AMB'nin iflas riski İtalya'dan yüksek

Atılım MURAT AYKIRI FİNANS amurat@etu.edu.tr

Piyasa oyuncuları AB kaynaklı olumsuz haber duymaktan sıkıldı. Euro satmaktan bıkmadı. Euro, geçen haftadan beri hem İsviçre Frangı(CHF), hem de Dolar karşısında ciddi anlamda değer kaybetti. Daha ilginç konular varken, AB'deki borç krizi ile ilgili yazı yazmaktan ben de sıkıldım. Bu yazı son olacak da diyemiyorum. Çünkü köprünün altından çok su akacak.

Euro bölgesindeki genel durum kötü gözüküyor. Bu yorumu sadece Yunanistan'a bakarak yapmıyorum. Yunanistan etkisiz bir faktör haline dönüşüyor. Finans medyası bunu hala fark etmese de, yatırımcılar bunu görüyor. Temerrüt tanımı, kurumdan kuruma değişebilir. İster 'tercihli temerrüt', ister 'kısmi temerrüt' olsun. Bana göre fark yok. Kafa yorulması gereken; Yunanistan temerrüde düştükten sonra ne olacağıdır. Yunanistan'ın temerrüde düşmesi diğer ülkeleri nasıl etkiler; AMB bundan etkilenir mi; gibi sorular insanın aklına geliyor. Örneğin; Avrupa Merkez Bankası(AMB), sorunlu ülkelerin bankalarına 400 milyar Euro'luk kaynak sağlamış. Avrupa Merkez Bankaları Sistemi'nin sermaye ve rezerv toplamının 80 milyar Euro olduğu düşünülürse, AMB'nin ciddi bir risk taşıdığı söylenebilir. Dikkat edilirse; sorunlu ülkelerin tahvil piyasalarında çok sert hareketler olmasına rağmen, AMB müdahale etmiyor. Merkez bankasının ortamı sakinleştirme konusunda isteksiz davranması, daha fazla katkı sağlayamayacağını düşünmesinden geliyor. AMB, politikacıların bir çözüm bulmasını istiyor. Politik bir çözüm olmadan müdahale etmesi, daha fazla risk alması anlamına gelebilir. Kredibilitesine ve bağımsızlığına zarar verebilir.

Son birkaç günün ana gündem maddesi İtalya. Bu konuda yorumcular kadar karamsar değilim. İtalya'nın Yunanistan'ın durumuna düşmesine düşük bir olasılık veriyorum. İtalya, Euro bölgesindeki en borçlu ülkelerden birisi olabilir. Buna rağmen; diğerlerine göre avantajları var. Özel sektörün tasarruf oranı yıllardan beri yüksek seyrediyor. Daha önemlisi; borcun en büyük alacaklısı özel sektör. Yabancıların borçtaki ağırlığı bu kadar düşükken, temerrüde düşen bir ülke hatırlamıyorum. Ayrıca; İtalya'nın borç ödemeleri düşüldüğünde, bütçesi fazla veriyor. Bu anlamdaki bütçe fazlası, milli gelirinin yüzde 1.8'ine denk geliyor. 2010'da Euro bölgesindeki en yüksek oran. Almanya'dan bile yüksek. İtalya'nın şanssızlığı, yaz aylarını boş geçirmek istemeyen spekülatörlerin yeni bir oyun alanı aramaları oldu. Almanya-İtalya 10 yıllık faiz farkı, son on yılın zirvesine çıktı. Risk primi bu şekilde yükselirse, Portekiz'in durumuna düşebilir. İtalya için en büyük risk bu. Portekiz, spekülatif ataklar karşısında bir noktada çaresiz kaldı. Yardım istedi. Aslında; Portekiz ve İtalya'nın sorunları da benziyor. Borç ve düşük büyümeden muzdarip ülkeler. Bu ülkelerde, İspanya ve İrlanda'da olduğu gibi bir gayrimenkul balonu oluşmadı.

Özetle; Yunanistan temerrüde düştükten sonra yaşanacak olası gelişmelere kafa yormak daha mantıklı. Yunanistan temerrüde düştükten sonra Euro sistemi içinde kalırsa, piyasa Portekiz ve İrlanda'yı da iflasa zorlayabilir. İşler daha da karışabilir. AMB, Almanya Merkez Bankası gibi kurumların bu ülkelerde büyük pozisyonları var. Yunanistan temerrüde düştükten sonra Euro'dan çıkarsa, diğer ülkeler Yunanistan'ın kazanacağı rekabet gücünü görüp Euro'dan çıkmak isteyebilirler. 

Gecenin en karanlık anı şafağa en yakın anıdır derler. Sorunlu ülkelerin şafak vaktine ise daha çok zaman var.

Tüm yazılarını göster