Türkiye, her yıl trafik kazalarında hayatını kaybeden vatandaşlarının sayısıyla dünya sıralamasında en başlarda yer alıyor. Alınan tüm tedbirlere rağmen, son yedi yılda 3 milyon 540 bin 750 trafik kazası meydana geldi. Bu kazalarda yaklaşık 23 bin kişi hayatını kaybederken, kazaların maddî bilânçosu ise 4 milyar 185 milyon lira oldu.
Dünyadaki rakamlar da hayli ilginç. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), İngiltere’nin başkenti Londra' da 1896 yılında meydana gelen ve ilk olarak kabul edilen trafik kazasından beri trafik kazalarının bilançolarını kaydediyor. WHO, “Road ahead” isimli raporunda, ilk kaydedilen trafik kazasından bu yana ortaya çıkan bilançoyu açıkladı: 25 milyon ölü...
Rapora göre, dünya üzerinde her gün 3 bin 242 kişi trafik kazalarında hayatını kaybediyor. Yılda 1.2 milyon kişi ölüyor.
Trafik kazaları, dünyada ölüme en çok neden olan 11’inci sebep. Dünya çapında meydana gelen trafik kazalarının ekonomik bilançosu yılda tam 518 milyar dolar. Bu rakamları geçtiğimiz günlerde Çağlayan Elektronik Satış ve İş Geliştirme Müdürü Selim Akınoğlu ile yaptığımız bir sohbetten aktardım.
Şirket olarak Türkiye’ye Bury marka araç telefon kitlerini ithal ediyorlar. Ben elektronikten çok anlayan bir kişi değilim dolayısıyla anlattığı birçok şey ilgimi çekti ama tekniğinden çok da fazla anlamadım. Lakin araç içinde cep telefonu kullanmaya yönelik verdiği bilgiler beni, deyim yerindeyse canevimden vurdu.
Trafik kazalarının yüzde 97’si sürücü kaynaklı olurken, en başa ise son yıllarda kullanımı giderek artan cep telefonları yerleşmiş.
Cep telefonuyla konuşmak zihinsel meşguliyet yarattığından dolayı, aracı kullanan sürücünün deneyimli olması ve ya cep telefonu kullanmaya alışkın olması da kaza riskini azaltmaya yetmiyormuş. Çünkü araç hakimiyeti sürücüdeyken cep telefonuyla konuştuğu takdirde, zihinsel faaliyet yükseliyor ve bu durumda sürücünün konsantrasyonu dağılıyormuş.
ABD’li bilim adamları araç kullanırken cep telefonu kullanmanın, alkollü araç kullanmakla aynı derecede tehlikeli olduğunu savunmaları da cabası.
Zira, buradan kendimi ihbar ediyor gibi oluyorum ama bu kusuru çok sıkça yapan birisi olarak ne kadar büyük tehlikenin içinde olduğumu bugüne kadar farketmemişim. Daha doğrusu tehlikenin farkındaydım ama çok dikkat etmiyordum lakin artık işler değişti.
Akınoğlu’nun verdiği bilgiler arasında özellikle sahada çalışan şirket çalışanlarının en yüksek oranda telefon görüşmesi yapan kesim olduğu yer alıyordu. Birçok şirket insan kaynakları politikaları gereği araçta cep telefonu ile konuşmayı kesinlikle yasaklamış. Ancak, bu yasak birşekilde deliniyormuş. Dolayısıyla operasyonel filo kiralayan şirketler araçlarına artık bu tip kitleri de taktırıyormuş. Akınoğlu’nun verdiği bilgilere göre kiralama yapan şirket, çalışanlarına yönelik bu kitlerden de talep ettiğinde toplam maliyeti ayda 3-5 Euro arasında artıyormuş. Selim Akınoğlu’nu dinledikten sonra aklıma kendi yaptıklarım geldi.
Bu yazı biraz terzi söküğünü dikemez misali oldu ama bu dakikadan sonra çok daha dikkatli olacağım bir gerçek.