Futbol kamuoyu ne düşünüyor?

Cem TOP SPOR ANALİZ cem.top@dunya.com

3 Temmuz Pazar günü başlatılan ve şok etkisi yaratan şike soruşturması olanca hızıyla devam ederken acaba futbol kamuoyu gelişen olaylarla ilgili neler düşünüyor? Bugünkü köşemizde izninizle kalemimi toplumun her kesiminden futbolseverlere bırakıyorum. Uzmanlar ve sade vatandaş gündemi sizler için yorumluyor:

Uzmanlar ne diyor?

Ahmet ÇAKIR (Zaman Gazetesi): Bu konuyla ilgili görüş açıklamamaya özen gösteriyorum çünkü sadece bilgi değil aynı zamanda yorum kirliliği de oluşuyor. Savcılık soruşturması ile iddianame arasındaki farkı bilmeyen arkadaşlarımız akıl almaz beyanlarla ortalığı bulandırıyorlar. Bu nedenle en azından bir süre susmanın en doğru davranış olduğu kanısındayım.

Hürser TEKİNOKTAY (Teknik Direktör): Bu konu Türk futbolunda yıllardır sıkıntı yaratan çözülmesi de zor olan bir problemdi. Şike ve bahisi bir tarafa bırakın; yıllardır Türkiye "teşvik primi etiktir" tartışması yaşadı. Aslında ülkemiz futbol adamlarının bunu tartışıyor olması bile spordan sporun ve futbolun ne kadar ruhundan uzak olduğunun bir göstergesiydi. Öncelikle sporun ne olduğunu bir türlü anlayamadık. Zaten spor olgusundan uzak insanların yönetimini oluşturduğu futbol dünyamız bu nedenle 30 yıldır sıkıntı çekmekteydi. Son 12 yılda ise futbol dünyada bahisin yaygınlaşmasıyla sıkıntılı bir döneme girdi. Aslında bu sadece Türkiye'nin değil dünyanın sorunuydu ama gelişmiş ülkelerin spor kültürü bununla iyi baş etmeyi bildi. Neticede onların hem gerçek spor adamları hem de disipline edilmiş bir yapıları vardı. İşi ve sorunu böyle değerlendirmezsek ileride başka yanılgılara da düşebiliriz. Burada Türkiye'nin yolsuzluklarla, yasa dışılıklarla her alanda mücadele etme kararlılığı ve samimiyeti olursa sanırım geleceğimizi kurtarabiliriz. Çünkü Türkiye'de futbol geçtiğimiz 12 yıllık süreçte dünya gelişiminin çok arkasında kaldı. Hâlbuki halktan toplanan futbol gelirlerinin artış grafiği çok yüksekti. Bu süreçte birçok Jose Mourinho'lar, Andrea Boas'lar, Mesut Özil'ler kaybettik diyebilirim. Yapılması en öncelikli işlerden bir tanesi artık sporu sporun içinden gelmiş insanlara teslim etmektir. Unutmamak lazımdır ki, spor ve sanat gibi alanlarda farklılıkları olan kişilerin varlıkları evrenseldir.

Ege GÖRGÜN (Goal.com): Güçlü olmanın başarılı olmayla, başarılı olmanın güçlü olmayla bu kadar özdeşleştirildiği; kazanmanın, iktidarını devam ettirmenin en yüksek mertebede ve en makbul değer olarak görüldüğü; futbol kültüründen spor ahlakının çıkıp, yerine parti fanatizminin, sürü psikolojisinin ve ekonomik menfaatlerin girdiği bir sistemde bunların olması değil, olmaması şaşırtıcı olurdu. Bu tür şeylerin olduğunu da zaten biliyorduk. Bazen kurumlar, bazen kurumlardan bağımsız hareket eden işgüzar kişiler tarafından yapılıyordu bunlar. Ve ben bunun Türkiye'de en az 30 senedir yapıldığına eminim. İşin ucu Zalad'lara, Bülent Uygun'un Kocaelispor'daki futbolculuk dönemlerine kadar gider. Umarım bu kez herkesin ders çıkaracağı cezalara çaptırılır sorumlular.

