Enflasyon senaryoları

Taner BERKSOY EKONOMİ DÜNYASI tberksoy@pirireis.edu.tr

Dünya son haftalarda bir enflasyon telaşına kapıldı. Nereye baksak doğrudan ya da dolaylı bir enflasyon tartışması dikkati çekiyor. Gittikçe yayılan bir enflasyon korkusu sarıyor ortalığı..

Gelişmekte olan ülkelerde net bir enflasyon trendi oluştuğu söylenebilir. Başını Asya ülkelerinin çektiği büyükçe bir grupta enflasyonist fiyat baskıları belirgin hale geldi ve makroekonomik politikalar bu yönde yeniden gözden geçirilmeye başlandı.

Gelişmiş ülkelerde enflasyonist baskının henüz bu kadar belirgin ve etkili olduğunu söylemek güç. Fiyat artış hızının şimdiden sorun haline geldiği ülkeler var ama bbu grubun önemli bir kısmında  enflasyon baskısının sınırlı kaldığı gözleniyor. Bunlarda iktisat politikalarında yön değiştirmeyi gerektirecek bir durumun henüz sözkonusu  olmadığı  öne sürülüyor. 

                                             *                   *                   *

Dünya ekonomisinde enflasyon kaygılarının artışına paralel olarak farklı enflasyon senaryoları da üretililiyor. İyimser senaryoların yanısıra bayağı kötümser olanlar da var.

Enflasyon baskısı üreteceği düşünülen  faktörler açısından senaryo kabulleri arasında önemli farklar yok. Örneğin kriz sürecinde ciddi ölçüde gevşetilen para ve maliye politikalarının enflasyon baskısı üretme potansiyeli taşıdığı düşüncesi genel olarak paylaşılıyor. Aynı şekilde enerji ve emtia fiyatlarında gözlenen yükselişlerin de enflasyon üretebileceği genel olarak kabul ediliyor. Son sıralarda MENA bölgesinde ortaya çıkan siyasal gerilimlerin de benzer etkiler yaratacağı düşünülüyor.

Bundan sonrası biraz karışık. Gelişmiş ülkeler için üretilen iyimser senaryolar krizde uygulanan  politikaların enflasyon yaratma potansiyelinin fiiliyata dönüşmesi için henüz vaktin erken olduğunu ileri sürüyor. Karamsarlar ise bu konuma çok uzak. Bunlar politika gevşemesinin zaten baştan yanlış olduğunu, geri çekilmesinde geç kalındığını ve bir enflasyon furyasının kapıda olduğunu düşünüyorlar.

İyimserlerin henüz vakti gelmedi derken öne sürdükleri kanıt ünlü "çıktı açığı" analizinin güncel bulguları. Bunlara göre gelişmiş ekonomilerde kriz sonrasındaki talep genişlemesi henüz potansiyel üretim (çıktı) boyutunu yakalayabilmiş değil. Talepdeki bu zafiyet fiyat artışlarını sınırlıyor, enflasyon baskısı doğmasını önlüyor. Gelişmekte olan ülkelerin çoğunda ise talepteki hızlı genişlemenin çıktı açığını kapattığı ve bu nedenle enflasyon baskılarının daha başat hale geldiği söyleniyor.

                                             *                   *                   *

Ulusal ekonomilerde enflasyonu kışkırtacağı düşünülen bir başka faktör seti de enerji ve emtia fiyatlarındaki hızlı yükselmeler. Gelişmiş ya da ve gelişmekte olan ülke olmak bu etki açısından bir fark yaratmıyor. Sözkonusu ürünleri ithal etmek durumunda olan ülkelerin hepsinin sonuçta enflasyon ithal etmiş olacağı açık.

Buraya kadar bir sorun yok. Sonrası farklılaşıyor. Farklılaşma sözkonusu ürünlerin fiyatlarının neden yükseldiğine ve bunun ne kadar kalıcı olacağına ilişkin olarak yapılan analizlerden kaynaklanıyor.

Ortada ciddi bir enflasyon sorunu olmadığını düşünen iyimser senaryolarda enerji, gıda ve emtia fiyatlarındaki artışların büyük ölçüde spekülatif girişimlerden kaynaklandığı, dolayısıyla bu tür fiyat baskılarının geçici olacağı ve ciddi bir enflasyon sonucu yaratmayacağı öne sürülüyor. Dikkat ederseniz durumu bu şekilde değerlendirince radikal bir politika değişimi yapılmasına gerek kalmıyor.

Buna karşılık, karamsarlar sözkonusu ürünlerdeki fiyat artışlarının dünya piyasalarındaki arz-talep dengesizliğinden kaynaklanan reel gelişmeler olduğunu, dolayısıyla kalıcı olacaklarını, kalıcı bir enflasyon baskısı üreteceklerini ve bu baskının artarak devam edeceğini söylüyorlar. Dikkat ederseniz bu çözümlemeden kaçınılmaz olarak iktisat politikalarında da kalıcı bir gerçekleştirilmesi önermesi çıkıyor.

İyimserler, bir yandan da  kendi analizleri ile tutarlı olmak için, MENA bölgesindeki olayların  da geçici olduğunu söylemek durumundalar. Karamsarlar ise kendi savlarını güçlendiren yeni bir kanıt olarak kullanıyor bu olayları.

Tüm yazılarını göster