Gelir dağılımının iyileşen hali buysa…

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Türkiye İstatistik Kurumu'nun dün açıkladığı gelir ve yaşam koşulları araştırmasının 2006 ve 2007 sonuçlarına göre hanelerin toplam gelirden aldıkları pay açısından gelir dağılımı eşitsizliği çok az da olsa iyileşme gösterdi. Hanelerin en zengin yüzde 20'si, 2006 yılında toplam gelirden yüzde 48.4 pay alıyordu; en yoksul yüzde 20'nin payı ise yüzde 5.1 düzeyinde bulunuyordu. 2007 yılında en zengin yüzde 20'nin payı yüzde 46.9'a indi, en yoksul yüzde 20'nin payı yüzde 5.8'e yükseldi. Böylece, en zengin yüzde 20 ile en yoksul yüzde 20'nin payları arasındaki fark 9.5 kattan 8.1 kata geriledi.

Bu arada, TÜİK'in basın bülteninde yer alan "2007 yılı sonuçlarına göre, son yüzde 20'lik grubun toplam gelirden aldığı pay, ilk yüzde 20'lik gruba göre 8.1 kat daha fazladır" şeklindeki ifadenin doğru olmadığını vurgulayalım. Doğru ifade şekli "8.1 kat" olacaktır, "8.1 kat daha fazladır" demek aslında katın 9.1 olduğu anlamını taşır. Bu yanlışlıkla ilgili olarak şu basit örnek verilebilir: "10, 5'in iki katıdır, ama iki kat fazlası değil, bir kat fazlasıdır."

Yeniden gelir ve yaşam koşulları araştırmasına dönelim. İlk yüzde 20'lik grubun toplam gelirden aldığı payın yüzde 5.1'den yüzde 5.8'e çıktığını belirttik. İkinci ve üçüncü yüzde 20'lik grupların payı da arttı. İkinci yüzde 20'nin aldığı pay yüzde 9.9'dan yüzde 10.6'ya, üçüncü yüzde 20'nin aldığı pay yüzde 14.8'den yüzde 15.2'ye çıktı.

Buna karşılık, üçüncü yüzde 20'nin toplam gelirden aldığı pay yüzde 21.9'dan yüzde 21.5'e, son yüzde 20'nin payı ise yukarıda da belirttiğimiz gibi yüzde 48.4'ten yüzde 46.9'a indi.

Bu arada, sıfırla bir arasında bir değer alan ve sıfıra yaklaştıkça gelir dağılımında eşitliği, 1'e yaklaştıkça gelir dağılımındaki bozulmayı gösteren ve 2006 yılında 0.43 olan Gini katsayısı da 2007'de 0.41'e inmiş durumda. Gini katsayısındaki bu küçük azalma da gelir dağılımında iyileşmeye işaret ediyor.

2007 yılındaki gelir dağılımının 2006'ya göre az da olsa düzelmesi önemsenmeli, ancak başka gerçekler de gözden uzak tutulmamalı.

Gelir dağılımında 2008 ve özellikle 2009 yılında ciddi bir bozulma olduğu tahmin ediliyor. Üstelik bu bozulma önümüzdeki yıllara da sarkacak gibi görünüyor. Dolayısıyla, gelir ve yaşam koşulları araştırmasının günceli izlemeye olanak verecek şekilde 2007 verilerinde olduğu gibi neredeyse iki yıllık bir gecikmeyle açıklanmasının da bir şekilde önüne geçilmesi gerekiyor.

Hanelerin yüzde 20'lik gruplarda toplanması da gelir dağılımındaki gerçek çarpıklığın ortaya çıkmasını önlüyor. Oranın daha aşağı çekilmesi, örneğin yüzde 10, hatta yüzde 5'lik gruplandırmalara gidilmesi ilk ve son gelir grubu arasındaki gelir makasının çok daha büyük olduğunu gösterecek, yani gelir dağılımı çarpıklığı çok daha belirgin ve doğru bir şekilde ortaya çıkaracak.

Tüm yazılarını göster