Bilineceği bilmek: Büyüme ne kadar şaşırtıcı?

Gündüz FINDIKÇIOĞLU GLOKAL BAKIŞ debrovian@gmail.com

GLOKAL BAKIŞ / Gündüz FINDIKÇIOĞLU İlk veriler bu yılı yüzde 4 civarında bir büyümeyle kapatabileceğimize işaret ediyor. Yine de, geçen yıl yüzde 7.6 ile başlayıp yılı yüzde 4.5 ile kapattığımızı hatırlayalım. İlk çeyrek büyüme rakamı aslında pek şaşırtıcı değil. En önemli noktalar şunlar: (a) Tarımın GSYH içindeki payı giderek azalıyor ve yeni milli gelir serisinde iyice önemsizleşmiş durumda. Fakat 2007 yılında 4 çeyrek boyunca negatif büyüyerek 2007 GSYH'sını yüzde 0.6 düşürmüş olduğu için tarımdan çekiniliyor. Bir yıl olumlu, bir yıl negatif dalgalanma desenini yeni milli gelir hesaplarında da görmeye devam edeceğimizden emin değiliz. Fakat, desen sürüyorsa bu yıl pozitif yıl. Kuraklık ülke ölçeğinde değil de yerel ölçekteyse bu olabilir. Bu durumda GSYH'ye 2007 yılına göre yaklaşık 0.9 puan eklenecektir. Yani, diğer her şey aynı kalırsa büyüme yüzde 5.4 oluyor. Fakat her şey aynı kalmayacak elbette. Devam edersek; (b) yüzde 26 civarında ağırlığı olan imalat sanayii çok önemli. Aslında yüzde 6.6'lık ilk çeyrek sınai üretimi imalat sanayii büyümesinin yönünü göstermişti. Yüzde 2 büyümeye katkı sağlayan bu kalem en büyük ağırlığa sahip. Ancak, özellikle üçüncü çeyrekten itibaren bu kalemin katkısının azalacağını düşünüyorum. İlk çeyrek verilerinde ne sınai üretim, ne bankacılık sistemi kredileri ciddi yavaşlamaya işaret etmiyordu; buna karşın 2007 yılının ilk çeyreğinde yüzde 7.6 büyünmüş olunması olumsuz baz etkisi yaratabilirdi. Bu olmadı. (c) Sadece tarıma işaret etmek doğru değil, çünkü tarım 2007 ortalamasında negatif gelseydi büyüme yaklaşık yüzde 5.8 olacaktı. Yani yine beklenenden yüksek. İmalat sanayiinin dışında ticaret ve ulaştırma-haberleşme kalemlerine, ve elbette mali kuruluşlara da dikkatle bakmak lazım. Yeni serilerde bu kalemlerin toplam ağırlığı yüzde 35 civarında. Ve (d) yüzde 6.3 ağırlığa sahip inşaat çok önemli bir sektör, çünkü pekçok sektörün kesişme noktasında: çimento, demir-çelik, mortgage kredileri, büyüme ve özellikle istihdam açılarından bu sektör GSYH içindeki ağırlığından daha önemli. Özellikle, hızlı dalgalanma potansiyeli var. Yani GSYH dalgalanmalarında, iş çevriminde ABD'deki kadar olmasa da giderek daha önemli rol oynama potansiyeline sahip. Harcamalar açısından bakınca durum aslında daha şaşırtıcı görünüyor. Üretim açısından bakarsak sağlam imalat sanayii performansı ve onunla beraber gitmesi beklenen ticaret zaten yüzde 41 ağırlığa sahip. Ulaştırma-haberleşmeyle beraber ağırlık yüzde 52'ye ulaşıyor. Fakat harcamalar tarafı çok daha dengesiz dağılıyor: Özel tüketimin payı yüzde 73. Buradaki yüzde 7.1'lik büyüme olmasa ilk çeyrek verisi bu kadar yüksek çıkamazdı. Bundan sonra yavaşlama belirtileri görülecektir. Özellikle üçüncü çeyrekte yavaşlamanın belirginleşme olasılığı yüksek. Tüketim yavaşlıyor. Sadece, bu yavaşlama ilk çeyrekte etkin değildi. Talepteki yavaşlama büyümeye hemen etki yapmıyor. İlk veriler bu yılı yüzde 4 civarında bir büyümeyle kapatabileceğimize işaret ediyor. Yine de, geçen yıl yüzde 7.6 ile başlayıp yılı yüzde 4.5 ile kapattığımızı hatırlayalım. Bu yıla da yüzde 6.6 ile iyi başladık sayılır; özellikle bu ortamda. AB ülkelerinde de ilk çeyrek büyüme verilerinin sağlam geldiğini, yavaşlamanın ikinci ve hatta üçüncü çeyrekten itibaren başlamasının beklendiğini unutmayalım.

Tüm yazılarını göster