Cari açık tahminleri ve gerçekleşme

Taner BERKSOY EKONOMİ DÜNYASI tberksoy@pirireis.edu.tr

GSMH hariç 2011 yılının veri tablosunu tamamladık.  Hafta başında Aralık ayı ödeme dengesi bilgileri açıklandı. Böylece 2011 yılında dış ödemelerdeki halimizi görmüş olduk.  Geçen yılın son ayında  dış  ödeme  açığımız  6.5  milyar dolar  olarak gerçekleşmiş. Yılın  bütününde ise cari açık 77 milyar dolara ulaşmış.

2011 yılının dış ödemeler tablosunda ilginç özellikler var. Bunlardan birisi beklentiler ile fiili gerçekleşme arasındaki mesafe. Aralık ayı cari açık boyutunda bir sürpriz yok. Beklenenin aynısı gerçekleşmiş.  Burada ilginç bir şey yok. Yıllık açıkta ise durum ilginç.  2011 yılının cari açık boyutu ile beklentiler arasındaki mesafe yılın hangi dilimindeki  beklentiden  söz edildiğine bağlı olarak değişiyor.

                                                   *                    *                     *

Yılın ilk yarısında, özellikle de ilk çeyreğin arkasından, yıllık bazdaki cari açık tahminlerinde adeta uçan-kaçan sayıların ortaya çıktığını sanırım hatırlarsınız.  Bu dönemin belli bir noktasında  yıllık cari açığın 100 milyar doları aşacağı gibi  absürt tahminler yapıldığını dün gibi hatırlıyorum.  Beklentilerin  bu tür tahminlere uyarak  gökyüzüne tırmandırıldığını da biliyoruz.

Yıl sonunda durum böyle olmadı. Uçuk beklentiler gerçekleşmedi.  Gördüğünüz  gibi  yeni açıklanan cari açık sayısı yılın ilk yarısındaki beklentilerin çok altında.  Dolayısıyla cari açık ile beklentiler arasındaki mesafeye yılın ilk yarısındaki beklentiler açısından bakarsanız aralarında uçurum var. 

Buna karşılık beklentilerin son bir iki ayda geldiği düzey yıl  sonundaki  gerçekleşmeyle  neredeyse aynı. Bunda garip olan bir şey yok. Yılın son ayında yıl sonu itibariyle cari açığın ne olacağını doğru tahmin etmek büyük bir mesele değil.  Ancak 2011 yılında esas olarak fiili ve beklenen cari açık tahminlerinin önemli ölçüde kopuk olduğu gözleniyor. Dolayısıyla, yıl içinde  beklentinin   gerçekleşmeye  yakınsamanın kolay ve hızlı olduğunu söylemek zor.   Cari açık ile ilgili tahminlerin makul düzeye gerileyerek yıl sonu gerçekleşmesine yakınsamasının  ciddi bir gecikmeyle gerçekleştiği görülüyor. 

Kısacası,  2011  yılı  cari açık tahminlerinin  ve  beklentilerin  bayağı inatçı olduğunu söylemek yanlış olmaz. Yanlış  hatırlamıyorsam  tahminlerinde ipin ucunu kaçıranlar  Temmuz-Ağustos dönemindeki görece düşük aylık sayıları gördükten,  Eylül ve Ekimde on iki aylık gerçekleşmelerin  de yerinde saymaya başladığına  tanık olduktan sonra tahminlerini daha makul boyutlara çekmeye razı oldular. 

                                                  *                  *                     *

Beklentilerin doğru olduğunu, aslında fiili cari açığın yanıldığını söyleyemeyiz kuşkusuz. Dolayısıyla,  2011 yılının büyük bir kısmında dış denge ile ilgili tahminlerin ve bunların biçimlendirdiği  beklentilerin  vahim ölçüde yanıldığını kabul etmek durumundayız diye düşünüyorum.

Tahminlerde ve beklentilerde yanılmak iktisadi hayatın içinde var. Ekonomi yanılmanın yanılmamaktan  çok  daha  kolay  olduğu  bir  yaşam  alanı.  İktisadi tahminlerin bir kısmında yanılmanın önemli bir sonucu, bir maliyeti olmaz. Tahminde yanılan biraz madara olur, o kadar. 

Dış dengesizlik tahminlerinde durum  pek böyle sayılmaz.  Dış açık boyutunu kestirmekte yanılınca açığın finansmanı konusunda da yanılmak kaçınılmaz olur. Bu ikisinde yanılınca bir yandan finansal fiyatları öngöremezsiniz, bir yandan da büyüme performansını kestirmekte  yanılırsınız.   Bu noktalarda yanılınca büyüme tahminlerinizden başlayıp açığın finansman imkanlarına kadar uzanan pek çok değişkende de beklentileri olası gerçekleşmenin çok uzağına itme riski doğar.  Böylesine  yaygın  bir  yanılma silsilesi ufku  bütünüyle karartır ve vahim bir iktisadi tablo çizilmesine imkan verir. 

Bu tür zincirleme yanılgılar  çoğu zaman kendisini doğurup, doğrulayan  krizlerle  sonuçlanır. Ekonomide kriz üretecek  önemli bir durum yokken varmış gibi davranmak, beklentileri ve davranışları bu yönde biçimlendirerek kriz üretebilir.

Cari açığın 2011yılındaki serüveninden alınacak dersler var.  En önemli ders ise dış denge tahminlerinde yanılmanın masum yanılgılar arasında yer almadığıdır.  Umarım bu dersi iyi öğrenmişizdir.

