Enflasyonda tek hane için tüm umut son çeyrekte

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Tüketici fiyatlarının nisanda yüzde 0.6 artması ve yıllık oranın yeniden çift haneli olmasında şaşılacak bir yön yok. Geçen yılki artışın yalnızca yüzde 0.02 olmasının yarattığı baz etkisiyle yeniden çift haneye çıkılması zaten bekleniyordu, bu da oldu. Kaldı ki, Merkez Bankası Başkanı Yılmaz geçen hafta yılın ikinci enflasyon raporunu açıklarken enflasyonun ikinci çeyrekte biraz artacağını, üçüncü çeyrekte ise yüzde 10 civarında dalgalanabileceğini dile getirmişti. Yani, yılsonu beklentisi yüzde 8.4 olan Merkez Bankası bile, uzunca bir süre çift haneli gerçekleşme olacağını kabullenmiş durumda. Dolayısıyla nisan sonundaki yüzde 10.19 normal bir oran.

Eylül sonuna kadar hep çift hanede mi kalacağız peki, bizce hayır, örneğin mayıs sonunda yeniden tek haneye inme olasılığımız az da olsa var. Bu kez de geçen yılın mayısındaki yüzde 0.64'lük görece yüksek oran devreden çıkacak ve bu sayede yeniden yüzde 10'un altına inmek söz konusu olabilecek. Ayrıca biliniyor ki yaz ayları boyunca fiyat artışları mevsimsel etkenlere de bağlı olarak çok düşük seyreder. Bu yıl aynı eğilim ortaya çıkarsa tek haneye inilemese de, çok yüksek seyretmeyen oranlar görebiliriz.

Umut son çeyrekte

Merkez Bankası 2010 yılsonu TÜFE artışını yüzde 70 olasılıkla yüzde 8.4 düzeyinde bekliyor. Bu artışta kalabilmek elbette mümkün olmakla birlikte doğrusu pek kolay değil. Merkez Bankası enflasyon tahmininde bulunurken bir dizi değişkeni dikkate alıyor, bunların bir kısmı zaten kamuoyuyla da paylaşılıyor. Enflasyon tahminini daha basite indirgeyerek bir hesaplama yapalım ve aylık artışlara ilişkin bir varsayımda bulunalım. Buna göre, yılın kalan sekiz ayında, her ay ortalama olarak yüzde 0.45-0.46 düzeyinde bir artış tutturulursa, yılsonunda yüzde 8.4'te kalınabilir. Bu varsayımda bulunurken, yaz aylarındaki artışların çok daha düşük olabileceğini göz ardı ediyor ve artışları aylara yedirerek bir ortalamadan yola çıkıyoruz. Aylık artışlar yüzde 0.45-46 olduğu takdirde yıllık oran şöyle seyredecek demektir:

"Mayısta yüzde 10, haziranda yüzde 10.4, temmuzda yüzde 10.6, ağustosta yüzde 11.4, eylülde yüzde 11.5, ekimde yüzde 9.4, kasımda yüzde 8.5, aralıkta yüzde 8.4."

Bir kez daha vurgulayalım; aylık artışların eşit olması beklenemez. Bizim yaptığımız bir varsayımdan ibaret.

Görüldüğü gibi, yıllık enflasyon eylül sonuna kadar çift hanede kalacak, son çeyrekte ise keskin bir düşüşle yeniden tek haneye gerileyecek ve yıl yüzde 8.4'le kapatılacak.

Bu varsayım, tümüyle son çeyrekte de diğer aylarda olduğu gibi ılımlı artışların gerçekleşmesi halinde söz konusu olabilecek. Yani anahtar dönem, son çeyrek.

Ama biliniyor ki, son çeyrekler pek tekin değildir, fiyat artışları bu dönemde hızlanır. Son altı yıl göstermiştir ki, yıllık artışın yüzde 42'si son çeyrekte gerçekleşiyor. TÜFE'deki son çeyrek artışlar şöyle: (Parantez içindekiler yıllık oranlar)

"2004 yüzde 3.92 (9.35), 2005 yüzde 3.65 (7.72), 2006 yüzde 2.81 (9.65), 2007 yüzde 4.02 (8.39), 2008 yüzde 3.03 (10.06) ve 2009 yüzde 4.26 (6.53)."

Eğer bu yıl aylık fiyat artışı ortalama yüzde 0.45-0.46 düzeyinde seyrederse ve son çeyrekteki artış bu oranlara göre toplam yüzde 1.40 düzeyinde oluşursa, bu düzey, yıllık yüzde 8.4'ün yüzde 17'si demektir. Önceki yıllarda yüzde 42 olan son çeyreğin yıllığa oranı, ne yapılarak bu yıl yüzde 17'ye düşürülecektir?

Son yedi yılın son çeyreği

TÜFE'nin hesaplanmaya başlandığı 2003'ten 2009 sonuna kadar olan yedi yılda ekim aylarındaki ortalama fiyat artışı yüzde 1.86 oldu. Aynı dönemde kasım aylarında ortalama yüzde 1.33, aralık aylarında ise yüzde 0.25 fiyat artışı kaydedildi. Aralık ayları ortalamasını böylesine aşağı çeken, biraz da küresel kriz yüzünden 2008 yılının aralık ayında fiyatların yüzde 0.41 gerilemesi. Bu düşüş olmasa ortalama daha yüksek oluşacaktı.

Biraz önce, aylık yüzde 0.45-0.46 artış ortalaması varsayımıyla yılsonunda yüzde 8.4'e ulaşılabileceğini belirttik. Eylül sonuna kadar bu ortalamayla gelinirse, eylüldeki yıllık oranın yüzde 11.5 olacağını da vurguladık. Sonrasında, önceki yıl ortalamaları kadar artış olursa; yani ekimde yüzde 1.86, kasımda yüzde 1.33 ve aralıkta yüzde 0.25 artış yaşanırsa, yıllık oran ekim sonunda yüzde 10.9'a inecek, kasım sonunda yüzde 11 olacak, yıl ise yüzde 10.7 düzeyinde kapatılacak. Yani yüzde 8.4'ün çok uzağında bir oran söz konusu olabilecek.

Merkez Bankası'nın notu

Bu köşede 30 Nisan günü, Merkez Bankası'nın yılsonu enflasyon tahmininin yüzde 8.4 olduğunu, IMF'nin tahmininin ise yüzde 9.7 düzeyinde bulunduğunu belirtmiştik. Bunun üzerine Merkez Bankası'ndan gönderilen notta, IMF'nin yüzde 9.7'lik tahmininin yıllık ortalama oran olduğu, yılsonu için ise IMF'nin de yüzde 8.4'lük bir oran tahmin ettiği belirtildi. Merkez Bankası'na bu düzeltme notu için teşekkür ediyoruz.

Peki yılsonu oranıyla, yıllık ortalama oran arasındaki makas böylesine açılır mı ya da hangi koşullarda açılır, bu konuya da daha sonra değineceğiz.

Tüm yazılarını göster