık konularına ve Afrika'nın enerji altyapısının geliştirilmesi gibi konulara da değinilmiş.
Bunlar, herkesin bildiği sorunlar ve yıllardır tartışılan konular. Özet ile toplantılar formalite toplantısı olmanın ötesinde, farklı görüş ve önerilerin ortaya konulduğu toplantılar olamamış.
Ali Babacan toplantı aralarında Türk gazetecilerle konuşmuş.  Bu konuşmalarda ilgi çekici mesajlar vermiş.
Ali Babacan  " Orta Vadeli Program'da  (OVP) enflasyon tahmini bu yıl için yüzde 7.4, gelecek yıl için ise yüzde 5.3. Özellikle gelecek yıl için 'yüzde 5.3 oranı tutturulabilir m?' konusunda bazı kesimlerde soru işareti oluşmuş olabilir. Biz bu çalışmayı sadece tahmin olarak yapmadık, aynı zamanda politika olarak ne uygulayacağımızı kendimiz iyi bildiğimiz için yüzde 5.3'ü rahatlıkla yazabildik" .

"Dünyada enerji ve gıda fiyatlarında ani hareketler olduğunda bu Türkiye'yi de Türkiye'deki enflasyonu da etkileyebiliyor. Dolayısıyla bizim varsayımlarımızda enerji ve gıdada olağanüstü bir hareket olmayacağını ve bütçe disiplini içerisinde düzgün para politikaları uygulayarak 2013 yılında yolumuza devam edeceğimizi varsaydık. Biz bunun bugün için ulaşılabilir bir rakam olduğunu düşünüyoruz" diyor.
2013 yılında yeni vergiler getirilip getirilmeyeceğine konusunda ise Babacan şunları söylüyor : "Petrolümüzün hemen hemen tamamına yakınını ithal ediyoruz. Bunun yanı sıra petrol ürünleri ve doğalgazın tamamını ithal ediyoruz. Bu durum çok dikkatli politikalar gerektiriyor. 2011 yılında dünyanın en yüksek cari açığını veren ülke olduk. Cari açığın en önemli sebebi de enerji kalemleri ithalatı. Bugün petrolümüz, doğalgazımız olsa cari açığımız sıfır."İthalat nedeniyle bu yılı yine yüzde 7 civarında cari açıkla bitireceğiz. Böylesine dışa bağımlı olduğumuz ürünlerde politikamızı ona göre uyarlamak gerekiyor."

Babacan'ın açıklamalarına göre gelir vergisi kanununda köklü değişiklikler yapılması için çalışmalar başlamış durumda. "Konuyu Ekonomi Koordinasyon Kurulu'nda gündeme aldık. Güzel bir hazırlık var. Üzerinde en son rötuşlar yapıldıktan sonra biz en kısa zamanda TBMM'nin gündemine gelsin isteriz.
Bütçe harcamalarının ağırlığını dolaylı vergilerle yani tüketimin üzerinden alınan vergilerle karşılanıyor. Bu uzun vadede çok sıhhatli bir yapı değil, bunu kabul etmemiz lazım. Kısa vadede bütçe dengelerimiz açısından bizim bütçe açığımızı kapatacak, mali disiplinlerimizi koruyacak tedbirleri mutlaka yürütmemiz lazım. Ne zamanki Türkiye'de kayıtdışı azalır ne zaman ki Türkiye'de gelir üzerinden vergi tahsilatı yükselir, o zaman dönüp dolaylı vergileri azaltma imkanı ortaya çıkacaktır" diyor.

Tüm yazılarını göster