Avrupa'da en düşük işsizlik Türkiye'de mi?

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Anadolu'da birbirine komşu iki şehir… Her ikisinde de işsizlik oranı yüzde 9.4 düzeyinde. Hatta şehirlerden birini yönetenler, diğer şehrin bazı ilçelerindeki işsizliğin çok daha yüksek olduğunu dile getiriyorlar. Haksız da sayılmazlar. Ama şeytan ayrıntıda gizli…

A ve B şehirlerinin ikisinde de 15 yaş ve üstü 1.000 nüfus yaşıyor.

A şehrinde bu nüfusun 710'u, B şehrinde ise 505'i işgücüne katılıyor, yani çalışmak istiyor.

A şehri, çalışmak isteyen 710 kişinin 643'üne iş yaratabiliyor, B şehri ise 505 kişinin 457'sine.

Buna göre, A şehrinde 67 kişi işsiz kalıyor, B şehrinde 48 kişi. Böylece iki şehirde de işsizlik oranı (710 kişinin 67'si ve 505 kişinin 48'i) yüzde 9.4 dolayında gerçekleşiyor.

Dedik ya, B şehrini yönetenler, zaman zaman A şehrinin yöneticilerine laf dokunduruyor, "sizde bazı ilçelerde işsizlik ortalamadan yüksek" diye. A şehrinin yöneticileri bu laflara pek aldırış etmiyor ama, işin gerçek yüzünü görenler, görmek isteyenler, "B şehrinde de acaba çalışmak isteyenlerin sayısı A şehrindeki kadar olsa, sonuç ne olurdu" diye düşünmeden edemiyor…

Avrupa Birliği ortalamasında işgücüne katılma oranı yüzde 71, Türkiye'de ise TÜİK'in önceki gün açıkladığı son verilere göre yüzde 50.5 düzeyinde bulunuyor. Bizde genç nüfusun fazla, emeklilik yaşının ise düşük olması gibi nedenlerle işgücü piyasasına girmeyen kesim AB ortalamasından çok fazla. Dolayısıyla, AB ile Türkiye'nin işgücüne katılma oranları, denilebilir ki hiçbir zaman eşitlenmeyecek. Ama, arada bu kadar da fark olmamalı, değil mi…

Avrupa'da işgücüne katılma oranı Türkiye'den daha düşük olan ülke hiç yok. Bize en yakın ülke Malta, oradaki oran da yüzde 60 düzeyinde.

Varsayınız ki, çok sayıda işsiz yarın kalkıp çalışmak istedi ve bizdeki işgücüne katılma oranı da bir anda Malta düzeyine çıktı. Yani artık 1.000 kişinin 505'i değil de 600'ü çalışmak istiyor. Ancak bizim ekonomimiz bu 600 kişinin hala 457'sine iş yaratabiliyor.

600 kişi çalışmak istiyor, yaratabildiğimiz iş 457… İşsiz sayımız bir anda 143'e, işsizlik oranımız da yüzde 24'e fırlıyor…

Pratikte hiçbir zaman böyle bir durum yaşanmaz elbette; ama teorik olarak da buna yanlış denilemez ya…

İşsizlik oranında Avrupa'da rekor yüzde 21 ile İspanya'da. Yunanistan'da yüzde 15 düzeyinde bir işsizlik yaşanıyor. Bu ülkelerle Türkiye'yi kıyaslarken, işgücüne katılma oranı da bakmak gerekiyor.

İşgücüne katılma oranı İspanya'da yüzde 73, Yunanistan'da yüzde 68 düzeyinde bulunuyor. Yani İspanya'da her 1.000 kişinin 730'u çalışmak istiyor, İspanya ekonomisi bu 730 kişinin 577'sine iş bulmuş, 153 kişi ise işsiz durumda. Çalışmak isteyen 730 kişi ile iş bulunan 577 kişi arasındaki dengeye dikkat etmek gerekiyor. İşsizliğin Türkiye'ye fark attığı bu ülkede, çalışabilir durumdaki her 1.000 kişinin 577'sine, Türkiye ise ancak 457'sine iş bulunabiliyor.

Avrupa'dan işgücüne katılma oranıyla ilgili birkaç örnek daha verelim…

İzlanda, Avrupa'da işgücüne katılma oranının en yüksek olduğu ülke. İzlanda'da bu oran tam yüzde 84.7 düzeyinde. İsviçre de yüzde 82.4'lük oranla yüzde 80 sınırının üstünde bulunuyor. İşgücüne katılma oranı yüzde 75'in üstündeki diğer ülkeler şunlar:

"Danimarka ve İsveç yüzde 79.5, Hollanda yüzde 78.2, Norveç yüzde 78.1, Almanya yüzde 76.6, İngiltere yüzde 75.5, Avusturya yüzde 75.1."

Tüm yazılarını göster