Beşiktaş'ın İstanbul'da Trabzonspor ile 0-0 berabere kaldığı karşılaşma sonrası fark ettim ki, "son tahlilde" siyah-beyazlı takım adına ortaya konabilecek önemli saptamalar var. Bunlardan birincisi; Beşiktaş teknik heyetinin bilgisi dahilinde sürdürüldüğü şüphe götürmez olan iç transfer görüşmelerinde doğru adımlar atılıp atılmadığı konusu. Bana kalırsa siyah-beyazlı yönetim iç transferde bütün futbolcularıyla yeniden anlaşarak yanlış yapıyor. Bugüne kadar sürdürülen görüşmelerde sözleşme imzalanan / imzalanmak üzere olunan futbolcuların birkaçı ile aslında yolların ayrılması gerekiyordu. Trabzonspor karşılaşması, şampiyonluk stresi ve daralan kadro birleşince bu gerçek net biçimde su yüzeyine çıktı. Başta bahsettiğimiz saptamalardan ikincisi; her teknik adamın fizik yükleme / maç temposuna ulaştırma hususunda uzman olmadığı, Mustafa Denizli'nin ise bu konuda uzmanlığın yanından bile geçmediği gerçeği. Beşiktaş'ın kapının önüne koyduğu Stefano Marrone'yi Sven Goran Eriksson havada kapıyor, takım da 7-8 sakatlı lig istatistiğine ayak uydurup "artık" maçların sonunu getiremiyorsa söylenecek başka bir şey yok demektir. Hiç kimse bu konuya "ayrıntı" muamelesi yapmasın, Beşiktaş iki sezondur kazandığı maçların hemen hepsini "savaşarak" lehine çeviriyordu ama mevcut durum bildiğimiz Beşiktaş ile taban tabana zıt. Saptamalara devam edelim. Üçüncü sırada hafta arası Almanya'ya santrfor çıkarması yapan yönetimin, kendi hataları yanında bazı büyüklerinin(!) egosuna da kurban giden Batuhan'ı unutması var. "Zurnanın zırt diyeceği yerde" Beşiktaş son iki haftayı gol atamadan ve 4 puan kaybederek kapatıyor, bu sezon 1 gol atan Nobre yine "kurtarıcı" kolluğu ile sahaya sürülüyor ama yarım sezonda 9 gol attığını bildiğimiz Batuhan kaderine terk edilip Avrupa'ya sefere çıkılıyor. Sahi, Dimyat-prinç-bulgur üçgeninde neler oluyor?
Hepsi bu kadar sanıyorsanız, yanılıyorsunuz. En çarpıcısını en sona sakladım. Siyah-beyazlı takımın bonservisine sahip olduğu, direkt ya da endirekt 10 numaralı formayı teslim edebileceğiniz 4 futbolcusu var. 8 milyon Euro'luk Tabata ile 7.5 milyon Euro'ya bonservisi alınan Delgado'yu bir kenara bırakacak olursak, sol kanatta kaderine küsen Yusuf ile sezonun büyük bölümünü formsuz ya da sakat geçiren Tello da bu bölgede görev alabilen futbolcular. Peki, toplam değeri "Beşiktaş'ın parasıyla" 20 milyon Euro'ya yaklaşan bu futbolculardan alabildiğiniz verim nedir? Neredeyse sıfır. Oysa Beşiktaş - Trabzonspor maçının oynandığı gün öğle saatlerinde tesadüfen izlediğim Spartak Moskova - Terek Grozny maçında Alexandre Raphael Meschini'nin (Alex) takımına katkısı mevsim ve Beşiktaş normallerinin çok üzerindeydi. İmrenmedim desem yalan söylemiş olurum. Beşiktaş'ın transferde attığı karavanalarla bizim askere bir yıllık karavana çıkartılır. Üstelik menüde "kara şimşek" de olmaz. Beşiktaş'a gönül verenler de sahada bir "kara şimşek" görebilmek adına beklesin dursun. Reva mı?
Farkındayım, bu haftaki yazımız Beşiktaş - Trabzonspor maçının analizini içermiyor ama Trabzonspor'un zaten gözü kupada, Beşiktaş da Bünyamin Gezer'in limon sıktığı sıkıntılı sonucun ardından büyük ölçüde "önümüzdeki maçlara" bakacak. Peki, Beşiktaş yönetimi neredeyse takımın tamamını korumaya çalışarak doğruyu mu yapıyor? İşte yazımızda bu sorunun cevabını aramaya çalıştık ki, bu hareket tarzının doğruluğuna dair benim ciddi şüphelerim var. Siyah-beyazlı takım savunuyor ama hücum edemiyor. Çünkü sahada bir "playmaker" yok. Beşiktaş takımı 30.hafta gelirken 40 gol barajına ulaşamıyor çünkü gol silahları tutukluk yapıyor. Bu takımı korumaya karar verenlerin tüm bu konular üzerinde ciddiyetle düşünmesi lazım. Bomba söylentileriyle geçirilip, taraftarın çatapata razı edilmeye çalışıldığı bir transfer dönemi daha "Yıldırım Demirören yeter!" tezahüratlarını hortlatmaktan başka bir işe yaramaz.
