20’li yaşlarımın başlarıydı. 80’lerin ilk yarısında doğan her çocuk gibi, internete adapte olan ilk kuşak olmanın gereğini yerine getirerek internete kafa yoruyordum.
İnternetten para kazanan ilk kuşaktık. İnterneti hiç bilmeyen, hiç görmemiş birine nasıl anlatırsınız? Muhtemelen çok zor. Oysa 6 yaşındaki oğlum her yazdığını arama motorlarının nasıl bilebildiğine pek kafa yormuyor. Şaşırmıyor bile çünkü onun doğduğu dünya internetin ne olduğunun yeterince kanıksandığı, normalleştiği bir dünya.
O sonuca bakıyor. Ama bizim internetle tanıştığımız çağda dünya interneti henüz kanıksayamamıştı. Bu da bizim en büyük şansımızdı. Çünkü sorgulama şansımız vardı. “Nasıl” diyebiliyorduk ve daha önemlisi “ben bununla ne yapabilirim?”. Dünyadaki herkes aynı soruları aynı anda sorduğu için de rekabet avantajına sahiptik. Kartlar yeniden dağıtılmıştı.
Ama konumuz çok başka, bu yazı benim için çok değerli bir rol modeli genç okurlara ya da okurların evdeki genç evlatlarına tanıtma yazısı. Liseden bir arkadaşım bir akrabasının şirketinin web sitesine ihtiyaç duyması üzerine benim kendileriyle görüşmemi istedi. Gittiğimde şaşırmıştım. Önemli bir ölçeğe sahip, ne yaptığını ve ne istediğini çok iyi bilen, gerçek bir üretim şirketi karşımdaydı.
Doğrusu beni aşacak bir işti ama ben de bu gibi işlerin beni hızlı büyütecek, zorlayacak ama geliştirecek işler olduğunun farkındaydım. Bir de “bu iş benim için zor” diye müşteri seçecek bir durumda da değildim. Gittiğim firma Mete Plastik’ti. Birçok plastik bahçe mobilyasının yanı sıra stadyum koltukları üretiyorlardı. Türkiye çapında birçok stadyum ve spor salonunda onların imzası vardı. Çalışma sürecimizin büyük bir kısmında şirketin patronu Ömer Karadeniz ile hiç tanışamadım.
Orta düzey yöneticilerle temastaydım ve aslına bakarsanız güçlü bir patronun karşısına çıkmak için de çocuk sayılırdım. Birkaç yıl Mete Plastik’le çalıştıktan sonra bir gün oradaki muhatabım Cumhur Özkanber aradı, “Ömer’cim, patronumuz Ömer Karadeniz bey İstanbul Boks İl Temsilcisi seçildi. Orada dijital bir dönüşüm yapmak istiyor. Oranın işlerini de sen yapar mısın?
Ama amatör branşlarda yüksek bütçeler olmaz, o yüzden sana önerimiz şu, ister bize teklif verip profesyonel olarak çalış, istersen de seni organizasyon komitesine üye yapalım, gönüllülük esasıyla destek ver.” İşte tam burası bence bugünkü genç jenerasyonla bizim kuşağımızın ayrıştığı yerdi. Tam üç saniye düşündüm, dördüncü saniyede cevabımı verdim: “Organizasyon komitesine katılmaktan, Ömer Karadeniz ile çalışmaktan çok daha mutlu olurum” dedim.
Üç saniye içinde düşündüğüm şey de şuydu; “Profesyonel olarak iş yaparsam x lira kazanacaktım, bu x, x+1 olamayacaktı hiçbir zaman. Ama Ömer Karadeniz ile çalışırsam edineceğim deneyim parayla ölçülmeyecekti, tanışacağım çevre başka hiçbir yolla erişemeyeceğim bir ekosistemdi. Ömer beye hizmet vermekle, onunla birlikte çalışmak çok farklı şeylerdi. İkincisi çok büyük bir deneyim olabilirdi.
Ömer Karadeniz başkanımla yıllarca birlikte çalıştık. 20 yıla yakın süredir bende çok önemli bir yeri vardır. Hala hayatımda tanıdığım en disiplinli, en mükemmeliyetçi, en güçlü karakterler arasında ilk sıralardadır. Boks gibi amatör bir sporda 2000’li yılların başında müsabakaları internetten yayınlamak gibi, yaşı hayli ilerlemiş boksörlerin hayatlarını ve evlerindeki fotoğraf arşivlerini internete taşımak gibi çok önemli işler yaptık.
Disiplinli, planlı, kararlı iş yapmayı, söz verdiysem ne pahasına olursa olsun yerine getirmeyi Ömer Karadeniz’den öğrendim. Yıllar geçti. 2022’de bir iş insanları platformu olan CEO Platformu’na davet edildim. Girdiğimde gruptaki isimlerden biri beni istemsiz tebessüm ettirdi. Şirketiyle çalışırken kendisiyle doğrudan iletişimde bile olamadığım (doğal olarak), sonra yıllarca Boks İl Temsilciliğinde başkanlığında görev aldığım Ömer Karadeniz ile aynı platformun üyeleriydik.
Şunu bilin, eğer bir genç, rol modeliyle aynı podyumda ise bu o gencin değil rol modelinin başarısıdır. Ömer Karadeniz çok şey öğretti, hepsini öğrenebildim diyemem. Benim iyi bir öğrenci olup olmadığım tartışılır ama onun mükemmel bir öğretmen ve bir rol model olduğu tartışılmaz. Genç profesyonellere, girişimcilere ve öğrencilere tavsiyem budur. Hayat karşınıza fırsatları her zaman aynı formda çıkarmaz. Bazen daha az kazançlı gibi görünen tekliflerin arkasında çok büyük sürprizler barındırır.