Dolarda 2017 öngörüsü 3.16, enflasyon yüzde 6.5...

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Başbakan Binali Yıldırım tarafından açıklanan 2017-2019 dönemine ilişkin orta vadeli programda dikkatler öncelikle başlıca büyüklüklerde bu yıl nasıl bir gerçekleşme beklendiğinde ve 2017'de ne öngörüldüğünde yoğunlaşıyor. En çok merak edilen büyüklüklerin başında da kuşkusuz dolar kuru geliyor. Her ne kadar Başbakan'ın açıkladığı programda dolar kuruna ilişkin herhangi bir düzey ifade edilmiyorsa da, başka rakamlardan ve oranlardan yola çıkarak dolar kurunun ne öngörüldüğüne ulaşmak elbette mümkün.

Buna göre, bu yıl için doların yıl ortalamasındaki düzeyi 2.95 olarak bekleniyor. Doların, yılbaşından bugüne kadarki dönemdeki ortalaması 2.93. Dolar bugünlerde 3 liranın üstünde seyrediyor. Yılın kalan son üç ayındaki ortalama 3 lira olsa, ilk dokuz aydaki 2.93'lük ortalama dikkate alındığında yılın tümü 2.95 düzeyinde kapatılacak.

Dolarda 2016 yılı ortalaması 3 lira olarak öngörülmüştü, yani gerçekleşme öngörülene göre daha düşük olacak. En azından şimdiki gidişata göre.

Dolarda 2017 yılı için öngörülen yıllık ortalama ise 3.16 lira. Bu yılki gerçekleşmenin 2.95 olması durumunda, dolar gelecek yıl Türk Lirası'na karşı yüzde 7.1 artacak. Genellikle yapılan bir hata var, o yüzden bir kez daha vurgulayalım; yüzde 7.1, doların TL'ye karşı değer artışıdır, TL'nin dolara karşı değer kaybı ise 2.95'ten 3.16'ya geçişte yüzde 6.6'dır.

Bir gerçeğe daha vurgu yapmak gerekir. Dolarda 2017 yılı için öngörülen 3.16, bir hedef değildir. Bazı büyüklükleri dolar cinsinden ifade edebilmek için bir kur düzeyine ihtiyaç vardır ve yapılan da bunu bir öngörü boyutunu aşmadan ifade etmekten başka bir şey değildir. Yani, 3.16 için "Hükümet (yada Merkez Bankası) 2017'de doların 3.16 olmasını hedefliyor" demek tümüyle yanlıştır.

Orta vadeli programa göre 2018 ve 2019'da doların 3.30 ve 3.35 düzeyinde öngörüldüğünü de belirtelim.

Büyümede sert fren

Bu yıla ilişkin büyüme hedefi yüzde 4.5 olarak belirlenmişti. Ekonomi ilk çeyrekte yüzde 4.7, ikinci çeyrekte yüzde 3.1 büyüdü ve böylece ilk yarıdaki büyüme yüzde 3.9 olarak gerçekleşti.
Orta vadeli programda bu yılın büyüme hızı tahmini, hedefin çok altına çekilerek yüzde 3.2 olarak yer aldı. Bir anda yüzde 4.5'ten yüzde 3.2'ye inilmiş gibi oldu.

İlk yarıda yüzde 3.9 artan GSYH'nin, yılın tümündeki artışının yüzde 3.2'de kalması, ikinci yarıdaki büyümenin yüzde 2.6 olarak beklendiğine işaret ediyor.

İşlerin iyi gitmediğini görmek için kahin olmaya gerek yoktu aslında. Özellikle üçüncü çeyrek çok kötü gelecek bu belli; hatta bu çeyrekte ekonominin küçüldüğünü görme riski bile var. Daha önce defalarca yazdık, temmuz ve eylül aylarındaki uzun tatiller dolayısıyla sanayi üretiminde çok büyük gerilemeler görüldü ve bu durum büyümeyi etkiledi. Ayrıca 15 Temmuz'un etkisi hala sürüyor denilebilir. 15 Temmuz'un etkisiyle tüketim ve bağlı olarak üretim sekteye uğradı. Ekonomiyi canlandırma amaçlı adımlar da zaten bu yüzden atılmıyor mu... Bütün bunlar büyümede öngörülen düzeyin çok altında bir beklentiyi gerekli kıldı.

Bu yıl yüzde 3.2 olarak tahmin edilen büyümeden sonra gelecek yıl yeniden yüzde 4.4 düzeyine çıkılması, izleyen iki yıl ise ekonominin yüzde 5 büyümesi öngörülüyor.

Enflasyon hedefi yüzde 6.5

Başbakan Yıldırım'ın açıkladığı programa göre, bu yılın TÜFE artışı başlangıçta öngörüldüğü gibi yüzde 7.5 olarak tahmin ediliyor. Hükümetin 2017 hedefi yüzde 6.5 düzeyinde. OVP'ye göre TÜFE'nin 2018 ve 2019 yıllarında ise yüzde 5'e indirilmesi öngörülüyor.

Cari açık tahmini iyimser

Cari açık için bu yıl başlangıçta 28.6 milyar dolarlık bir öngörü söz konusuydu. Ama cari açığın oluşumunda en büyük etken olan dış ticaret açığı hemen hemen aynı düzeyde kalmakla birlikte turizmde büyük bir kayıp yaşandı. Bu yıl turizm ya da seyahat gelirinin 27 milyar dolar olması öngörülmüştü, OVP'de ise gelirin 18.6 milyar dolarda kalacağı tahminine yer verildi. Cari işlemlerin dış ticaret açığı ve seyahat geliri dışında kalan kalemlerinde net 400 milyon dolarlık bir çıkış öngörülmüşken, tahminde bu kalemde 5 milyar dolarlık gelir oluşacağı ifade edildi.
Turizm geliri 18.6 milyar doları bulur mu, tartışılır. Diğer gelirlerin neti 5 milyar dolara ulaşır mı, o da tartışılır. Bu kalemlerdeki gelir öngörüldüğü gibi gerçekleşirse ve dış ticaret açığı da 55 milyar dolarda kalırsa, bu yılın cari açığı 31.3 milyar dolarda tutulabilecek.

Gelecek yılın cari açığında da çok büyük bir oynama olacağı öngörülmüyor, programlanan rakam 32 milyar dolar. Ancak, cari açığın 32 milyarda kalması, bu yıl 18.6 milyar dolar olacağı beklenen turizm gelirinin dörtte birden fazla artarak 23.5 milyar çıkmasına bağlı. Oysa turizm sektörü temsilcileri 2017'de bile toparlanmakta büyük zorluk çekileceğini dile getiriyorlar.

2017-2019 dönemine ilişkin orta vadeli program hedefleri özet olarak böyle. Aynı şekilde bu yıla ilişkin beklentiler de... Programın tümünün önümüzdeki günlerde Resmi Gazete'de yayımlanacağını, aynı zamanda Kalkınma Bakanlığı'nın web sayfasından da ilan edileceğini belirtelim.

Tüm yazılarını göster