Galatasaraylı neden mutsuz?

Cem TOP SPOR ANALİZ cem.top@dunya.com

Galatasaray'da transfer dönemi enteresan gelişmelere sahne olmaya devam ediyor. Camianın genel desteği ile başkanlık koltuğuna oturan Ünal Aysal'dan beklentiler çok büyük. Selçuk İnan'ı kadrosuna katarak bu döneme fırtına gibi giren sarı-kırmızılı takımda, Fatih Terim'in direksiyona geçmesiyle birlikte transferlerin hız kazanacağı beklentisi yavaş yavaş yerini homurtulara bırakmaya başladı. Özellikle yaşı ve aldığı/alacağı ücret itibariyle "taraftara sunulan bir hediye" gözüyle bakılan Drogba transferinde ortaya çıkan pürüzler, sarı-kırmızılı renklere gönül verenleri hayal kırıklığına uğrattı. Üstelik Drogba konusunda "geri adım atmış" gibi gözüken Galatasaray'ın akabinde Klose'yi ikna turlarına başlaması da iyiden iyiye yadırgandı. Ben bu yazıyı yazdığım saatlerde Klose transferinde galip Lazio ilan edilmiş ve oyuncunun eşi ile çocuklarını bahane ederek Galatasaray'a gelmek istemediği haberleri dolanmaya başlamıştı. Aslına bakarsanız bu transfer hamlelerini değerlendirmek için filmi başa doğru sarıp beklentilerin sağlıklı olup olmadığını etüt etmek gerekiyor. Haziran sayısında Galatasaray Dergisi'ne verdiği röportajda, "Ben futboldan anlamıyorum ama futbolu anlayanlardan anlıyorum. Benim görevim bu. Ben işin o kısmını etüt ettim. Galatasaray, Avrupa'daki ilk 10 takımın altında bir takım değil. Burada her şeyimiz var. Sadece aşçıya ihtiyaç vardı. Eksiklerimiz de varsa bulur gider alırız. Galatasaray'da futbol yönünden bu sene yapılması gereken şey; güvenin, iletişimin ve takımın imajının iyi bir şekilde oluşturulması. Belki ekonomik bakımdan bize ters gelebilir. Ama aklımızdaki plan ve program çerçevesinde, çılgınca değil, sahaya çok iyi bir Galatasaray çıkartmalıyız." şeklinde konuşan Aysal'ın işi profesyonellerle götürmek istediği ve ilk etapta mali yapıyı sağlıklı bir işleyişe büründürmek arzusunda olduğu çok açık görülüyordu. Hal böyleyken, birbirlerinin alternatifi olmayan ve ancak birbirlerini asiste edebilecek özelliklerdeki iki farklı oyuncuyu hedef seçmek ve 33 yaşındaki bu futbolculara önemli ücretler vermeyi göze almak doğru mudur?

Galatasaray'ın bir önceki seneye kıyasla transferde önemli mesafe kat etmesi gerektiği ve kadronun nitelikli isimlerle takviye edilme ihtiyacı gün gibi aşikâr. Fatih Terim önderliğindeki beyin takımının ilgili yöneticilerle işbirliği halinde bu hamleleri yapacağına da ben şahsen inanıyorum. Benim anlam veremediğim transfer sezonunun hemen başında Galatasaray taraftarının duyduğu anlamsız sıkıntı. Bu sıkıntının büyük bölümü Ersan Gülüm transferinden kaynaklanıyor olabilir ama unutulmamalı ki, nasıl Selçuk İnan'ın nihai tercihinde Galatasaraylı olması büyük rol oynadı ise, Ersan'ın ayak diremesinde de Beşiktaş'a gönül vermesi aynı ağırlıkta etken oldu. Özellikle yabancı sayısının yükseltilmesiyle birlikte ligimize gelen yabancı oyuncuların kalitesinde de bir artış gözlemliyoruz. Büyük kulüpler de doğal olarak aldıkları yabancılarla saha içi uyumunu yakalayabilecek kalitede yerli arayışına giriştiler. Havuz dar olunca da hem fiyatlar yükseldi hem de transferde kıyasıya bir yarış yaşanmaya başlandı. Bu yarışta Galatasaray Selçuk İnan transferiyle önemli bir hamle yaptı ise de Mustafa Pektemek, Serdar Kesimal, Ersan Adem Gülüm gibi oyuncuları rakiplerine kaptırarak geride kalmış gözüktü. Geride kalmış gözüktü diyorum çünkü halen sarı-kırmızılı takımın kadrosuna katabileceği kalitede isimler var. Galatasaray gibi bir kulübe hele de Fatih Terim'e akıl vermek bize düşmez ama örneğin defansın her bölgesinde görev yapabilen bir Aykut Demir, orta alana "şifa niyetine" bir Alper Potuk ya da geleceğin önemli futbolcularından Özgür Çek de pekâlâ Galatasaray'ın transfer gündemini meşgul edebilir. Yabancı konusunda ise 31 Aralık 2010 tarihinde yazdıklarımın bugün de arkasındayım. Sahi neydi o yazımızın başlığı: "Galatasaray'a bir Emana lazım."

