Acaba akılcı bir politika mı izleniyor?

İlter TURAN SİYASET PENCERESİ dunyaweb@dunya.com

Önce üç İsrailli, sonra Filistinli bir çocuğun kaçırılıp öldürülmesi, yatışmış görünen İsrail- Filistin çatışmasını yeniden alevlendirdi. İsrail Gazze’ye bomba yağdırıyor, Hamas roketlerle, füzelerle cevap veriyor. Geçmişe göre Hamas’ın elindeki silahların daha fazla, fakat isabetsiz oldukları anlaşılıyor. Yine de, bu tür mukabeleye alışkın olmayan İsrail vatandaşları tedirgin. İsrail’in orantısız güç kullanması ve kapsamlı askeri harekata hazırlanması biraz bu sebepten olsa gerek. Tabii, koalisyon hükümetinin sallantıda olması sağdaki partiler arasında militanlık yarışını da tahrik ediyor. 

Tam Hamas ile El Fetih’in aralarındaki ihtilafl arı aşarak ortak bir yönetim oluşturmaya yönelirken, silahlı mücadelenin yeniden başlaması üzücüdür. İsrailli ve Filistinli gençlerin öldürülmesinin lanetlenmesi gerekir. Şimdi de İsrail bombardımanı sonucunda ağır kayıplar söz konusu. Bunun kabulü mümkün değildir. Eğer İsrail tarafında kayıp yoksa, Filistin’den fırlatılan füzelerin hedefe isabet etmediğinden; yoksa İsrail tarafında da kayıplar olurdu. Tam bir trajedi. 

Filistin-İsrail ilişkilerinde karşılıklı güvensizlik o kadar yaygın ki, uzlaşma çabalarını sabote etmek çok kolay. Üç İsrailli gencin kaçırılması bir provokasyondu. Neyi hedefl ediği bilinmiyor. Ancak şurası kesin ki ilişkilerin gerilimli, karşılıklı güvenin çok düşük olduğu ortamlarda az sayıda kişi veya küçük gruplar, küçük bir eylemle tüm ilişkiler yumağını çıkmaza sürükleyebiliyor, büyük aktörleri istemedikleri noktalara götürebiliyor, onlara yapmak istemedikleri şeyler yaptırabiliyor. 
Başbakanımız dış politikada yadırganan üslubuyla yine İsrail’e dönük beyanlarda bulunuyor. Bu tavrıyla kendi seçmeninin beğenisini kazanmayı ümit ettiğine tereddüdüm yok. Ancak, çok merak ediyorum, Sayın Başbakanımız böyle davranmakla İsrail’i etkileyebildiğini düşünmekte midir? Gördüğüm kadar, itinasız beyanları, İsrail’in rahat hareket etmesini sağlıyor. Ülkemiz olaya tek tarafl ı müdahil olunca, örneğin Filistinlilere de roket atmamaları tavsiyesinde bulunmayınca, çatışmaya karşı olmaktan ziyade İsrail’e karşı olduğu izlenimi veriyor, uluslararası alanda inandırıcılıktan uzaklaşıyor. Daha genel bir gözlemde de bulunarak tartışmayı tamamlayayım. İsrail’e karşı izlenen politika bu ülke ile aramızdaki ortak alanları azaltıyor, çok sayıda kazan-kazan nitelikli işbirliğini engelliyor. Halbuki, ortak alanlar ne kadar fazla olursa, İsrail’i etkileme şansımız o kadar artacaktır. Ayrıca, her iki tarafa da eşit mesafede durmak, ihtilafl arını gidermelerinde onlara yardımcı olmayı kolaylaştıracaktır. Tarafl ara eşit mesafede durmak, yapılanları eleştirmeyi engellemez. İç politika nedenleriyle ağır beyanlarda bulunmak ise engeller. Acaba akılcı bir politika mı izleniyor? Takdir sizin!

Tüm yazılarını göster