Fosil yakıt iletişimcileri yine ateş hattında

Son birkaç yılın en ateşli iletişim gündemlerinden bir tanesi fosil yakıt alanında çalışan şirketlere iletişim danışmanlığı yapılıp yapılmaması gerektiği konusu.

Prof. Dr. Çisil SOHODOL cisil.sohodol@dunya.com

Son birkaç yılın en ateşli iletişim gündemlerinden bir tanesi fosil yakıt alanında çalışan şirketlere iletişim danışmanlığı yapılıp yapılmaması gerektiği konusu.

Ben de bu konu ile ilgili “İletişim Ajansları Vicdani Retçi Olmalı” mı başlığı ile bir yazı yazıp konu ile ilgili gündemi sürekli sıcak tutan “Clean Creatives” (Temiz Yaratıcılar) oluşumundan bahsetmiştim. Clean Creatives, iletişim sektörünün fosil yakıt şirketlerine hizmet vermemesini sağlamak için her yolu denemeye devam ediyor.

Bu amaçla, geçtiğimiz günlerde kazanılmasından hiç de gurur duyulmayacak bir ödül olan “F List” (F listesi) adını verdikleri ödüllerin sahiplerini açıkladılar. 2022'de başlatılan ödül töreni, iletişim endüstrisinin iklim krizini hızlandırabilecek veya onunla mücadeleye olumsuz etki edebilecek şekillerde tüketici davranışını ve kültürünü etkileme gücünü vurgulamak ve ajansları utandırmak için düzenleniyor. F List, kendi ironisine uygun olan on farklı ödül kategorisinden oluşuyor. Kampanya grubu, Abu Dabi Ulusal Petrol Şirketi (ADNOC) ile yaptığı çalışmalardan dolayı Edelman'ı 'En Büyük COP-Out' ödülünün sahibi olarak adlandırdı.

Ogilvy'nin yöneticisi Richard W. Edelman ise çok sayıdaki fosil yakıt şirketi ile ilişkileri nedeniyle “Yaşam Sürelerini Kısaltma Ömür Boyu Başarı Ödülü” ile taçlandırıldı! ‘Kirlenmiş Yönetici Operasyonları CEO Ödülü' ise yine büyük bir petrol şirketi ile yaptıkları anlaşmayı savunan ünlü iletişim ajansı Havas'ın başkanı Yannick Bolloré'ye gitti. Diğer kazananlar arasında McCann, VML, Dentsu Mindstream Media Group ve EssenceMediaCom gibi ajanslar yer alıyor.

Clean Creatives'in genel müdürü Duncan Meisel, “F-List Ödüllerini veriyoruz çünkü fosil yakıt kampanyalarını iletişim ve yaratıcılık endüstrisi için bu kadar kötü yapan şeyin tam olarak ne olduğunu gösterme şansı istiyoruz” ifadeleriyle işin peşini bırakmayacaklarını bir kez daha vurguladı. Ödülleri yönetici ve ajanslara ulaştıracaklarını da ekledi ama sanırım bu ödüller lobilerde sergilenen Cannes ödüllerinin yanına konamayacaktır!

Kervana öğrenciler ve üniversiteler de katılıyor

F List ödüllerinde bunlar yaşanırken Clean Creatives’in dünya genelinde başlattığı “fosil yakıt şirketleri için çalışmama” kampanyasına destek de artmaya devam ediyor. Nisan ayında açıklanan verilere göre herhangi bir fosil şirketi için iletişim hizmeti vermeyeceklerini ifade eden ajans sayısı geçen yıldan beri iki kat artarak bin ajansa ulaştı. Ajans listesi artık endüstri devleri Allison ve Gale'in yanı sıra Mother New York ve Lucky Generals'ı da içeriyor.

Mother New York'un direktörü Hannah Tabor, taahhüdü imzalarken “Yaratıcılığın dünyayı olumlu yönde etkileme yeteneğine inanıyoruz. Bu taahhüdü vermek bizler için bir onur madalyasıdır” ifadesini kullanarak önemli bir çıkış da yaptı. Taahhüt veren 1.000 kuruluş arasında ABD ajansla başı çekerken, onu 265 ajans ile İngiltere takip ediyor. Kanada(65) ve ardından Güney Afrika (57), Almanya (43), Avustralya (36), Hollanda (30) İsveç (20) gibi ülkelerden de ajanslar benzer sözleri verdiler.

Ancak konu ajanslarla da sınırlı kalmıyor. Kampanya grubu, “Kampüslerde Temiz Yaratıcılar” başlığı ile hayata geçirdiği kampanya ile üniversitelere de ciddi şekilde nüfuz etmeye başladı. İletişim alanında eğitim alan öğrencilere odaklanan grup, hem öğrencilerdeki aktivizm ruhunu büyütüyor hem de kariyerleri boyunca fosil yakıt şirketleri için çalışmama sözünü veren iletişim öğrencisi sayısını arttırıyor. Cambridge Üniversitesi, öğrenciler ve akademisyenlerin kampanyası sonrasında fosil yakıt şirketlerinden yeni fon sağlanması konusunda geri adım attı.

Tüm bunlara ek olarak, geçtiğimiz günlerde, İngiltere’nin en ünlü üniversitelerinin öğrencileri gelecekteki kariyer hayatlarında fosil yakıt şirketleri için çalışmayacaklarının taahhüdünü verdiler. Öğrencilerin yürüttükleri kampanyalar sonucunda Birkbeck, Bedfordshire, Swansea, Arts London and Wrexham Glyndwr gibi üniversitelerin kariyer hizmetleri bölümleri de petrol, gaz ve maden şirketleriyle tüm ilişkileri sona erdirme sözü verdi.

Bu tür şirketler, üniversitelerin kariyer servisleri tarafından düzenlenen kariyer fuarlarına ve işveren etkinliklerine dahi katılamayacaklar. Ne dersiniz bu yeni kuşak iletişim sektörünü kökten değiştirecek bir hareketi başlatıyor olabilir mi? Yoksa iletişimcileri bu şirketlerden uzak tutarak daha iyisi için dönüşüm yaptırabilecek stratejik bir danışmanlık şansını mı kaybediyoruz?

Tüm yazılarını göster