Sonucu Barış Şimşek belirledi
Turkcell Süper Lig'in 29. hafta açılış mücadelesinde Gaziantepspor kendi evinde Manisaspor'u ağırladı. Kamil Ocak Stadında Gaziantepspor'un cezası sebebi ile seyircisiz oynanan karşılaşma başladığı gibi 0-0 sona erdi. Zaman zaman iki ekip birbirine üstünlük kurmasına karşın maç genellikle orta alanda geçti. İki takımın savunmaları da karşılaşma boyunca neredeyse hatasız oynadı. Maçta en büyük hatayı yapan ise maçın son anlarında Gaziantepspor lehine verilmesi gereken çok net penaltıyı es geçen hakem Barış Şimşek oldu. Alınan bu sonucun ardından Gaziantepspor 38 puana yükselirken Manisaspor ise puanını 30'a çıkarttı. Önümüzdeki hafta Gaziantepspor deplasmanda Bursaspor'un konuğu olurken, Manisaspor evinde Galatasaray'ı ağırlayacak.
Belediye cezayı kesti
Turkcell Süper Lig'de 29. hafta mücadelesinde Antalyaspor ile İstanbul Büyükşehir Belediyespor karşı karşıya geldi. Antalya Atatürk Stadı'nda oynanan karşılaşmayı İstanbul Büyükşehir Belediyespor 3-1 kazanarak haftayı 3 puanla kapattı. Maçta Antalyaspor'un tek sayısı Yalçın Ayhan'dan gelirken, İ.B. Belediyespor'u galibiyete ulaştıran golleri Tevfik, İskender ve Ali Güzeldal kaydetti. Bu galibiyetin ardından İstanbul Büyükşehir Belediyespor puanını 49'a yükseltirken; Antalyaspor 34 puanda kaldı. Turkcell Süper Lig'de bir sonraki hafta Antalyaspor evinde Denizlispor'u, İstanbul Büyükşehir Belediyespor ise Gençlerbirliği'ni ağırlayacak.
Kasımpaşa çıkışta
Turkcell Süper Lig'de 29. hafta maçında Kasımpaşa sahasında Ankaragücü ile karşılaştı. Recep Tayyip Erdoğan Stadında oynanan mücadeleyi Kasımpaşa 2-0 kazandı ve Ankaragücü'nü 40 yıl aradan sonra mağlup etti. Kasımpaşa'ya galibiyeti getiren golleri 34. dakikada Cenk İşler ve 59. dakikada Şahin Aygüneş kaydetti. Böylece oynadığı son altı maçında galibiyet yüzü görmeyen Kasımpaşa, yedinci maçında yeniden 3 puanla tanıştı. Bu skorun ardından Kasımpaşa puanını 36'ya yükseltti. Ankaragücü ise 33 puanda kaldı. Önümüzdeki hafta Kasımpaşa deplasmanda Trabzonspor ile, Ankaragücü ise sahasında Eskişehirspor ile karşı karşıya gelecek.
Haftanın sürprizi Denizlispor'dan
Ligin son haftalarının formda takımı Eskişehirspor'u sahasında konuk eden Denizlispor, karşılaşmadan 1-0'lık galibiyetle ayrılarak ligde kalma umutlarını tazeledi. Karşılaşmanın ilk yarısı son derece düşük bir tempoda geçerken, iki takım da istediği fırsatları yaratamadı ve ilk 45 dakika golsüz beraberlikle geçildi. İkinci yarıda ise Denizlispor etkili oldu. Özellikle maçın son çeyreğinde iyi bir baskı kuran ev sahibi, aradığı golü 89. dakikada ceza sahası içi sağ çaprazdan sokulan Angelov'un ayağından bularak öne geçti. Bu gol, maçın sonucunu da belirleyen gol oldu. Denizlispor aldığı bu galibiyetle puanını 21'e yükseltirken, Eskişehirspor ise 48 puanda kaldı.
