Yeşim SARIŞEN - Yapı Kredi Yatırım
2015 yılına zayıf başlayan global büyümenin yılın ikinci yarısında ABD ve Euro Bölgesi’ndeki toparlanma ve Asya parasal genişleme adımları öncülüğünde güçlenebileceğine dair beklentiler ön planda. Yunanistan belirsizliğinin azalması ile birlikte Amerika Merkez Bankası’nın (FED) faiz artışı beklentileri öne çıkıyor. Büyüme endişeleri ile birlikte gelişmiş piyasalardan negatif ayrışan gelişmekte olan piyasalarda, dolardaki güçlenme eğilimi ve FED’in faiz politika normalleşmesi risk iştahı üzerinde baskı yaratan ana risk olayları olmaya devam ediyor. Dolayısıyla her ne kadar emtia fiyatlarında yaşanan düşüşler emtia ihracatçısı ve ithalatçısı ülkeler arasında ayrışmaya yol açabilecek olsa da MSCI gelişmekte olan ülke endeksindeki tepe oluşumu dikkat çekiyor.
Bono, CDS spreadleri ve döviz volatilitesindeki yükselişler öncülüğünde satış baskısı altında kalan ve zayıf tepki denemelerinin etkili olduğu gelişmekte olan ülke piyasalarında MSCI gelişmekte olan ülke hisse endeksi geçtiğimiz haftayı dolar bazında yüzde 1.84 ekside tamamladı. MSCI Asya endeksi yüzde -1,30, MSCI EMEA yüzde -2.80, MSCI Latin Amerika ise yüzde -4,16 olurken gelişmekte olan ülke döviz kurlarındaki baskı devam etti. Özellikle Brezilya realindeki satış baskısının dikkat çekici olduğunu, domino etkisi yaratabilme olasılığını akılda tutmakta fayda var.
Faiz artışına yaklaşıldığına dair sinyallerin ön planda olduğu son FOMC toplantısı sonrasında istihdam göstergelerindeki eğilimin önemi daha da arttı. Her ne kadar beklenenin oldukça altında gerçekleşen istihdam maliyet endeksi ve ISM imalat endeksi gibi bazı zayıf makro veriler ilk faiz artışı için hala masada olan Eylül ayı beklentilerine yönelik soru işaretlerine neden olmuş olsa da, merkezi kanatta yer alan Atlanta FED Başkanı Dennis Lockhart'ın geçen haftaki şahince algılanan açıklamalarının dikkat çekici olduğunu not edelim.
Bu doğrultuda da aşırı güçlü bir veri görülmemiş olsa da detaylarla birlikte beklentilere yakın seviyede gerçekleşen Temmuz ayı tarım dışı istihdam verisinin, ilk faiz artırımının Eylül ayında olacağı beklentilerine destek olmaya devam ettiği söylenebilir.