Ayvalık'ta Zeytin hasadı başladı

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Türkiye'deki zeytin ağaçlarının yüzde 68'inin körfez bölgesinde olduğu zeytinyağı ve sofralık üretiminde bu bölgenin yüzde 75 paya sahip olduğu belirtiliyor.

Salih ve Sezai Madra'dan öğrendiğime göre Ayvalık 5 bin ton, Edremit 6 bin ton, Burhaniye 4 bin ton, Gömeç 3 bin 750 ton üretim ile bölgenin önde gelen zeytinyağı üretim kapasitesine sahip. Bu yöreler en kalitel yağı üretiyor.

Ayvalıklılar kendi yörelerinin zeytinyağı için özel coğrafi işaretleme hakkı aldılar.

Ayvalık Belediyesi ile Ticaret Odası son 6 yıldır işbirliği yaparak Ayvalık Zeytin Hasat Günleri düzenliyorlar. Zeytincilik ve zeytinyağı sorunlarının tartışılmasına imkan yaratıyorlar. Bu vesile ile de şehirde, zeytin pazarı adı altında, zeytinyağı sektöründeki firmaların yaptıklarını gösterdikleri bir sergi açılıyor.

Ayvalık Ticaret Odası (ATO) Başkanı Rahmi Gençer ve Ayvalık Belediye Başkanı Hasan Bülent Türközen, bu vesile ile her yıl Ayvalık'a davet ettikleri medya mensuplarını, zeytinyağı ile ilgilenenleri ağırlıyorlar.

Geçen hafta sonu Mutluköy'de sembolik zeytin hasadı yapıldı.

Daha sonra özel olarak kurulan bir çadırda 'Zeytin Altından Değerlidir' söyleşisi yapıldı.

Söyleşiye, UZZK Başkanı Mustafa Tan ile DÜNYA Gazetesi tarım yazarı Ali Ekber Yıldırım konuşmacı olarak katıldı.

Ayvalıklılar bu yılın konusunu "Zeytin altından değerlidir" şeklinde belirlemişler.

Mustafa Tan, "Ülkemizin bereketli topraklarının altında bulunan madenler geçici ama toprağın üzerinde bulunan zeytin ölümsüzdür. Her açılan maden ocağının ömrü 10-15 yıl ile sınırlıyken, kutsal olarak nitelendirdiğimiz zeytin ağaçları yüzyıllarca ürün verebilecek niteliğe sahiptir" dedi.

DÜNYA Gazetesi tarım yazarı Ali Ekber Yıldırım da, madencilik faaliyetlerinin ülkeye zeytin sektörü kadar getiri sağlamayacağını vurgulayarak, "Bugün dünyada 1 milyar insan aç. Her yıl çoğunluğu çocuk olmak üzere 1 buçuk milyon insan kirli sudan dolayı hayatını kaybediyor. Yine dünyamızda 3 milyar insan temiz suya ulaşamıyor. Dolayısıyla dünya sadece küresel anlamda ısınmıyor. Dünya bir yandan kirleniyor ve bir yandan da yok ediliyor. Bu yüzden de dünyada tarımın ve gıdanın önemi her geçen gün daha da artıyor. Dünyada çevre konusu sadece meydana geldiği ülkelerde değil, bütün yeryüzünü ve insanlığı yakından ilgilendiriyor. Bu yüzden de dünyamızda yaklaşan çevresel felaketlerin önüne geçebilmek için doğal kaynakların korunması gerekiyor. Bu açıdan bakıldığında madenciliğin doğaya vereceği zararları göz önünde bulundurarak, toprağın üzerindeki değerleri ön plana almak gerekiyor inancındayım. Bu bağlamda zeytinin, altından daha değerli ve insanoğlunun geleceği konusunda altın madeninden daha fazla getiri ve sağlıklı çevre getireceği kanısındayım" diye konuştu.

Türkiye'de tarıma elverişli arazinin yüzde 3'ünü teşkil eden 700 bin hektar alanda 155 milyon zeytin ağacı var.

Verilen bilgiler doğru ise bu ağaçlardan ortalama 10.5 kg ile 12 kg zeytin elde ediliyor.Yılda 1.5 ton zeytin toplanıyor.

Kaba rakamlarda yıllık zeytinyağı üretimi 150 -160 bin ton, sofralık zeytin üretimi ise yılına göre 300- 400 bin ton.

Bizden çok zeytin ağacı olan ülkeler var. Ağaç başı bizden daha çok verim alan ülkeler var.

Zeytinyağı üretiminde İspanya yılda 1.2- 1.4 milyon ton üretim ile başı çekiyor. Daha sonra 540 bin ton ile İtalya, 330-350 bin ton üretim ile Yunanistan, 150-200 bin ton ile Suriye, 140-16o bin ton ile Türkiye,120-140 bin ton ile Tunus geliyor.

Açık anlatım ile biz üretici olarak ağırlığımızı giderek kaybediyoruz.

Sofralık zeytinde Suriye 150 bin ton üretim ile iddialı bir ülke haline geliyor.

Zeytinyağının 100 bin tonunu içeride tüketiyoruz. 40 bin tonunu satıyoruz. Bu yıl stokta 20 bin ton yağ kalacak. Geçen yıldan kalan 20-25 bin ton stok daha var.

Buna rağmen zeytinyağı ticareti yapanlar dahilde işleme rejimi kapsamında zeytinyağı ithalatına kapı açtırmaya çalışıyor.

Şu günlerde zeytinyağı üreticilerinin ana sorunu da bu.

Tüm yazılarını göster