Azerbaycan ziyaretinde Ermenistan’a gözdağı

Putin, 18-19 Ağustos tarih­lerinde Azerbaycan’ı ziya­ret etti. Rusya için ziyaretin en önemli konusu Güney Kafkas­ya’da oluşacak barış ortamında Rusya’nın rolünün arka plana bırakılmasını önlemek. Ziyaret sonunda ortaya çıkan sonuç, Rusya tarafından Ermenistan’a gözdağı verildiği yönünde.

Prof. Dr. Ragıp Kutay KARACA DIŞ POLİTİKANALİZ ragipkutay.karaca@dunya.com

Putin, 18-19 Ağustos tarih­lerinde Azerbaycan’ı ziya­ret etti. Rusya için ziyaretin en önemli konusu Güney Kafkas­ya’da oluşacak barış ortamında Rusya’nın rolünün arka plana bırakılmasını önlemek. Ziyaret sonunda ortaya çıkan sonuç, Rusya tarafından Ermenistan’a gözdağı verildiği yönünde.

Batı'nın son zamanlarda Er­menistan-Azerbaycan arasın­daki barış sürecinde daha aktif hale gelmesi Rusya’yı rahatsız ediyor. Rusya, barış sürecinde bölge için “ilk danışılan olma” konumunu devam ettirmek is­teyecektir.

Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki barış görüşmele­rinde ilerleme sağlanıyor gibi gözüküyor. Ancak Azerbaycan ve Rusya'nın istediği, Erme­nistan’ın karşı olduğu ‘Zenge­zur Koridoru’ daha sonra ele alınmak üzere barış antlaşması taslağından çıkarıldı.

Koridorun askeri ve ekono­mik sorumluluğu Rusya’ya bı­rakılacaktı. Ziyaret sırasında Rusya Dışişleri Bakanı Lav­rov, Ermeni yönetiminin Zen­gezur Koridoru konusunda üç ülkenin yaptığı anlaşmayı sa­bote ettiğini, bu yaklaşımın amacını anlamanın zor oldu­ğunu belirtti.

Rusya Devlet Başkanı Pu­tin ise konuya değinirken Rusya’nın Azerbaycan ve Ermenistan’ın üçlü anlaş­malara dayalı bir barış ant­laşmasını imzalamasına her şekilde katkıda bulun­maya devam edeceğini be­lirtti.

Putin, Rusya’nın Sovyet döneminden ilgili belge­lere sahip olduğunu, sını­rın belirlenmesini destek­lemeye hazır olduklarını belirtirken, sınır ötesi yolla­rın açılmasını ve insani bağla­rın kurulmasını akılda tuttuk­larını belirtmesi Ermenistan’a gözdağı olarak algılanabilir.

Ermenistan’ın Rusya’ya bağımlılığı azalmıyor

Ermenistan Başbakanı Pa­şinyan, 2018'de başbakan ol­madan önce Ermenistan'ın dış politikasını Batı yanlısı bir yö­nelime dönüştürme niyetini açıklamıştı. II. Karabağ sava­şında ise Batı yanlısı tutumu­nun karşılığını beklediği des­teği görmeyerek aldı. Rusya, Ermenistan’a Batının yardım edemeyeceğini gösterdi.

Rusya tarafından Ermenis­tan-Rusya ilişkisi hala strate­jik ittifak olarak tanımlanıyor. Bağımsız Devletler Topluluğu, Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü ve Avrasya Ekonomik Birliği'nin bir üyesi olan Erme­nistan için ilişkinin tanımı ise politik, askeri ve ekonomik an­lamda bağımlılık demek.

Rusya, Ermenistan'ın başlı­ca silah tedarikçisi durumun­da. Ayrıca Ermenistan toprak­larında iki askeri üssü bulu­nuyor. Bağımlılık ekonomik açıdan çok daha derin. Rusya, Ermenistan ekonomisinin kilit sektörlerinin hepsini kontrol ediyor. Gaz tedarikinde tekel konumunda. Ülkenin elektrik iletim ağlarının tümünü kont­rol ederken Metsamor nükleer santralinin işletimi için de ge­rekli uranyumu sağlıyor.

Bunların yanında demir­yolu taşımacılığı, teleko­münikasyon ve gıda üretim sektörleri Rusya tarafından kontrol ediliyor. Rusya, Er­menistan'ın buğday ithalatın­da da tekel konumunda. İki ül­kenin ticareti Ukrayna krizin­den sonra daha da arttı.

Paşinyan’ın strateji eksikliği

Paşinyan, Rusya’ya olan bağımlılığı azalt­ma stratejisi güderken ülkesinin ekonomisini nasıl millileştireceği ve ülke güvenliğini nasıl sürdürebileceği konu­larında hiçbir stratejiye sahip değil.

Bu noktada Batı, Ermenis­tan ekonomisi için değişim ya­ratabilecek bir girişimde bulu­nabilme şansına sahip olabilir mi? Kısa ve hatta orta vadede bence zor. Peki, Ermenistan’ın askeri güvenliğini garanti ede­bilir mi? Bence bu daha da zor. Her ikisi de Rusya’nın büyük kayıplara uğrayıp, sistem dı­şına çıkarılmasıyla mümkün olabilecek durumlar. Bence bu olasılık da zor.

Bu durumu Paşinyan da anla­mış görünüyor. Paşinyan ile ha­reket eden Batı yanlısı gruplar, Ermeni hükümetini AB'ye ka­tılım referandumu düzenleme­ye çağırdıklarında Paşinyan, bir referandum düzenlemeden ön­ce AB'nin Ermenistan'ı kabul et­meye hazır olup olmadığını net­leştirmesi gerektiğini ifade etti. Kısacası Paşinyan, Gürcistan ya da Ukrayna olmak istemiyor.

Ermenistan bağımsızlığını kazanmasına rağmen bağım­sız olamamış, Rusya, Batı ve Ermeni diasporası arasında sı­kışmış, artık karın doyurmayan Türk nefretini bir tutkal olarak kullanmaktan yorulan bir yapı­ya sahip.

Yeniden sağlıklı ilişki kurulmasına bağlı

Bağımsız bir Ermenistan’ın yaratılabilmesi Azerbaycan ile barış görüşmelerine ve Tür­kiye ile yeniden sağlıklı ilişki kurmasına bağlıdır. Bu durum Ermenistan'ın Batı ile bütün­leşmesi için de bir alan yarata­bilecektir.

Bugün Ermenistan bu orta­mı yaratmak için çok istekli davranmadığına göre Putin’in ziyareti sonrası Azerbaycan ‘Zengezur Koridoru’ konusu­nun nasıl ve ne kadar sürede çözüleceğini muhakkak anlaş­ma metnine koydurmak isteye­cek ya da Ermenistan inadın­dan vazgeçip ‘Zengezur Kori­doru’nu anlaşma içinde kabul edecektir.

Lavrov ve Putin’in konuya yaklaşımı ‘Zengezur Korido­ru’nun Rusya için öneminden çok Ermenistan’ın Rusya’nın liderliğinde yaptığı anlaşma­dan Batı etkisiyle istediği deği­şiklik talebidir.

Tüm yazılarını göster