Tunga LİMAN (Bordomavi.net): Bir kulübün tarafı olanları da, futbolla hiç ilgilenmeyenleri de yakından ilgilendiren oldukça önemli bir soruşturma yürütülmektedir. Futbolu ve kulüplerini aile ferdi gibi seven bizler için, futbol naif kalmalıdır. Bu sebeple soruşturma aşamasının sürdüğü bu günlerde polemik yaratmak yerine, hukukun işleyişini rahatlatmalı, sonuçları kabulleneceğimizi baştan beyan etmeliyiz. Şampiyonluk yaşamamış ama başarılı olmaya niyetli takımların önü açılmalı ve Süper Lig zirvesinin büyüklerin tapulu malı olmadığı ve bu konuda garantinin devletçe değil, bizzat bu düzenin içinde yer alanlarca sağlanacağı bir düzen kurulmalıdır. Böylece, kire bulaşmamak için yıllarca futbola âşık olduğu halde yönetimlerde bulunmaktan imtina eden değerli pek çok kişinin de önü açılacak, bu da futbola kalite getirecektir. Federasyonca kararın takdirle verilmesinin Fenerbahçe'yi ne kadar yaralayacağı konuşulurken, geciken adaletin Trabzonsporlular'ı ne kadar üzeceği ve hoşnutsuz edeceği de konuşulmalı, değerlendirilmelidir.

Ertan SÜZGÜN (Habertürk): Sponsorluk anlaşmalarına bağlı olarak Spor Toto Süper Lig'in marka değerinin yükseldiği şu dönemde "Şike" iddiaları gündemi bomba gibi etkiledi. Elbette suç işleyenler suçlulukları kanıtlandığında cezalarını çekmeliler. Büyük takım, küçük takım, büyük yönetici ayrımı yapmadan herkes eşit görülmeli ki haksızlık yapılmasın. İşte o zaman yargının ve adaletin gücünü herkes anlamış olur.

Alper KAYA (Spor Yazarı): Öncelikle olayların sadece Fenerbahçe'ye yıkılmaması gerektiğini savunuyorum. Lakin bu süreçte, Fenerbahçeli taraftarların büyük bir çoğunluğunun sağduyulu davranmadığı da aşikâr. "Milli takıma futbolcu göndermeyelim" diyeninden, "Ben de Fenerbahçeliyim beni de içeri alın" diyenine kadar her türlü akıl tutulmasına şahit olduğumuz bir hafta yaşadık. Kısa vadede belki herkes zararda. Yayıncı kuruluş, ülke futbolu, ülke prestiji, alt yapı sektörü... Ancak unutulmasın ki, İtalya'da bu tarz "temiz eller" operasyonu yapıldıktan sonra İtalya futbolu yükselişe geçti ve Şampiyonlar Ligi de dâhil birçok platformda başarı sergiledi.

Gamze BAL (Medyaspor.com): TFF'nin vereceği karar, Trabzonspor hakkındaki biraz mesnetten uzak görünen iddialar, şampiyonluk ve Şampiyonlar Ligi durumu… Karman çorman bir süreç bekliyor bizi. Bilgi kirliliğinin had safhaya vardığı, her kafadan bir sesin çıktığı, herkesin avukat, herkesin araştırmacı, herkesin "ünlü" olmak istediği bir süreç bu ayrıca. Beklemeli. Fakat herhangi bir şaşkınlık da yok bu cephede, o yüzden "yeni" değil hiçbir şey. Teker teker gözaltına alınan isimleri olağan karşılamış olmamızın sebepleri var. Zira çok değil, şurada birkaç ay önce paranoyaklıkla itham edilen Trabzonsporlu, bugün "aksi ispat edilene kadar herkes suçsuzdur" sözünü unutmasa da, kamuoyu vicdanında haklı çıkmanın huzurunu yaşıyor. Ve yaşanan süreci, kendileri adına sadece "malumun ilamı" olarak nitelendiriyor.

