"Dolar, ne zamana kadar dolar?"

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Varsayalım başlıktaki ifade, bir iktisat fakültesinde öğrencilerinin ekonomik gelişmeleri nasıl okuduklarını ve güncel gelişmeleri nasıl takip ettiklerini belirlemek amacıyla sınav yapan hocanın sorularından biri olsun. Hoca, yanıtlar için seçenekleri de verecek, ama önce şu sorulara yanıt istiyor:

1- Dolar, hangi etkenlerle böylesine güçlü bir para özelliği kazandı?

2- Türkiye dolardaki bu güçlenmenin nedenlerini okuyamadı mı, okumak mı istemedi?

3- Dolardaki bu değerlenmeyi tümüyle dış konjonktüre bağlamak sorunu küçük görmek midir, yoksa gerçekçi sayılabilecek bir değerlendirme midir?

4- Türkiye'nin dolardaki bu artışa karşı kullanabileceği kozlar var mıdır? Kur artışının böylesine hızlanmasına karşı yapılabilecekler neler olabilirdi ya da bundan sonra neler olabilir, sıralayınız.

5- Dolardaki artış Türkiye ekonomisine zarar verir mi, vermezse nasıl vermez; yok eğer bir zarar doğarsa bunlar neler olabilir?

Gelelim başlıktaki "Dolar, ne zamana kadar dolar" sorusuna... Seçenekleri sıralayalım:

A- Dolar, ne zamana kadar bu güçlü özelliği sayesinde birilerinin kasasını doldurur? Bu birileri ülke de olabilir, şirket de, birey de...

B- "Ne zamana kadar" denildiğine göre soruda bir zirve noktası iması var. Bunun için bir zaman mı verilmelidir, bir düzey mi? Yanıtınız zamansa zamanı, düzeyse düzeyi belirtiniz.

C- "Dolar, ne zamana kadar dolar" ifadesi ciddiye alınacak bir değerlendirme değildir. Bunun, dolarla ilgili olarak daha önce yapılmış esprilerden bir farkı yoktur.

D- Hepsi...

EKK'dan peş peşe toplantılar

Kur artışını artık biraz biraz ciddiye alıyormuşuz gibi bir izlenim doğdu. Geçen hafta ekonomi yönetimi konuya eğilme gereği duydu. Her ne kadar Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısından bir sonuç çıkmadı ve en azından somut bir açıklama yapılmadıysa da toplantı gerçekleştirilmesi bile olumlu bir gelişme sayıldı.

Hemen belirtelim, Ekonomi Koordinasyon Kurulu kısa bir aradan sonra bugün yeniden toplanacak.

Merkez ne yapacak?

Şimdi bu hafta Merkez Bankası'nın ne yapacağını göreceğiz. Merkez Bankası Para Politikası Kurulu 24 Kasım Perşembe günü faizi ele almak üzere toplanacak.

Son dönemde Kurul toplantılarında hep iki olasılıktan söz ediliyordu. Faizin ya sabit tutulacağı ya düşürüleceği dile getirilirdi. Faizin düşürüleceğini bekleyenler de 0.25 puan mı, 0.50 puan mı, bunu tahmin etmeye çalışıyorlardı.

Uzun bir aradan sonra Para Politikası Kurulu toplantısı üç olasılıklı sonuç verecek bir toplantıya dönüşeceğe benziyor.

Perşembe günkü toplantıda faizin sabit tutulduğunu mu göreceğiz, yine düşürüldüğünü mü, yoksa artırıldığını mı...

Sabit kalma olasılığı güçlü

Grafikte de görüldüğü gibi dolar almış başını gitmişken, FED'in faiz artırma olasılığı iyice güçlenmişken ve bu yüzden dolardaki artışın daha da hızlanacağı beklentisi artmışken Merkez Bankası'nın tutup faizleri indirmesi çok ama çok aykırı bir adım olur. Hem zaten hatırlayalım; koşulların TL için böylesine olumsuz olmadığı ekim ayında bile faizler sabit tutulmuş, Merkez Bankası ekim ayını pas geçmişti.

Şimdi ekimden çok çok daha olumsuz koşullar içinde bulunulurken Merkez Bankası'ndan faiz indirimi beklemek pek mümkün görünmüyor.

Peki Merkez Bankası faizi artırır mı? Elbette faiz artırılabilir; ama ne kadar artırılırsa bu neye çare olur? Merkez Bankası faizi 0.25 puan artırsa, bu hiçbir anlam ifade etmez. Bu adım, olsa olsa işlerin iyi gitmediğine bir işaret oluşturur, bir sonuç da vermez.

Şu durumda özellikle sermaye kaçışını önlemek için çok yüklü bir faiz artışı yapmak gerekir. O yüklü artışla kastedilen deA en az 1 puandır. Bunu gerçekleştirmek de hiç kolay görünmemektedir. Kaldı ki, başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere siyasi kanattan gelen tüm aksi yöndeki görüşler bir şekilde aşılsa bile bu artışın umulan etkiyi doğuracağı da kesin değildir. Üstelik böyle bir adım atıldığında ve bir sonuç alınamadığında bir eğilim haline getirilmeye çalışılan faizi düşürme süreci de büyük bir kesintiye uğramış olacaktır.

Dolayısıyla Merkez Bankası'nın perşembe günü gerçekleştireceği Para Politikası Kurulu toplantısından, en azından şimdiki verilere göre bir faiz değişikliği kararı çıkması, en düşük olasılık olarak görülmektedir.

Tüm yazılarını göster