Dünya tekrar eskisi gibi olacak mı? Demir-çelik fiyatları

Murat YÜLEK KÜRESEL BAKIŞ myulek@aya.yale.edu

Meta fiyatları dünya makroekonomisini değiştirecek...

Türkiye ve dünyada petrol ve gıda fiyatlarına konsantre olmuşken, demir-çelik fiyatlarındaki hızlı yükseliş devam ediyor. İnşaat ve otomobil gibi sektörlerin temsilcileri bu fiyat artışıyla doğrudan yüz yüze oldukları için durumun farkındalar. Ancak diğer kesimler için aynı şeyi söylemek güç.

Demir-çelik, otomobilden inşaata çok çeşitli sahalarda girdi olarak kullanılıyor. Sektör toplam üretim ve ihracat açısından yakıt ve madenlerle karşılaştırılabilecek seviyelerde rakamlara sahip. 2006 itibariyle, petrol ve diğer tüm yakıt ve madenlerin toplam dünya ihracatı 2,3 trilyon dolar iken demir-çelik sektörü tek başına 374 milyar dolarlık bir ihracat rakamına sahip. 2007 ve 2008'den başlayarak bu rakam çok daha hızlı arttı ve bu artışın daha çok arz tarafındaki problemlerden dolayı önümüzdeki bir kaç yıl boyunca artmaya devam etmesi sürpriz olmayacak. Problem de zaten burada.

Demir cevheri fiyatları, 1980 ile 2004 yılları arasında nominal olarak hemen hemen artmadı. 2004 yılında tırmanışa geçti. Bu tırmanış 2005'ten sonra hızlandı. 2005 ve 2006 yıllarında demir-çelik fiyatları yüzde 100'ün üzerinde yükseldi. 2007'de hız kesti (yüzde 10 civarında yükselme) ancak 2008'de tekrar hızlı tırmanışa geçti. Geçen yılın sonuyla geçtiğimiz hafta sonu arasında yassı çelik endeksi yüzde 65 yükseldi.

Demir-çelik fiyatlarında bu yıl tekrar başlayan yükseliş en azından 2009'da devam edecek. Bunun en önemli sebebi Çin. 2008'in ilk altı ayında Çin hariç dünya çelik üretimi yüzde 3.5 oranında artarken Çin'in üretimi yüzde 9.6 arttı. Dünya üretiminin yüzde 40'a yakın kısmını yapan Çin'deki hızlı talep artışı fiyatları yukarıda tutmaya devam edecek. Nitekim, Çin'in en önemli demir cevheri tedarikçilerinden olan Rio Tinto, 1 Temmuz 2008'de önümüzdeki 12 ay için fiyatlarını yüzde 97 artırdı. Yani iki katına çıkardı! Çin, Avustralya'nın temel işalatçısı. Ancak, Brezilya, Hindistan, Rusya, Ukrayna, Güney Afrika gibi diğer tüm önemli demir cevheri ihracatçılarının en önemli müşterisi.

Bu arada nispeten küçük bir çelik üreticisi olsa da Türkiye'nin de üretiminin hızla arttığının altını çizmek gerekiyor. Türkiye'nin toplam çelik üretimi ilk altı ayda yüzde 10.5 büyüdü (Steel News).

Çelik fiyatlarına paralel olarak sektör şirketlerinin değerleri de artıyor. American Stock Exchange'de kayıtlı çelik şirketlerinin fiyatları 2004 sonu ile 2008 Mayıs arasında dört kata yakın arttı. Mayıs sonrasındaki düzeltmeye rağmen ortalama hisse fiyatları 2004 sonuna göre üç kat civarında seyrediyor.

Çelik fiyatlarının artışı, petrol ve gıda maddeleri fiyatları gibi (ve onlarla birlikte), önümüzdeki dönemde dünya makroekonomisinde, bazılarını sevindirmeye devam edecek ancak büyük kesimler için üzücü olabilecek, radikal değişiklikleri tetikleyecek bir faktör. Bunları önümüzdeki yazılarda ele alacağım.

Tüm yazılarını göster