Dolar ve eurodaki değişim maliyet ve fiyat yapısını değiştiriyor

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Doların değer kazanması, euronun değer kaybetmesi dünya finans piyasalarında dalgalanmaya yol açıyor ama bu dalgalardan en fazla bizim gibi ülkeler etkileniyor.

Sadece dolar ile sadece euro ile işlem yapan ülkelerin durumu başka, bizim gibi milli para (TL),  dolar ve euro üçlüsü ile (3 farklı para birimi ile) işlem yapan ülkelerin durumu başka.

Çünkü bir doların değeri, hem milli parayı (TL'yi) hem de euronun  milli para karşısındaki fiyatını değiştiriyor.
Bizde para piyasasını doların değerindeki değişim etkiliyor.

Şimdilerde dolar değer kazanıyor. Yılbaşında 90.7 olan dolar endeksi 97.4 oldu. Endekste yüzde  8 oranında yükselme var. 

Doların değer kazanmasının etkisinde bize benzer 27 ülkede dolar fiyatı ortalama yüzde 6 oranında arttı. Ama bizde dolar fiyatı artışı yüzde 11.7  oldu.

Eğer bizde de dünya ortalaması gibi yüzde 6 yükselse idi dolar 2.60’ın üzerine tırmanmayacak 2.46 TL. dolayında satılacaktı. 

Dolar fiyatındaki artışın yarısının içten, yarısının dıştan olduğunun bir başka göstergesi döviz sepeti.
Yarım dolar + yarım euro fiyatında olan döviz sepeti yılbaşında 2.58 TL iken, yüzde 5.4 oranında  arttı 2.72 TL oldu.

Döviz sepetinin artmamasının gerisinde euronun değer kaybı var. Euro dolara karşı yüzde 10.2 oranında değer kaybetti ama dolar fiyatına endekslediğimiz için bizde fiyatı aynı ölçüde azalmadı, hatta yüzde 0.2 oranında arttı.
Gedik Yatırım Yöneticisi Eral Karayazıcı, doların değer kazanmasının bir süre daha devam edebileceğini, küresel piyasalardaki çalkantının duraklamasının zaman alacağını söylüyor.

Dünya piyasaları çalkalanıyor ama, çalkantıda  Brezilya ve Bulgaristan’dan sonra dünya 3’üncüsüyüz. Ekonomisi bizden zayıf Romanya, Çek Cumhuriyeti, Kolombiya, Macaristan, Polonya, Meksika dolar fiyatının değerlenmesinden bizden daha az etkileniyor.

İthalatçımız, ihracatçımız ve ithal malı kullanan üretici ve tüketici için  dolar ve euro fiyatı değişimi önemli. 
Geçen yıl ihracatın yüzde 44’ü euro, yüzde 47’si dolar ile yapıldı. İthalatta doların payı yüzde 63, euronun payı yüzde 30 idi.

Enerji Bakanı, “Enerjide yüzde 70 ithalat bağımlılığı olduğunu, buna rağmen dolar fiyatındaki artışın sanayiciye ve tüketiciye yansıtılmayacağını” söylese de önümüzdeki günlerde dolara bağlı ithalatın faturasındaki artışın, içeride fiyatları artırdığını göreceğiz.

Dolardaki yükselişin içeride maliyetleri ve fiyatları artırması kaçınılmaz bir durum. Buna karşılık euronun değer kaybının ihracat gelirlerimizde azalmaya yol açtığı da bir gerçek.
Özetle dolar ve euro değerlerindeki değişim, kısa sürede yepyeni bir maliyet ve fiyat yapısı ortaya çıkaracak. Buna hazırlıklı olmak zorundayız.


 

Tüm yazılarını göster