Süper Lig'de transfer

· Spor Toto Süper Lig'in flaş ekiplerinden Kardemir Karabükspor, Bank Asya 1. Lig'in yolunu tutan Konyaspor'un tecrübeli file bekçisi Orkun Uşak'ı kadrosuna kattı. Galatasaray altyapısında yetişen ve 2007-2009 yılları arasında A Takım'a yükselen 31 yaşındaki oyuncu, Ankaragücü, Manisaspor, Kayseri Erciyesspor ve Uşakspor gibi kulüplerde forma giymişti.

· Milli maçın ardından tatile çıkan Fenerbahçe'nin başarılı golcüsü Semih Şentürk'ün menajerleri ile yönetim arasındaki görüşmeler pek iyi gitmiyor. Semih cephesinin yıllık en az 2 milyon euroluk ücrette ısrarcı olduğu, ancak Fenerbahçe yönetimi yıllık 1.6 milyon euroda direttiği ortaya çıktı.

· Galatasaray ile olan sözleşmesi haziran sonunda bitecek olan başarılı savunma oyuncusu Gökhan Zan için Rangers ve Celtic gibi İskoçya devlerinin nabız yokladığı iddia edildi. Madjid Bougherra'nın ayrılmak istemesi ve David Weir'in durumundaki belirsizlik, Celtic'i transferde daha istekli kılıyor.

· Transfer çalışmalarını tüm hızıyla sürdüren Trabzonspor, Bursaspor'dan ayrılan Eren Albayrak ve bonservisini Bucaspor'dan aldığı Sercan Kaya ile resmi sözleşme imzaladı. Öte yandan bordo-mavililerin Belçika liginin "asist canavarı" 19 yaşındaki Kevin de Bruyne ile de ilgilendikleri iddia edildi.

· Spor Toto Süper Lig'de iddialı bir takım oluşturmak isteyen Gençlerbirliği, Almanya'nın Hertha Berlin takımında forma giyen forvet oyuncusu Adrian Ramos Vasquez'i kadrosuna katmak istiyor. Aynı futbolcuya geçtiğimiz günlerde Gaziantepspor'un da talip olması sonucu transfer ilginç bir hal almış durumda.

· Gelecek sezon için hazırlıklarını sürdüren Eskişehirspor başkanı Halil Ünal, transfer çalışmaları hakkında bilgi verirken teknik direktör Bülent Uygun'un Mallorca'dan Pierre Achile Webo'nun transfer edilmesini istediğini doğruladı. Kamerunlu forvet geçtiğimiz sezon Mallorca forması ile 37 maça çıktı ve 12 gol kaydetti.

· Transfer çalışmalarını sürdüren Bursaspor'da gündeme gelen son isim Auxerre'in başarılı savunmacısı Adama Coulibaly oldu. 2008 yılında Lens takımından Auxerre'e gelen Coulibaly 30 yaşında, 186 cm boyunda ve geçen yıl takımıyla lig, kupa ve Avrupa'da toplam 50 maça çıktı.

Tüm yazılarını göster