Austerity tartışması kızışıyor

Taner BERKSOY EKONOMİ DÜNYASI tberksoy@pirireis.edu.tr



Yazının başlığındaki "austerity" kelimesini bilerek kullanıyorum. Bu biçimiyle kulağımızda yer etmesinin yararı olacağını düşünüyorum.  Önümüzdeki günlerde bu kelimeyi daha çok duyacağız.  Hem teorik tartışmalarda hem de güncel iktisadi sorunlar çerçevesinde  bu kelime artan yoğunlukta kullanılıyor. Austerity  bağlamında kızışan bir tartışma sürüyor.
Kelimenin birden fazla Türkçe karşılığı var.  "Austerity" sertlik, haşinlik, sadelik, masraftan kısma, tasarruf gibi anlamlar taşıyor. Sözlük karşılığı böyle.
Bizim ilgimiz  kelimenin sözlük anlamından çok ekonomi alanındaki kullanımıyla bağlantılı. Gürültü patırtı da bu alanda kopuyor zaten. Ekonomi bağlamında austerity kelimesi Türkçeye "kemer sıkma" olarak çevriliyor. Austerity ya da kemer sıkma sözcükleri esas olarak maliye politikasının sıkılaştırılmasını tanımlamak amacıyla kullanılıyor. Bu anlamda kemer sıkma deyince genellikle bütçe  açığının küçültülmesi, bu amaçla kamu harcamalarının kısılması, gerekirse sosyal nitelikli kamu harcamalarının bile daraltılması vb gibi iktisat politikası uygulamaları anlaşılıyor.
Ekonomide taşıdığı anlamın içinde austerity kelimesinin sözlük anlamlarından çoğun bulmak  mümkün. Maliye politikasının sıkılaştırılması olağandışı durumlarda başvurulan bir uygulama. Mutlaka sonuç vermesi istenir. Dolayısıyla,  politika sıkılaştırması çoğu kez sert ve haşin biçimler alır. Öte yandan, yapılan işin bir masraftan kısma, bu anlamda bir tasarruf boyutu olduğu da söylenebilir.
                                              *                       *                       *                                                                               .
Tanımı nasıl yaparsanız yapın işin içinde bir kemer sıkma hali ve bunun getirdiği bir sertlik durumu var.  Günümüzde bu durumun sıkıntı yarattığı gözleniyor. Özellikle de Avrupa'da kamu maliyesinin geldiği perişan durum ve ortaya çıkan borç sorunu maliye politikasını sıkılaştırmayı gündeme getirdi. Bu noktada   kemer sıkmanın hikmeti hakkında ciddi tereddütler, itirazlar ve tartışmalar çıktı ortaya.   
Tereddüt  mevcut depresif  koşullarda böyle bir sıkılaştırmanın uygun olup olmadığı meselesinden kaynaklanıyor. Öte yandan, özellikle Avrupa'nın sorunlu ekonomilerinde, kemer sıkma politikalarının taşıdığı sertlik boyutuna itirazlar var. İtirazların bir kısmı olağan siyaset kanallarından gündeme taşınırken bir kısmı da sokak çatışmaları halinde gelişiyor.
                                                    *                    *                   *
Aslında tabii ne kemer sıkma uygulaması ne bunun uygun olup olmadığı meselesi ne de taşıdığı sertlik boyutu yeni kotarılmış, bilmediğimiz işler değil. Daha önce de sıklıkla   uygulanmış politikalar bunlar.
Dünyada bu işin uzmanı olan, kemer sıkmanın envai çeşidini ezberden bilen bir uluslararası kurum da var.  IMF bu işi kürenin dört bir yanında, çoğu kez de acımasız biçimde uygulamış, kemer sıktırtmakta ustalaşmış bir kurum. Bize de çok uğramışlığı var.
IMF'nin genellikle "istikrar programı" adı altında kotardığı bu austerity  işi başlangıcından beri tartışmalı uygulamalar. IMF patentli  istikrar  programlarının  günümüzdekine   benzer tereddütler uyandırdığı,  benzer itirazlara yol açtığı  çoğu kez de kavga gürültü içinde karakolda bittiği biliniyor.  
Uzun bir  geçmişi ve kabarık bir sabıka kaydı olmasına karşılık  bu austerity işinin bugün yeniden ve daha yoğun biçimde gündeme gelmesi ve daha çok tepki üretmesi ilginç bir durum kuşkusuz.  Bunun bir kaç nedeni var.
Eskiden bu tür  programlar gelişmekte olan ülkelerde uygulanırdı. Bu defa gelişmiş ülkeler, özellikle de Avrupa  austerity odağı  haline geldi. Gelişmiş dünyanın merkezinin kemer sıkmaya zorlanıyor olması tartışmayı ve harareti arttırdı. Bu bir.
Eskiden sorun tekil ve görece geri ülkelerde ortaya çıkardı. Dolayısıyla frene basılması ciddi bir bulaşıcılık etkisi yaratmazdı. Bu defa sorun bir ülke grubunda (AB) ortaya çıktı.  Avrupa'da kemer sıkılması nedeniyle derinleşecek olan durgunluk yaygın bir bulaşma potansiyeline sahip. Dolayısıyla sorun sadece ortaya çıktığı ülkede değil daha geniş bir coğrafyada ilgi ve tartışma yaratıyor. Bu iki.
Geriden gelen bir ülkenin kemer sıkıp, duraklaması önemli bir risk unsuru değil. Oysa, Avrupa'nın resesyona sürüklenmesi olasılığı hem reel hem de finansal açıdan çok ciddi ve yaygın bir risk yaratıyor. Bu da üç.
İş garibin hali olmaktan çıkıp egemenin sorunu haline gelince kopan gürültü de büyük oluyor anlayacağınız. Bu austerity işini daha çok konuşuruz gibime geliyor.
 

Tüm yazılarını göster