Futbolseverler ne diyor?

Cüneyt İNGİZ (Tiyatro Sanatçısı): Bir Beşiktaşlı olarak yaşanan olaylardan hem kaygılı hem de bir şeyler açığa çıkacağından dolayı mutluyum. Eğer varsa şike ile ilgili her şeyin açığa çıkarılmasını ve suçluların cezasını çekmelerini isterim. Fakat sanırım bu da sadece göz korkutmak için düzenlenmiş bir gösteri. Gerçek kişilerin ceza alacağından emin değilim. Futbol takımlarının düşürülmesi gerektiğinde düşürüleceğinden emin değilim. Herkes cezasını bulsun. İtalya'daki gibi bir temizlik olsa en azından biz sporseverler de temiz bir lig sahibi olabiliriz.

Kemal CEYHAN (Öğrenci): Bence sorun şahıslarda. Aykut hocanın açıklamasında haklı kısımlar var ama iddialar da eski. Trabzonspor maçında teşvik durumu söz konusu bu da mı Fenerbahçe'nin iyi oyunu sayesinde oldu? Bence suçlular cezasını en ağır şekilde çekmeli.

Sedat BALTAŞ (Serbest Meslek): Ben Fenerbahçe'nin bu tip olayların içinde olacağına inanmıyorum. Futbol dünyasında herkes birbirini tanır. Beraber yenilen yemekleri, yapılan görüşmeleri nereye çekerseniz oraya yorarsınız. Aziz Başkan neticede herkes tarafından tanınan biri. Fakat sağlam deliller ortaya çıkar da her şey ispatlanırsa biz Fenerbahçeliler olarak kişilerin değil takımın yanında oluruz. Neticede baki kalacak olan Fenerbahçe'dir.

Özlem İVEGÜN (Bankacı): Sonucu önceden belli maçlar oynanıyorsa biz neden televizyonlara, formalara, ürünlere para döküyoruz? Madem öyle sıraya koysunlar her sene bir takım şampiyon olsun. Var mı böyle bir komedi? Ben bu yapılan soruşturmayı sonuna kadar destekliyorum.

Sabit KARDEŞ (Teknisyen): Ben Bursaspor'luyum ve bu olayların geçmişe dönük de araştırılmasını istiyorum. Madem bu işe kalkışıldı, herkes eteğindeki taşları döksün. Kötü niyetli kişiler Türk futbolundan silinmeden de durulmasın. Bu tip işler olmadığında Anadolu takımları zirveye daha rahat yerleşeceklerdir.

Kenan HACIÖMEROĞLU (Kuyumcu): Benim günahım ne? Her sene aldığım biletimle Kadıköy'de maçları izliyorum. Bir tanesi kendime diğerleri eşime ve çocuklarıma olmak üzere en az 4-5 forma alıyorum. Eğer bu iddialar ispatlanırsa şunu sormak lazım: Benim kulübüme yardım olsun diye verdiğim paraları bu işlerde ne hakla kullanıyorsunuz?

Gülümser NALINCI (Öğrenci): Ben kesinlikle ortaya atılan şeylere inanmıyorum. Bu işin arkasında başka şeyler de olabilir. Fenerbahçe bu sezon hemen hemen tüm branşlarda şampiyon oldu. Aziz Yıldırım futbol dışındaki şubelerde de mi şike yaptı? Sadece Fenerbahçe üzerinden spekülasyon yapmak yanlış.

Gurbet SAMEDOV (Öğrenci): Olayları şaşkınlıkla izliyorum. Tam bilgi sahibi değilim o yüzden merakla sonucu bekliyorum. Haksız kupa ya da şampiyonluk alınmışsa bunu Milan'a, Juventus'a yaptıkları gibi ortaya çıkarmaları gerekir. Adaletten kimsenin kaçamayacağını düşünüyorum. Hükümet arkasında durursa her şey aydınlanır. Temizler ve kirliler ayrılır.

Tüm yazılarını göster