Murat Berk / Yapı Kredi Yatırım
Geçtiğimiz haftalarda kurlar piyasaların ana gündem maddelerinden biriydi. Önümüzdeki hafta da bu konunun önemini koruyacağını ancak biraz daha geri plana geçebileceğini düşünüyoruz. Uluslararası alanda, özellikle de IMF'in çabalarıyla kurlar konusunun bu kadar ön plana çıkmasından rahatsızlık duyulduğu anlaşılıyor.
Nitekim piyasanın geneli G7 beyanlarından sonra G20 açıklamalarını da herhangi bir sürpriz olmadığı şeklinde algıladı. Hatırlanacağı üzere G7 açıklamalarında piyasa tarafından belirlenen döviz kurlarını destekleyici görüşler ön plandaydı. Fakat G-20 açıklamasında yer alan bazı ifadelerin Japonya'nın yen üzerindeki sözel müdahalelerini kısıtlayıcı yönde etkileyebileceğini söylemek mümkün. Bunun da daha ileride yendeki değer kaybına ivme kaybettirebileceğini düşünüyoruz. Böyle bir ortamda yende zaman zaman görebileceğimiz değer kazanımları ise riskli varlıklar üzerinde baskı yaratabilir.
Küresel görünüme baktığımızda ABD ve Çin öncülüğünde küresel ekonomide toparlanma beklentileri hakim olmaya devam ediyor. Avrupa'da açıklanan 4. çeyrek GSYİH rakamları daralmaya işaret etse de, Aralık ayı sanayi üretimi rakamı ve son açıklanan PMI endekslerindeki (Satınalma Yöneticileri Endeksi) sinyaller dip görüntüsü yönünde şekilleniyor. Bu doğrultuda, bu haftanın odak noktasında flash PMI endeksleri ve Almanya reel sektör güven endeksi IFO yer alıyor. Ayrıca Almanya yatırımcı güven endeksi ZEW anketi ve ABD'de bölgesel imalat endekslerinden Philadelphia FED endeksi önemli makro veriler.
ABD'de son açıklanan tarım dışı istihdam rakamının FED'in mevcut politikalarının devamı için yeşil ışık gibi algılanması, küresel ekonominin ABD ve Çin öncülüğünde toparlanma beklentisi ön planda olmaya devam ediyor. Kısa vadede ise İtalya'daki seçimler başta olmak üzere Avrupa'daki siyasi konular piyasalar açısından önem taşıyor.
Yurtiçinde ise TCMB'nin Para Politikaları Kurulu toplantısı bu haftanın önemli olaylarından biri. Hatırlanacağı gibi son toplantıda TCMB gecelik faizlerde sınırlı oranda 25 baz puan indirime gitmiş diğer taraftan son dönemde kredilerin öngörülenden daha hızlı artmaya başladığına dikkat çekerek zorunlu karşılıklarda sınırlı artışa gitmişti.