Doların istikrar kazanacağı rakam önemli

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Dolar 2.00 TL olabilir mi diyerek endişelenler vardı. Bugün piyasa 2.00 TL fiyat ile açılıyor.

Önemli olan bundan sonra dolar fiyatının nerede istikrar kazanacağı.

Bugünlerdeki harekete bakarak istikrar çizgisi konusunda tahmin yapmak zordur.

Daha önce benzer durumlarda görülmüştür ki, fiyatlar önce belli bir çizgiye kadar tırmanır. O çizgide biraz durdukdan sonra biraz  aşağıya iner. Ve de belli bir rakamda istikrara kavuşur.

Bugünlerdeki fiyat neyin etkisinde ?

  • Haziran ayında cari açığı kapatabilecek ölçüde  döviz girişi olamadı.
  • Temmuzda ve ağustosta ne olduğunu piyasa bilmiyor ama, anlaşıldığı kadarı ile döviz girişi gene de aylık cari açığı kapatamıyor.
  • Merkez Bankası küçük satışlarla  fiyat artışını engellemeye çalışıyor ama hem gerçek hem spakülatif talep canlı. Fiyat ne olur ise olsun alımlar devam ediyor..

Ekonomi 2 para birimi ile işler hale geldi. (1) Türk Lirası ve (2) dolar. Devlet dolarizasyonu teşvik etti. Bu nedenle  ekonominin önemli dengeleri bu 2 para birimi ile kuruluyor. Bu iki para biriminin birinin değeri  tırmanışa geçince veya gerileyince dengeler alt üst oluyor.

Temel  dengeler bozulunca ekonomide işler tümü ile kötüleşir. Üretim, yatırım durur. Enflasyon, işsizlik artar. Çok kişinin durumu eskiye doğru kötüleşir.

Hükümetler dengeleri eski haline girmek için vergileri, fiyatları artırır. İthalat pahalılanır. Piyasa durur. İnsanlar fakirleşir. En büyük faturayı alt gelir grubundakiler öder. Ayşe Hanım Teyzem ile Ali Rıza Bey Amcamın dolarla işleri olmadığı halde en çok onlar üzülür.

Türkiye’de hayatın dönmesi enerji ithalatının durmamasına bağlı. Enerji ithalatını küçültmeye imkan yok. Enerji ithalatı döviz ile yapılıyor. Döviz pahalılanınca Türkiye’de kullanılan petrolün, gazın, kömürün fiyatı da artıyor.

Ayşe Hanım Teyzem evde gaz , elektrik kullanıyor. Dolmuşa, otobüse biniyor. O kadar mı ? Ayşe Hanım Teyzemin  yediği ekmeği pişiren fırın mazot kullanıyor. Buğdayı üreten çiftçi, buğdayı öğüten değirmen, taşıyan kamyon mazot kullanıyor. Dolar fiyatı 2 TL'nin üzerine çıkınca bütün bunların fiyatı artacak.

Bitmedi… Türkiye’de sanayide çarklar enerji ile dönüyor. Enerji maliyetinin artması tüm mal ve hizmetlerin fiyatının tırmanışa geçmesine yol açacak.

Biz bir zamanlar “ithal ikamesi”ne önem verdik. İthal ettiğimiz malları içeride üretmeye başladık. Derken ucuz  döviz nedeniyle mal ve hizmet üretimi dövize bağlı hale geldi.

Yediğimiz sıvı yağın yapıldığı yağlı tohumları, tekstilcinin kullandığı pamuğu, halkın yediği mercimeği, fasulyeyi, pirinci ve nohutu ithal ediyoruz. Bunları ithal etmek için önce döviz bulmamız, sonra da bu dövize yüksek fiyat ödememiz gerekiyor.

Dolar fiyatının kısa sürede 2 TL'nin üzerine çıkmasının, nerede duracağının belirsiz olmasının tek suçlusu ABD değil. Tamam, ABD’nin uyguladığı politikaların da etkisi var ama esas suç bizde.

“Cari açık önemli değil… Oluk oluk para girişi var” diyerek, ucuz TL'yi piyasaya sürenler, döviz fiyatının hazmedilebilir biçimde kademeli olarak yükseltmesinin önüne set çekenler, ucuz TL ile ucuz dövizi satın alanların  ithalatı coşturmasına seyirci kalanlar bu işin vebalini taşıyor.

Şu günlerde suçlu aramak işini bir yana bırakarak soruna çözüm getirecek uygulamalara ihtiyacımız var.

Cari açık sadece lüks ithalattan büyümüyor. Ekonominin ayakta kalması için reel sektörün her gün döviz bulması gerekiyor. İşte bu gerçek talep çok önemli.

Gerçek talep önemli ama gerçek talep ile spekülatif talep nasıl ayrılacak?

Bu tabloda kısa dönemde yapılacak olanlar şunlardır :

-Rezervleri kullanarak piyasanın açlığını gidereceğiz.

-Yurtdışındaki kaynakların para göndermelerini sağlayacak tedbirler alacağız.

Her 2 konuda da başarı, dolar fiyatının nerede istikrar kazanacağı konusunda oyunculara işaret ve güven vermeye, ve de yurtdışından geleceklerin risk konusundaki ve de reel getiri konusundaki endişelerini gidermeye bağlıdır.

Bunları yapacak olanlar ise TCMB ile Hazine’dir.

Tüm yazılarını göster