Galatasaray'a bahar geldi
Turkcell Süper Lig'in 29. haftasında Diyarbakırspor'u ağırlayan Galatasaray, Baros'un hat-trick yaptığı, Neill'in sarı kırmızılı formayla ilk golünü attığı maçı 4-1 kazanmasını bildi. Tribünlerin maç boyu takıma yönelik protestoları maçın önüne geçti. Diyarbakırspor cephesinde eksikler Güvenç Kurtar'ın elini kolunu bağlarken, maça ısınırken sakatlanan kaleci Metin Aktaş 90 dakikayı acılar içinde tamamlamak zorunda kaldı. Bunun dışında Musa Büyük ve Martinovic de sakatlıkları sebebiyle zorunlu olarak kenara alındılar. Farklı galibiyetle puanını 57'ye yükselten Galatasaray zirve için yeniden ümitlenirken, Diyarbakırspor önümüzdeki haftalar için ümit vermedi.
TEKNİK ANALİZ
(Gençlerbirliği - Bursaspor)
Golcüler sustu, Bursaspor durdu
Haftalardır savunmasında kurduğu cendere ile rakip forvetlere nefes alma şansı bile tanımayan Gençlerbirliği'nin son kurbanı lider Bursaspor oldu. Thomas Doll, takımını sahaya 4-3-3 sistemi ile sürerken şüphesiz her iki kanatta görevlendirdiği Hurşut ve Mustafa Pektemek'ten önemli kontratak performansı bekliyordu. Geride iyi kapanan Gençlerbirliği maç boyunca yakaladığı müsait pozisyonlarda göbekteki vranjes ve Sandro'nun organizasyon hatalarına kurban gittiler. Bursaspor'da 4-2-3-1 sisteminin bu maç özelinde olumlu sonuç vermediğini belirtmek gerekiyor. Hem Sercan hem de Turgay sahadayken neden 4-4-2 tercihi yapılmadığı da maç boyunca aklımıza takılan sorulardan biri oldu. Ertuğrul Sağlam ilerleyen bölümde risk aldı ama savunmasında ritmini bulan Gençlerbirliği gol yemedi ve rakibine önemli bir çelme taktı.
HAFTANIN TAKIMI : Denizlispor
HAFTANIN İNCİSİ : "Türkiye'nin Barcelona'sı Kasımpaşa'dır." Yılmaz VURAL (Kasımpaşa)
KARE AS : Milan Baros (Galatasaray)
İskender Alın (İ.B. Belediyespor)
Aykut Demir (Gençlerbirliği)
Emil Angelov (Denizlispor)
GOL KRALLIĞI : 18 Gol - Ariza Makukula (Kayserispor)
12 Gol - Julio Cesar Sousa (Gaziantepspor)
11 Gol - Da Silva Bobo (Beşiktaş)
10 Gol - Umut Bulut (Trabzonspor)
9 Gol - Alex De Souza (Fenerbahçe)
9 Gol - Harry Kewell (Galatasaray)
9 Gol - Gustavo Colman (Trabzonspor)
9 Gol - Daniel Güiza (Fenerbahçe)
9 Gol - Andre Moritz (Kasımpaşa)
9 Gol - Milan Baros (Galatasaray)
8 Gol - Mustafa Pektemek (Gençlerbirliği)
7 Gol - Carlos Kahe (Gençlerbirliği)
7 Gol - Arda Turan (Galatasaray)
PUAN DURUMU
Takım O G B M A Y P
Bursaspor 29 19 5 5 56 25 62
Fenerbahçe 29 19 4 6 53 27 61
Galatasaray 29 17 6 6 56 30 57
Beşiktaş 29 16 9 4 39 19 57
Trabzonspor 29 14 8 7 48 28 50
İ.B.B.Spor 29 14 7 8 39 37 49
Eskişehirspor 29 13 9 7 39 28 48
Kayserispor 28 13 7 8 38 26 46
Gençlerbirliği 29 10 10 9 32 28 40
Gaziantepspor 29 9 11 9 34 31 38
Kasımpaşa 29 9 9 11 48 49 36
Antalyaspor 29 9 7 13 38 36 34
Ankaragücü 29 7 12 10 32 33 33
Manisaspor 29 6 12 11 21 29 30
Sivasspor 28 7 5 16 30 50 26
Diyarbakırspor 29 5 9 15 24 45 24
Denizlispor 29 5 6 18 25 44 21
Ankaraspor 29 0 0 29 0 87 0
(*) Kayserispor - Sivasspor maçı değerlendirmeye alınmamıştır.
HAFTANIN MAÇI
(Beşiktaş - Trabzonspor)
Kadro Değeri Yaş Ortalaması
Beşiktaş : 88.200.000 Euro (27 Futbolcu) Beşiktaş : 26.6
Trabzonspor : 59.850.000 Euro (27 Futbolcu) Trabzonspor : 25.5