Cari açık tahminleri ve gerçekleşme

Taner Berksoy

GSMH hariç 2011 yılının veri tablosunu tamamladık.  Hafta başında Aralık ayı ödeme dengesi bilgileri açıklandı. Böylece 2011 yılında dış ödemelerdeki halimizi görmüş olduk.  Geçen yılın son ayında  dış  ödeme  açığımız  6.5  milyar dolar  olarak gerçekleşmiş. Yılın  bütününde ise cari açık 77 milyar dolara ulaşmış.

2011 yılının dış ödemeler tablosunda ilginç özellikler var. Bunlardan birisi beklentiler ile fiili gerçekleşme arasındaki mesafe. Aralık ayı cari açık boyutunda bir sürpriz yok. Beklenenin aynısı gerçekleşmiş.  Burada ilginç bir şey yok. Yıllık açıkta ise durum ilginç.  2011 yılının cari açık boyutu ile beklentiler arasındaki mesafe yılın hangi dilimindeki  beklentiden  söz edildiğine bağlı olarak değişiyor.

                                                   *                    *                     *

Yılın ilk yarısında, özellikle de ilk çeyreğin arkasından, yıllık bazdaki cari açık tahminlerinde adeta uçan-kaçan sayıların ortaya çıktığını sanırım hatırlarsınız.  Bu dönemin belli bir noktasında  yıllık cari açığın 100 milyar doları aşacağı gibi  absürt tahminler yapıldığını dün gibi hatırlıyorum.  Beklentilerin  bu tür tahminlere uyarak  gökyüzüne tırmandırıldığını da biliyoruz.

Yıl sonunda durum böyle olmadı. Uçuk beklentiler gerçekleşmedi.  Gördüğünüz  gibi  yeni açıklanan cari açık sayısı yılın ilk yarısındaki beklentilerin çok altında.  Dolayısıyla cari açık ile beklentiler arasındaki mesafeye yılın ilk yarısındaki beklentiler açısından bakarsanız aralarında uçurum var. 

Buna karşılık beklentilerin son bir iki ayda geldiği düzey yıl  sonundaki  gerçekleşmeyle  neredeyse aynı. Bunda garip olan bir şey yok. Yılın son ayında yıl sonu itibariyle cari açığın ne olacağını doğru tahmin etmek büyük bir mesele değil.  Ancak 2011 yılında esas olarak fiili ve beklenen cari açık tahminlerinin önemli ölçüde kopuk olduğu gözleniyor. Dolayısıyla, yıl içinde  beklentinin   gerçekleşmeye  yakınsamanın kolay ve hızlı olduğunu söylemek zor.   Cari açık ile ilgili tahminlerin makul düzeye gerileyerek yıl sonu gerçekleşmesine yakınsamasının  ciddi bir gecikmeyle gerçekleştiği görülüyor. 

Kısacası,  2011  yılı  cari açık tahminlerinin  ve  beklentilerin  bayağı inatçı olduğunu söylemek yanlış olmaz. Yanlış  hatırlamıyorsam  tahminlerinde ipin ucunu kaçıranlar  Temmuz-Ağustos dönemindeki görece düşük aylık sayıları gördükten,  Eylül ve Ekimde on iki aylık gerçekleşmelerin  de yerinde saymaya başladığına  tanık olduktan sonra tahminlerini daha makul boyutlara çekmeye razı oldular. 

                                                  *                  *                     *

Beklentilerin doğru olduğunu, aslında fiili cari açığın yanıldığını söyleyemeyiz kuşkusuz. Dolayısıyla,  2011 yılının büyük bir kısmında dış denge ile ilgili tahminlerin ve bunların biçimlendirdiği  beklentilerin  vahim ölçüde yanıldığını kabul etmek durumundayız diye düşünüyorum.

Tahminlerde ve beklentilerde yanılmak iktisadi hayatın içinde var. Ekonomi yanılmanın yanılmamaktan  çok  daha  kolay  olduğu  bir  yaşam  alanı.  İktisadi tahminlerin bir kısmında yanılmanın önemli bir sonucu, bir maliyeti olmaz. Tahminde yanılan biraz madara olur, o kadar. 

Dış dengesizlik tahminlerinde durum  pek böyle sayılmaz.  Dış açık boyutunu kestirmekte yanılınca açığın finansmanı konusunda da yanılmak kaçınılmaz olur. Bu ikisinde yanılınca bir yandan finansal fiyatları öngöremezsiniz, bir yandan da büyüme performansını kestirmekte  yanılırsınız.   Bu noktalarda yanılınca büyüme tahminlerinizden başlayıp açığın finansman imkanlarına kadar uzanan pek çok değişkende de beklentileri olası gerçekleşmenin çok uzağına itme riski doğar.  Böylesine  yaygın  bir  yanılma silsilesi ufku  bütünüyle karartır ve vahim bir iktisadi tablo çizilmesine imkan verir. 

Bu tür zincirleme yanılgılar  çoğu zaman kendisini doğurup, doğrulayan  krizlerle  sonuçlanır. Ekonomide kriz üretecek  önemli bir durum yokken varmış gibi davranmak, beklentileri ve davranışları bu yönde biçimlendirerek kriz üretebilir.

Cari açığın 2011yılındaki serüveninden alınacak dersler var.  En önemli ders ise dış denge tahminlerinde yanılmanın masum yanılgılar arasında yer almadığıdır.  Umarım bu dersi iyi öğrenmişizdir.

Tüm yazılarını göster